Kapalıçarşı'nın yumoş, Almanların öyro, Türklerin avro dediği AB'nin ortak para birimi 10. yılı geride bıraktı. Avro 10 yılda 16 milyon kişilik istihdam sağladı
Avrupa Birliği'nin siyasi birliğe geçişin olmazsa olmazlarından saydığı tek para sistemine geçişiyle başlanan avroyla tanışıklık 10 yaşında. Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu'nun internet sitesinde yer alan 'Avro 10 Yaşında' adlı makaleye göre, avro getirdiği uzun vadeli düşük enflasyon, artan istihdam ve tek para biriminin sağladığı kolaylıklarla tam anlamıyla bir başarı öyküsü oldu. Tıpkı otomobil ve internetin icadındaki gibi avronun da başta "alayla" karşılandı. İngiltere'nin eski başbakanlarından Margaret Thatcher, bu projenin (ekonomik, politik ve sosyal açıdan başarısız) olacağında ısrar etmişti. Eski Devlet Bakanı Lord Healey ise bir adım daha ileri giderek, 'EMU başarısız olacaktır' demişti.' Bu beyanların acele verilmiş beyanlar olduğu vurgulanan makalede, 320 milyon kişi tarafından kullanılan avronun, dünyanın ikinci en büyük para birimi olduğu ve tedavüle çıkışından bu yana ortak para birimi bölgesinde 16 milyonluk istihdam oluşturduğu ifade edildi. Avroya katılmayan en büyük Avrupa ekonomisi olan İngiltere'nin aksine, Avro Bölgesi hükümetlerinin daha az bütçe açığı verme eğilimine sahip olduğu vurgulanan makale de, 'Bu nedenle de büyümeyi desteklemek için gerektiğinde vergileri azaltma seçeneğini kullanabiliyorlar. Ayrıca, kamu bütçesi açıkları, 1980'li ve 1990'lı yıllarda Gayri Safi Yurt İçi Hasıla'nın (GSYH) yaklaşık yüzde 4'ü iken 2007 yılında ortalama yüzde 0,6'lık bir oranla rekor bir düşüş gösterdi' denildi.