Allah Teala Kur'an-ı Kerim'de çok önemli bazı konuları hiç yoruma, te'vile yer bırakmaksızın açık ve net bir şekilde beyan etmektedir. Örneğin miras konusu böyledir. En ince ayrıntısına kadar matematiksel hesabı Kur'an'da mevcuttur. Zekatın kimlere verileceği konusu da böyledir: "Sadakalar (zekatlar) Allah'tan bir farz olarak fakirlere, miskinlere, zekat işinde çalışanlara, kalpleri İslam'a ısındırılacaklara, kölelere, borçlulara, Allah yolunda olanlara ve yolda kalmışlara aittir. Allah bilendir, hakîmdir" (Tevbe, 60). Ayet-i kerimeden sekiz sınıf insana zekat verilebileceği anlaşılmaktadır.
Zekat hak sahiplerine nasıl dağıtılacaktır. Bu sekiz sınıftan her birine verilebileceği gibi, bir veya birkaç sınıfa da ödenebilir. Dağıtım da mutlaka eşit olacak diye bir mecburiyet yoktur. Bu, hak sahiplerinin sayısına ve durumuna göre ayarlanabilir.
Yukarıda zekatın kimlere verileceğini ayet-i kerime zaten açıkça belirtiyor. Kimlere verilmeyeceğini de kısaca ifade etmeye çalışalım.
1. Zenginler: Zekat zenginden alınıp fakire verildiği için temel ihtiyaçlarından fazla "artıcı" olsun olmasın nisap miktarı mala sahip olan kimselere dinen zengin sayılmaları dolayısıyla zekat verilmez.
2. Usul ve Füru' (Ana-baba ve çocuklar): Kendisinden yukarıya doğru zaten bakmakla yükümlü olduğu anne, baba, dedeleri ve ninelerine ve kendisinden aşağıya doğru çocukları ve torunlarına zekat veremez.
3. Eşler: Karı-koca birbirlerine zekat veremezler. Koca eşine bakmak zorunda olduğu için veremez. Kadın da kocasına verdiği zekatın kendisine de faydası olacağı için veremez.
4. Müslüman olmayanlar: Kalpleri İslam'a ısındırılmak istenenler hariç gayrimüslimlere zekat verilmez. Bunların İslam toplumunda yaşayıp yaşamamaları fark etmez.
5. Hz. Peygamber'in (sav) yakınları: Torunu Hz. Hasan zekat olarak gelmiş olan hurmalardan birini alıp yemek istediğinde Peygamberimiz "bırak, bırak, zekat malını bizim yiyemeyeceğimizi bilmiyor musun" (Buhari, Zekat, 57) diye onu uyarmış ve yedirmemiştir. Buna göre Hz. Hüseyin'in soyundan gelen seyyidlerle Hz. Hasan'ın soyundan gelen şeriflere zekat verilmez.
Bunların dışında, fakir olan damada zekat verilir, geline zekat vermek ise uygun değildir. Çünkü koca eşine bakmakla yükümlü olduğu için, geline verilen zekat dolaylı olarak kişinin oğluna vermesi gibidir. Memur ve işçiye, eğer aldığı ücret temel ihtiyaçlarını karşılamıyorsa ve başka da mal varlığı yoksa zekat verilir. Zengin kişinin küçük çocuğuna zekat verilmez. Üvey anne, üvey baba ve üvey çocuğa zekat verilir. Verdiği zekatın kendisine de faydası olacağı için zengin kadın fakir kocasına zekat veremez. Kayınpeder ve kayınvalideye zekat verilebilir. Kur'an kursu, cami, okul, köprü, yol gibi hayır kurumlarına zekat verilmez. Bir kimse işçisine, aldığı ücret yakınlarının ihtiyaçlarını karşılamaya yetmiyorsa zekat verebilir. Bir kimse araştırarak zekatını verse, ancak zekat verdiği kişinin daha sonra zengin olduğu ortaya çıksa, yeniden zekat vermesi gerekmez. Ancak araştırmadan rastgele verir de sonra zengin olduğu anlaşılırsa yeniden zekat vermesi gerekir. Devlete ödenen vergiler vatandaşlık borcudur, zekat yerine sayılamaz, zekat bizzat fakire verilmesi gereken dini bir vecibedir. Vergi verildikten sonra üzerinden bir yıl geçmiş olan kazanılmış maldan hesaplanarak verilir (daha geniş bilgi için bkz. H. Mehmet Günay, Zekat Kitabı, İstanbul 2007)