Hıristiyanım ama oruçluyum

İHH İnsani Yardım Vakfı'nın 47 ülkeyi kapsayan Ramazan Programı çerçevesinde, Afrika'nın "dürüst insanlar beldesi" olarak tanınan ülkesi Bukina Faso'ya doğru yola çıkıyoruz. Atatürk Havalimanı'ndan ayrılışımızın ardından dört saat sonra Fas'ın Kazablanka şehrine ulaşıyoruz. Kasablanka'dan da Burkina Faso'nun başkenti Ougadougou'ya hareket ediyoruz.

Gerek Kasablanka gerekse Ougadougou'da en çok dikkatimizi çeken şey Fransız sömürgesinin izlerinin belirgin şekilde hissediliyor olması. Ougadougou'da mahalle aralarında dolaşan domuzlar da bizi şaşırtıyor. Nüfusunun yarıya yakınını Hıristiyanların oluşturduğu Burkina Faso'daki bu manzara aslında ülkede Hıristiyanlarla Müslümanların iç içe yaşamakta olduğunun bir göstergesi. Gördüğümüz kadarıyla kimi zaman kültürel geçişler bile söz konusu. Bizi gezdiren şoföre "Ramazan'da oruç tutuyorsun, peki Müslüman mısın?" diye sorduğumda, cevap: "Hıristiyanım ama oruçluyum" oluyor.

Ougadougou'da yoğun bir program bizi bekliyor. Önce İHH'nın Ougadougou'da açmış olduğu su kuyusunu görmeye gidiyoruz. Yoğun dağıtım programlarının ardından otele döndüğümüzde iftar için hazırlıklara başlıyoruz. Karpuz, muz, elma, ananas ve adını bilemediğimiz diğer Afrika meyve ve içecekleri ile bezenen iftar soframız tamamen meyvelerden oluşuyor. İftardan sonra teravih için Ougadougou Merkez Camii'ne gidiyoruz. Cami yarıya kadar doluyor, 10 rekat kılınan teravih namazının ardından cemaatle vitir namazı kılınıyor. Bir akşam da İHH'nın II. Uluslararası Çocuk Buluşması dolayısıyla Türkiye'de misafir ettiğimiz yetim çocuklardan Süfyan'ın evine konuk oluyoruz...

Ziyaret ettiğimiz bir diğer şehir Tito. Buradaki halk bizi büyük bir törenle karşılıyor. Tito'da medrese açılışını yapıyoruz, İHH'nın inşa ettiği Kadın Doğum Merkezi'ni ve bölgede yapılan su kuyusunu ziyaret ediyoruz. Tito'nun ardından ziyaret ettiğimiz Tambavu Köyü'nde de gıda dağıtımlarını tamamlıyoruz.