Danıştay saldırısının ardından 'ulusalcı' oluşumlara yönelik başlatılan soruşturmada faili meçhul cinayetlerle anılan JİTEM'in kurucularından Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu 33 kişi gözaltına alındı.
İstanbul Ümraniye'de 7 ay önce bir gecekonduda el bombalarının ele geçirilmesinden sonra ortaya çıkan ve 'Ergenekon' adı altında örgütlenerek 'devlet içinde devlet' kurmayı planlayan 'ulusalcı' gruba yönelik sürdürülen soruşturma kapsamında 33 kişi gözaltına alındı. İstanbul Terörle Mücadele Şubesi ekipleri 8 ay süren teknik takip sonucunda dün sabaha karşı 40 adrese operasyon yaptı. 'Ergenekon' adı verilen ve İstanbul dışında 6 ilde eş zamanlı yapılan operasyonda, Susurluk skandalıyla Türkiye'nin tanıdığı, JİTEM'in kurucularından birçok faili meçhul cinayete adı karışan emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Hukukçular Birliği Başkanı Avukat Kemal Kerinçsiz, Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü Sevgi Erenerol, Akşam yazarı Gülay Kömürcü, Susurluk sanığı Sami Hoştan, silah üzerine 'öldürme yemini' yaptıran emekli Albay Fikri Karadağ'ın da aralarında bulunduğu 33 kişi gözaltına alındı.
Gözaltına alınan emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün Bilecik'in Gölpazarı ilçesine bağlı Türkmen Köyü'ndeki evinde de arama yapıldı. İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan alınan izinle Veli Küçük'ün zaman zaman kullandığı Türkmen Köyü'ndeki evinde arama yaptı. Jandarmanın da hazır bulunduğu aramada Küçük'ün ruhsatlı tabancasına ait mermiler, gazete küpürleri ve dergiler bulundu. Polis, Veli Küçük'ün kızının Kadıköy'deki evinde de arama yaptı ve bazı belgelere el koydu.
Adana, İzmir, Düzce, Malatya, Bilecik ve Bursa'da eş zamanlı yapılan operasayon kapsamında baskın yapılan birçok adreste, çok sayıda uzun namlulu silah ve tabanca ile bu silahlara ait mühimmatların ele geçirildiği ileri sürüldü. Soruşturma kapmasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından eski uzman çavuş Muhammet Y. de Bursa'daki evinde yakalandı. Muhammet Y. sorgulanmak üzere İstanbul'a getirildi. Hrant Dink davasında yargılanan azmettirici Yasin Hayal'in avukatı Fuat Turgut'ta İzmir'de yakalanarak gözaltına alındı.
Avukat Alparslan Arslan'ın 2 yıl önce Danıştay'a düzenlediği saldırının ardından mercek altına alınan 'ulusalcı' grubun Cumhuriyet Gazetesi'nin Şişli'deki merkezine art arda düzenlenen üç ayrı bombalı saldırıyı da organize ettiği, Ümraniye'deki bir gecekonduda ele geçirilen 27 el bombasıyla ortaya çıkarıldı. 18'i MKE yapımı, 7'si DM41 NATO standardı ve 2'si de Alman yapımı olan bombaların, Cumhuriyet Gazetesi'ne atılan el bombalarıyla aynı seriden olduğu anlaşıldı. Bombaların ele geçirilmesinden sonra 8 ay grubu takibe alan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ikinci operasyonda, Ergenekon Terör Örgütü ile bağlantılı olduğu iddia edilen 33 kişiyi gözaltına aldı. Ele geçirilen bombalarla ilgili Muzaffer Tekin ve Oktay Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu 14 kişi tutuklandı.
7 ilde yapılan operasyonlarla ilgili açıklama yapan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin yürütülen soruşturma çerçevesinde daha önceden mahkemelerce 'gizlilik' ve 'yayın yapma yasağı' kararı alındığını hatırlatarak “Soruşturmanın bu aşamasında ayrıntılar hususunda başkaca açıklama yapmaya yasal imkan bulunmamaktadır" dedi. Başsavcı Engin, operasyonun 'özel yetkili' iki savcı tarafından başlatıldığını ve sürdürüldüğünü de söyledi. Soruşturmaya yayın yasağı konulduğuna ilişkin tutanak da dün medya kuruluşlarına tebliğ edildi. Tutanakta 'Ergenekon terör örgütü'yle ilgili soruşturmaya yayın yasağı getirildiği belirtildi.
Gözaltına alındıktan sonra Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde sorgulanan emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün adı, kurucusu olduğu JİTEM ve fali meçhul cinayetlerle anıldı. Kamuoyunun Susurluk kazası sonrası tanıdığı emekli Tuğgeneral Veli Küçük, kazada ölen Abdullah Çatlı'nın son telefon görüşmelerinden birini yaptığı isimdi.
Susurluk'un kilit isimlerinden 'Yeşil' kod adlı Mahmut Yıldırım'ın kullandığı cep telefonunun da Küçük adına kayıtlı olduğu belirlendi. Telefonun Kocaeli'de kullanıldığı dönemde, 'Adapazarı-İzmit-Sapanca' üçgenindeki Kürt işadamlarına yönelik suikastlar gündemden düşmedi. Küçük, çağrıldığı TBMM Susurluk Komisyonu'na ifade vermeye gitmediği gibi hakkında adli soruşturma da açılmadı. Ancak savcılığın yaptığı suç duyurusu üzerine iddiaları araştırmak üzere üç generalden oluşan bir komisyon kuruldu. Küçük, bu heyete Çatlı, Hoştan ve Peker gibi isimlerle 'istihbarat temini için' konuştuğunu söylemekle yetindi.
Veli Küçük, Hrant Dink'in 301'den yargılanmasında baş aktörlerden biri olan avukat Kemal Kerinçsiz ile defalarca aynı fotoğraf karesinde yer aldı. Dink'in avukatları Hrant Dink'i telefonla tehdit ettiğini de iddia etmişti. Danıştay saldırısının tetikçisi Alparslan Arslan'la çekilmiş fotoğrafları ortaya çıkan Küçük bunların montaj olduğunu ileri sürdü. Küçük'ün, Ümraniye'deki bombalarla ilgili tutuklanan emekli askerler Muzaffer Tekin ve Oktay Yıldırım'la da yan yana çekilmiş fotoğrafları ortaya çıktı.
Sabah erken saatlerde gözaltına alınan Büyük Hukukçular Birliği Başkanı Avukat Kemal Kerinçsiz'in evinde arama yaptı. Bazı bilgi ve belgelere mahkeme kararıyla el koyan polis, daha sonra Kerinçsiz'in Fatih'te bulunan bürosuna gelerek, aramayı sürdürdü. Tek tek dava dosyaları ve bilgisayarların hard disklerini inceleyen polis, buraki bazı belgelere de el koydu. Yine ulusalcı gruplarla birlikte hareket eden Türk Ortodoks Kilisesi Basın Sözcüsü Sevgi Erenerol'un ev ve ofisi de arandı. Gözaltında bulunan Erenerol'un kullandığı bilgisayarların hard disklerine el kondu.
Ümraniye'deki ele geçirilen bombalarla ilgili olarak tutuklanan emekli Astsubay Muzaffer Tekin'in Kadıköy Osmanağa Mahallesi'deki evinde devletin yeniden yapılandırılmasını anlatan belgeler ele geçirilmişti. "Devletin yeniden yapılanması için öneriler- Master plan ön çalışması" ibareli kitapçıkta yeni devletin nasıl yapılandırılacağı ayrıntısıyla ve krokilerle anlatılmıştı.
Muzaffer Tekin'in hazırladığı 'Ergenekon yapılanması', öngörülen yeni devlet yapısının yeni birimlerini içerecek kadar ayrıntılı şekilde hazırlanmıştı. Buna göre yeni devletin birimleri, "genel sekreterya, ticari ve sanayi, ekonomi, hukuk, siyasi eğitim, teknoloji, kültür sanat, milli savunma/askeri güçlerimizle ilintili faaliyetlerden sorumlu birim, emniyet/istihbarat faaliyetlerinden sorumlu birim, spor ve gençlik, sağlık, diyanet ve dini teşkilat birimleri" olarak sıralanıyordu. Grubun proje koordinatörü, Kuvvai Milliye Derneği Başkan Yardımcısı Ali Özoğul bir dergiye verdiği röportajda, "Başta Kürt mafyası olmak üzere, tüm şehir terörüne karşı bir girişim başlatıyoruz. Tam 2 bin motorize ekipten oluşan telsizli istihbarat ekiplerini 2007 içinde hazırlıyoruz" demişti.
Danıştay saldırısının ardından 31 Mayıs 2006'da Eryaman'da emekli askerlerden oluşan Atabeyler çetesine yapılan operasyonda da benzer belgeler ele geçirilmişti. Atabeyler Grubu'nun, Başbakan Erdoğan ve İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu'nunda bulunduğu bazı siyasetçilere suikast hazırlığı ve Cüneyt Zapsu'nun bir dönem sahibi olduğu BİM mağazalarına bombalı saldırı hazırlığı yaptığı ortaya çıkmıştı.
17 Mayıs 2006'da, avukat Alparslan Arslan tarafından Danıştay'a düzenlenen silahlı baskın sonrası başlatılan operasyonda, Cumhuriyet Gazetesi'nin bombalanması olayının da aynı ekip tarafından yapıldığı belirlenmişti. Avukat Arslan'ı Danıştay ve Cumhuriyet'e saldırması için yönlendirdiği iddia edilen emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin, her yerde aranırken göğsündeki bıçak yarasıyla hastaneye kaldırılmıştı. Tekin, delil yetersizliğinden salıverilmişti.
Aynı gruba yönelik ikinci operasyon, 12 Haziran 2007'de Ümraniye'de yapıldı. Bir gecekondunun çatısında bulunan 27 el bombasının, Cumhuriyet'e atılanlarla aynı seriden olduğu anlaşıldı. Bombaların sahibi olduğu iddia edilen Kuvayı Milliye Derneği'nin İstanbul Şube Başkanı emekli astsubay Oktay Yıldırım ve Muzaffer Tekin ile 12 kişi tutuklandı.
Ulusalcı oluşuma yönelik operasyonların ikinci ayağında, gruba fikri destek verdiği ileri sürülen ve bilgisayarında devlet sırrı niteliğinde belgeler bulunan yazar Ergun Poyraz gözaltına alınarak tutuklandı. Teknopark şirketinin sahibi Kuddusi Okkır'ın grubu finanse ettiği ileri sürülüyor. Orion şirketlerinin hissedarı da olan Okkır, 'silahlı çeteye üye olmak'tan tutuklu.
'Susurluk'un kilit isimlerinden Sami Hoştan da gözaltına alındı. Susurluk kazasının ardından Veli Küçük hastaneyi arayarak, Abdullah Çatlı'nın cenazesinin Hoştan'a verilmesini istemişti. Hoştan, Susurluk davasında mahkum olmuştu.
Savcılık, şok operasyon emrini önceki gün polise iletti. 'Ergenekon Örgütü' üyesi olduğu iddiasıyla 33 kişinin ev ve işyeri adresleri tek tek belirtilerek yakalanmaları istendi. Bu kişilere ait araçlarda da arama yapılması talimatı verildi. Savcılık emri üzerine harekete geçen Terörle Mücadele ekipleri, dün sabaha karşı eş zamanlı baskınlarla tüm şüphelileri gözaltına aldı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ergenekon operasyonuyla ilgili gazetecilerin sorusuna "Ayrıntılı bilgiye sahip değilim. Devletimiz çalışıyor" cevabını verdi. İçişleri Bakanı Beşir Atalay ise "Gelişmeleri takip ediyoruz. Her şey savcılığın kontrolü altında devam ediyor. Konuyla ilgili İstanbul'da bir açıklama yapılacak" dedi. İstanbul Valisi Muammer Güler de Cumhuriyet Savcsısı'nın talimatları doğrultusunda İstanbul ve İstanbul dışında operasyon yapıldığını belirterek "Cumuhriyet Savcılığı'nın bizzat yönettiği bir operasyonla ilgili olarak bazı şahıslar gözaltına alındı. Soruşturmanın gizliliği için şu anda herhangi bir açıklama yapılmıyor. Yeri geldiğinde açıklamalar yapılacaktır” dedi.
