Almanya Başbakanı Merkel, Lübnan barış gücü UNIFIL'e destek vererek, İsrail'e ve Lübnan'a yardım etmek istediklerini söyledi.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, Lübnan barış gücü UNIFIL'e destek vererek, İsrail'e ve Lübnan'a yardım etmek istediklerini söyledi.
Merkel, "Die Welt" ve "Berliner Morgenpost" gazetelerine yaptığı açıklamada, Almanya'nın sadece İsrail'i desteklediği şeklindeki bazı eleştirilerle ilgili olarak şöyle dedi:
"Bu konuda haksızlar. İsrail'in mevcudiyet hakkını güvence altına almak ve BM Güvenlik Konseyinin istediği gibi Lübnan'ın egemenliğini güçlendirmek istiyoruz. Bu ülkede bugüne kadar Hizbullah ile birlikte devlet içinde bir devlet vardı.
Lübnan kendi imkanlarıyla Hizbullah'ı silahsızlandıramıyordu. Lübnan hükümeti, şimdi 38 yıldan sonra uluslararası camianın müdahalesiyle ilk kez ülkenin sadece bir kısmında değil, tümünde asker konuşlandırabiliyor. "
Bu durumun sürekli hale getirilmesi gerektiğini, UNIFIL deniz kuvvetlerinin görevinin de Lübnan'ın karasuları üzerindeki egemenliğini yeniden sağlamasına katkı yapmaya yönelik olduğunu ifade eden Merkel, Alman deniz kuvvetlerine bağlı askerlerin bölgede görev yapabilmesi için gerekli tüm şartların yaratıldığını, ancak hiçbir zaman kara askeri göndermeyeceklerini belirtti.
Merkel, Berlin'de 17 eylülde yapılacak eyalet meclisi seçimleri dolayısıyla yaptığı açıklamada da, başkent Berlin'in soğuk savaş döneminden sonra hızla geliştiğini, ancak istihdam imkanları yaratılması konusunda Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Sol Parti/PDS'den oluşan eyalet hükümetinin yetersiz kaldığını, Hristiyan Demokrat Birlik Partili (CDU) başbakan adayı Friedbert Pflüger'e bu konuda güvendiğini söyledi.
Merkel, "Berliner Morgenpost" gazetesinin, Berlin'deki uyumun nasıl geliştiği yolundaki sorusuna karşılık da, Berlin'de uyum konusunda daha fazla çaba harcanması gerektiğini, başkentte Almanlarla yabancılar arasında "paralel toplumlar" oluşması tehlikesi bulunduğunu savundu.
Birçok semtte çocukların Almanca öğrenmekte zorluk çektiğine işaret eden Merkel, bunun uyum için çok önemli olduğunu, eğitimcilerin bu zor ve önemli görevde yalnız bırakılmaması gerektiğini kaydetti.