Sandıkla gelen sandıkla gider. Milletin mukadderâtını yine milletin azîm ve iradesi tayin eder. Bu kurala uyulmayarak, milletin iradesini hiçe sayarak gerçekleştirilen askeri darbeler ve askeri darbe girişimleri bu ülkeye çok şeyler kaybettirdi. Cuma gecesi Türkiye cinnete ve teröre bulanmış karanlık bir girişimi daha, çok şükür, atlattı. Hiç kuşkusuz, Türkiye'nin, etrafındaki ateş çemberini kırmaya yöneldiği bir süreçte gerçekleşen bu girişimin arkasındaki uluslararası odaklar ortaya çıkarılacaktır.
İlerleyen günlerde bu alçak girişimin ülkeyi nasıl bir kumpasa sürüklemek istediğine dair ayrıntılar aydınlığa kavuşacaktır. Milletin vatan savunması için kendisine verdiği silahları millete ve devlete yönelten güruh hiç şüphesiz hak ettiği cezaya çarptırılacaktır.
'ın daha ilk saatte, bu girişimin ordu içinde küçük bir grubun işi olduğunu
kumpası gerileten ilk hamleydi. Ne ki, aralarında sevgili arkadaşım, meslektaşım, Batı Trakya muhacirlerimizden
'ın da bulunduğu birçok vatan evladımız bu sinsi girişime direnirken hayatlarını kaybetti. Şehitlerimizin hepsine Yüce Rabbimiz'den rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyorum.
Ülkemiz 22 Şubat 1962 ve 21 Mayıs 1963'te de darbe girişimlerine sahne oldu. Bu gözü dönmüş darbecilerin ihtiraslarına “
" bile kifayet etmedi.
girişiminde darbecilere gösterilen müsamaha kısa süre içinde ikincisine yol açtı. 21 Mayıs 1963'te, bir önceki girişim sebebiyle emekli edilen
'in başını çektiği darbe girişimi TSK'nın ve dönemin hükümetinin işbirliğiyle akamete uğratıldı. Emir-komuta zinciri dışında gerçekleştirilen bu girişimin liderleri
ve
idam edilirken diğerleri ağır cezalara çarptırıldı.
21 Mayıs 1963 günü Ankara'da çarpışmalar başlamıştı. İstanbul da tarassut altındaydı. Girişiminin lideri Talat Aydemir,
'ya şartlarını kabul etmemesi halinde Genelkurmay'ı bombardıman ettireceği haberini göndermişti. Akabinde darbeciler Genelkurmay Başkanı Sunay'ın evini basmışlar, “
ğiz" demişlerdi. Ancak Sunay Paşa bir şans eseri ele geçirilememişti. Ankara'da darbeci askerler, darbeye karşı koyan askerler arasında çarpışmalar başlamıştı. Darbeci Harbiyeli öğrenciler sokakta karşılaştıkları Genelkurmay 2. Başkanı
'a da ateş açmışlardı. Bu çarpışmalar sırasında bir albay, bir binbaşı, bir onbaşı, üç er ve bir Harp Okulu öğrencisi yaşamını yitirdi. Darbe girişimi muvaffak olamadığı gibi Aydemir de asker yerine polise teslim olmayı tercih etti.
15 Temmuz gecesi yaşadığımız darbe girişimiyse çok daha korkunçtu. Ayrıntılar ortaya çıktıkça nasıl sinsi bir girişimle karşı karşıya kaldığımızı daha iyi öğreniyoruz. Kuvvet komutanlarının rehin alınması, millet iradesini temsil eden “
nin
ve
, Genelkurmay Başkanlığı'nın ve diğer askeri binaların, TRT'nin ve bazı basın organlarının işgal edilmesi bu dehşetin boyutlarını yeterince gözler önüne serdi. Saatler ilerledikçe daha başka boyutlar da ortaya çıkıyor. Yaşadığımız bu korkunç girişimin belki de en sevindirici tarafı, milletin herhangi bir askeri darbe girişimi karşısında sinip bir kenara çekilmeyeceğinin açık bir şekilde anlaşılmasıydı. Siyasi görüş farklılıklarımızı bir tarafa bırakarak “
"ne sahip çıkmak hepimiz için vatan görevidir.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.