Yargıtay kocayı suçlu buldu

Anka
00:005/12/2008, Cuma
G: 5/12/2008, Cuma
Yeni Şafak
Yargıtay kocayı suçlu buldu
Yargıtay kocayı suçlu buldu

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, eşinin maaşına el koyan, kırılan bardağın hesabını soran ve hastalandığında eşini kendi arabasıyla doktora götürmeyen koca hakkında açılan boşanma davasının kabul edilmesine karar verdi.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, eşinin maaşına el koyan, kırılan bardağın hesabını soran ve hastalandığında eşini kendi arabasıyla doktora götürmeyen koca hakkında açılan boşanma davasının kabul edilmesine karar verdi.

34 yıllık evli olan H.Ö. çalışırken eşinin tüm maaşına, emekli olduktan sonra da emekli maaşına el koyduğunu, kırılan bardağın bile hesabını sorduğunu bu nedenle arkadaşları arasında küçük düştüğünü belirterek kocası M.Ö. hakkında boşanma talebiyle dava açtı. Kocasıyla, yaşadıkları sorunlar nedeniyle uzun zamandır ayrı odalarda yaşadıklarını belirten H.Ö aynı zamanda 10 bin YTL maddi ve 5 bin YTL de manevi tazminat talep etti.


ARKADAŞLARI TANIKLIK YAPTI

Ankara 8. Aile Mahkemesi'nde görülen davada, davacı H.Ö. nün arkadaşları tanıklık yaptı. Tanıklar, davacı ile davalının değil ayrı odalarda yatmak, aynı odada dahi oturmadıklarını, davacının çalıştığı dönemde yanında günde iki çay içebilecek kadar para bulundurabildiğini, davalı kocanın arabası olduğu halde eşinin dolmuşa binerek eve gitmek zorunda kaldığını belirtti.

Mahkeme, evlilik birliğinin sarsıldığını belirterek tarafların boşanmalarına hükmetti. Mahkeme, manevi tazminat talebinin reddine, davalının 2 bin 500 YTL maddi tazminat ödemesi gerektiğine de hükmetti.

Davalının tanıklarının, davalıyı 'cimri' bilmediklerinin de kaydedildiği kararda şöyle denildi:

“Tarafların uzun zamandır ayrı odalarda yatmaktan öte, gündüzleyin dahi ayrı odalarda oturdukları, hasta olduğu dönemde eşini hastaneye otomobiliyle götürmeyen, bir taksi parası ödeyecek kadar para taşımasına izin vermeyen, içeceği çay parasını bile hesaplamak zorunda kalan, kırılan bir bardağın dahi hesabını soran davalı, parasal rahatlık istemi durumunda ise, 'Herkes kendi ihtiyacını karşılayacak' demiştir. Bu durumda davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş, kişilik haklarına saldırı oluştuğu düşünülmemekle, manevi tazminat isteminin yerinde olmadığı düşünülmüştür.”


CİMRİLİK, EKONOMİK ŞİDDETTİR

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, boşanma kararının verilebilmesi için evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmelerinin eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerektiğine dikkat çekerek yerel mahkemenin kararının bozulmasına hükmetti. Daire, tanık beyanlarının inandırıcılktan uzak olduğunu ve davanın reddedilmesi gerektiğini belirtti.


GENEL KURUL KOCAYI HAKSIZ BULDU

Yerel Mahkeme, Yargıtay'ın bozma kararına direndi. Direnme kararında, “Uzun yıllar eşinin aşırı hesaplı ve cimrilik ölçüsündeki tutumluluğuna dayanmak zorunda kalan kadının, ekonomik ve sosyal alanda özgür ve rahat yaşamak ve ekonomik şiddetten kurtulmak için davanın kabulüne karar verilmesi” gerektiğini belirtti.

Yerel Mahkemenin direnme kararının ardından dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu gündemine geldi. Genel Kurul, yerel mahkemenin direnme kararının uygun olduğunu ve çiftlerin boşanmalarına hükmetti.