İP'den suç duyurusu

İha
00:0028/03/2008, Cuma
G: 28/03/2008, Cuma
Yeni Şafak
İP'den suç duyurusu
İP'den suç duyurusu

İşçi Partisi (İP) Genel Başkan Yardımcıları Ceyhan Mumcu ve Erkan Önsel, Ergenekon soruşturmasının güvenliği ve selameti ile ilgili önlem alınması istemiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

Sultanahmet'teki İstanbul Adliyesi'ne gelen İşçi Parti'li yaklaşık 50 kişi, ellerinde Türk bayraklarıyla yürüyüş yaptı. Savcılığa suç duyurusunda bulunan İP Genel Başkan Yardımcısı Ceyhan Mumcu, grup adına yaptığı konuşmada Ergenekon operasyonunun dünya ve hukuk tarihinde eşi ve benzeri görülmemiş bir skandala dönüştüğünü savundu.

Mumcu, "Partimizin genel başkanı tutukludur. Şu anda gözaltındadır. Ulusal kanal, Aydınlık dergisi ve diğer gazeteci arkadaşlar gözaltındadır. 1 haftadır mahkemece yayın yasağı koymuştur" dedi.

Mumcu, avukatları olarak Perinçek'in gözaltına alınmasından bu yana savunmasının bir suretini elde edemediklerini belirterek, "Biz bunu PKK yayın organı Fırat Haber Ajansı'ndan öğreniyoruz. Genel başkanımızın savunmasını elde ediyoruz. Bizim partimizin basılmasında bütün hard diskler, compact disketler (CD), kitaplar, yayınlar, Atatürk'ün bütün eserleri adı verilen söylev ve demeçleri 22 cilt sayfadır, bir suç kanıtı olarak el konulmuştur. Yine Lozan'da Ermeni soykırımı reddeden bir parti olarak yaptığımız savunma konuları suç unsuru ve kanıtı olarak alınıştır" şeklinde konuştu.

Türk basınında çok kötü bir sınav verdiğini savunan Mumcu, "Yargıtay krokisi, Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın koruma önlemleri adı altındaki belgeleri, kesinlikle İşçi Partisi'nden elde edilememiştir. Genel Yayın Yönetmeni Hikmet Çiçek sorgulanması dün sabaha 11'de başladı. Sorgulamanın sonuncunda bizde şaşkınlığa düşüren biçimde Genelkurmay Başkanı Balıkesir'deki seyahatlerinin koruma planının bizim hard disketimizden çıktığı iddia edildi. Biz bunu 4'te öğrendik. Bizim disketimizin içinde bu yoktur. Kopyaların bizde bulunması yada bizden alınmasını güvenlik güçlerinden istedik. Onlar bu talebimizi kabul etmedi" diye konuştu.

Mumcu, "Bir parti genel başkanı ve sekreterinin tutuklanması, bu iddianamenin hazırlanmasıyla arada bir fark olamaz. Bu gece saat 4'teki sorulan soru bir gazetede manşet olarak veriliyor. Manşet ve içindeki son dakika bilgisi ile yine gizli olan bu sorunun dışarıya sızması da gizli. Sabah 5 itibariyle yani yine gizli olan bilginin öğlen 12-14 gibi manşet olması teknik açıdan doğru değildir. Zanlılara ne gibi soru sorulacağı önceden basına servis ediliyor ve basın da bunu haber atlatması olarak

yayınlıyor. Soruşturmanın temelinin ve güvenirliliğini çökertmiştir. Yargıtay Başsavcılığı siyasal partileri her zaman denetler. Bizi de denetliyor. İşçi Partisi darbeye en karşı olan partidir" dedi.

Ceyhan Mumcu, bir gazetecinin "Veli Küçük'ün evinde Uğur Mumcu ile ilgili belgelerin olduğu iddia edildi. Bu konuda ne diyeceksiniz" sorusu üzerine ise şöyle konuştu:

"Uğur Mumcu cinayetiyle medyamız çok yakından ilgilendi. TBMM Faili Meçhul Cinayetler Komisyonu Uğur Mumcu konusu ele alındı. Başka suikastlar da ele alındı. Doğu bölgesindeki asayişsizlik, Hizbullah çok geniş kapsamlı bir olaydı. Uğur mumcu komisyonu kuruldu, 'son umut' adı verilen operasyonla dava açıldı. O iddianameyle birlikte 90 adet klasör aleniyete döküldü. Ben 90 adet klasörü iddianameleriyle birlikte aldım, Cumhuriyet Gazetesi'ne teslim ettim ve 'tüm basına vereceksiniz' dedim. Veli Küçük bir jandarma asayişle ilgili bilgi ararken muhtemelen elde etmiştir. Çünkü o konu özellikle Uğur Mumcu Türkiye'deki asayiş güvenlik istihbarat sorunları en şeffaf biçimde incelenmiştir".