Malatya'daki Zirve Yayınevinde biri Alman 3 kişinin öldürülmesiyle ilgili davanın on birinci duruşması, Malatya 3. Ağır CezaMahkemesinde başladı.
Zirve Yayınevi cinayetinin 11. duruşmasının öğleden önceki bölümünde tanıklar Abdullah Mahmut Kudaş ve Turna Işıklı dinlendi. Mahkemede, Emre Günaydın'ın kız arkadaşı Turna Işıklı'nın ifadeleri dikkat çekti.
Mahkemede ilk olarak söz alan Abdullah Mahmut Kudaş, ifadesinde sanıklardan Abuzer Yıldırım dışında kalan 4'ünü kaldıkları yurttan tanıdığını belirterek, Cuma Özdemir ile samimi olduğunu söyledi.
Kudaş, olaydan birgün önce Cuma ile buluştuklarını Kapalı Çarşı üzerinde yapılan görüşmede Cuma'nın kendisine bir mektup bırakacağı yönünde bilgiler verdiğini söyledi.
Kudaş, "Cuma bana (Eğer bana birşey olursa ve Cuma gününe kadar benden haber alınamazsa seni biri arayacak ve bir mektubun yerini söyleyecek. Sen o mektubu alıp o kişiye ver.) dedi." şeklinde konuştu.
Kudaş, bu diyalog üzerine Cuma'yı sıkıştırdığını ve konuyu açıklamasını istediğini ifade ederek, "Cuma, Malatya'da 49 kilise evi bulunduğunu ve papazların olduğunu belirterek, bana şehit olacağını söyledi. Ben de kendisine daha kılınmamış kaza namazlarımız var. Ne şehitliği, diye tepki gösterdim. Cuma'dan olayın içeriğini açıklamasını istediğinde bana bu konuyu bilen ölür, diye cevap verdi." dedi.
Abdullah Mahmut Kudaş, bunun üzerine Cuma'ya işin içerisinde Alman Emre var mı diye Emre Günaydın'ı kastederek soru yönelttiğini ifade edince, Cuma'nın Emre'nin de olayın içinde olduğunu söylediğini anlattı.
Bunun üzerine mahkeme heyeti Kudaş'a, Emre'ye neden Alman Emre diye hitap edildiğini sorunca, Kudaş, "Almanyalı mı, sarışın mı bir kız arkadaşı olduğu için ona böyle hitap ediliyor" diye cevap verdi.
Kudaş ayrıca, Cuma ile arasında geçen bu diyalog sırasında İnönü Kapalı Çarşısı üzerinde bulunduklarını ve gelen geçen kızlara laf attıkları için konuşulanları ciddiye almadığını da sözlerine ekledi.
Duruşmada, daha önce kamuoyunda Emre Günaydın'ın kız arkadaşı olarak duyulan Turna Işıklı da dinlendi.
Işıklı, Emre ile okuldan arkadaş olduklarını belirterek, "Bana karşı bazı duyguları olduğunu öğrenince kendisiyle arkadaşlığımız sona erdi. Bir müddet küs kaldıktan sonra bir arkadaşımız aracılığıyla yeniden barıştık." ifadesini kullandı.
Mahkeme başkanı tarafından Işıklı'ya, ağabeyi Sabahattin Işıklı'nın PKK propagandasından yargılandığını belirterek, sorduğu, (Emre'nin siyasi görüşünü biliyor musun?) şeklindeki soruya Işıklı, ağabeyinin PKK propagandasından yargılandığını doğrulayarak Emre'nin siyasi görüşünü bilmediğini vurguladı.
Savcı tarafından Işıklı'ya Emre Günaydın'ın olaydan bir gün önce kendisine çektiği (Ertesi gün sorguda olacağım) şeklindeki mesajda neyi kast ettiği soruldu.
Işıklı, mesajdan, Emre Günaydın'ın babası tarafından derslerinden dolayı sorgulanacağı anlamını çıkardığını kaydetti.
Duruşma sırasında mağdur avukatlarından birinin telefonu çalınca Emre Günaydın, avukata tepki göstererek, "Telefonu kapatın konsantrem dağılıyor." dedi. Mahkeme, Emre'yi izinsiz konuştuğu için uyardı.Duruşmanın saat 13.30 devamına karar verilirken, öğleden sonraki bölüme Turna Işıklı'nın yarım kalan sorgusuyla devam edilecek.
