Küresel krizin beklediklerinden daha fazla derinleştiğini belirten Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, bunun reel ekonomiye yansımasının henüz ortasında olduğunu ve dibini bulmasının 2009'u bulacağını vurguladı
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye dahil hiçbir ülkenin, küresel ekonomideki gelişmelere bağışık olmadığını söyledi. Dünya ekonomisinin, 1930 ekonomik buhranından sonraki en büyük krizle karşı karşıya olduğunu ve krizin derinleştiğini belirten Şimşek, yılın üçüncü çeyreğinde, yükselen piyasalardaki borsaların yüzde 20 oranında bir değer kaybettiğini, bunun da tarihteki en kötü düşüşlerden biri olduğunu kaydetti.
ABD'nin 850 milyar dolara ulaşan ve Kongrede onaylanan kurtarma paketini, dünya ekonomisi açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendiren Şimşek, dünya ekonomisinin yüzde 30'unu oluşturan ABD'nin, geçici çözümlerden vazgeçerek, kurtarma paketi gibi geniş kapsamlı ve sistematik bir çözüme yöneldiğine dikkat çekti. ABD'deki krizin zamanında anlaşılamadığını, riskin boyutları açısından büyük resmin görülemediğini ifade eden Şimşek, bu nedenle zamanında kalıcı bir çözüm gerçekleştirilemediğini vurguladı.
Bakan şimşek, krizin Türkiye ekonomisine yansımasının, “dünya ve Avrupa ekonomisindeki yavaşlama' ile 'finansman boyutu” gibi iki dolaylı kanalla olacağını ifade etti. Türkiye'nin en büyük ticari ortaklarından olan Avrupa ekonomisinin durgunluğa girdiğini belirten Şimşek, bunun ihracatı olumsuz etkileyebileceğini, ikinci dolaylı etkinin de “finansman” kanalıyla olacağını belirtti.
Bakan Şimşek, kesin olmamakla birlikte, küresel krizin finans piyasaları açısından muhtemelen dibe vurduğunu ancak reel ekonomilere yansımaları açısından, dünya ekonomisinin henüz krizin ortasında bulunduğunu ve reel ekonomiye yansımaları açısından dibini bulmasının 2009'u bulacağını vurguladı. Bakan Şimşek, IMF ile Ağustos ayından bu yana teknik görüşmelerin sürdüğünü sözlerine ekledi.