Erzincan'daki Ergenekon soruşturmasının gizli tanığı Erzincan, sanık Jandarma Ast. Murat Yıldız'ın aynı cemaat evinde birlikte kaldığı arkadaşı Yıldırım'a komplo kurmak istediğini anlattı. Erzincan, Yıldız'ın “Çantasında Risale-i Nur bulduk. O da suç değil. Çantasına silah ve illegal belgeleri koymalısın” dediğini anlattı.
Başsavcı İlhan Cihaner ile 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk'in de aralarında bulunduğu 14 kişinin mahkemeye çıkacağı Erzincan'daki Ergenekon soruşturmasının iddianamesi, Albay Dursun Çiçek imzalı 'Darbe Andıcı'nın uygulanması için yapılan faaliyetleri ortaya koydu. İddianameye ifadesi giren gizli tanık 'Erzincan', jandarma görevlileri, MİT mensupları ve savcı Cihaner'in cemaatlere komplo kurmak için kendisine yaptıkları teklifleri anlattı.
'Munzur' Yaylabaşı Karakol Komutanı Astsubay Murat Yıldız'ın kaldığı cemaat evlerindeki arkadaşlarını fişlemesi, eve silah, uyuşturucu gibi suç unsuru deliller koymasını istediğini söyledi. Astsubay Yıldız'ın cemaat üyelerinin takip edilmesi, fişlenmesi ve evlerine suç unsuru delillerin konması için birçok kez baskı yaptığını anlatan gizli tanık 'Munzur', aynı evde kaldığı arkadaşı Yıldırım'a da komplo kurmak istediğini söyledi. Munzur, Yıldız ve Kerim'in kendisine 800 bin TL'lik çeki göstererek “Yıldırım'ın üzerinde daha önce arama yaptık. Ancak çantasının içinde sadece bir tane Risale-i Nur kitabı bulduk. O da suç değil. Bu kişi ile başa çıkabilmek için çantasına veya odasına sana vereceğimiz silahı ve illegal belgeleri koymalısın, odasına kamera yerleştirmelisin” dediklerini anlattı.
Erzincan, ifadesinde 2009'un başlarında gerçekleşen görüşmede Yıldız ve Kerim'in kendisine düşünmesi için süre verdiklerini, ancak işi kabul etmediğini belirtti. Gizli tanık ifadesinin devamında Yıldız'ın kendisini Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner'le tanıştırdığını anlattı. Erzincan, “Murat'ın şahsa 'savcım tanışabilirsiniz' dediği şahıs, bana dönerek ismini Hüseyin olarak söyledi, sonra MİT'çileri kasteder neden ağabeylerini dinlemediğimi sordu” dedi. Sonradan Savcı Cihaner olduğunu öğrendiği kişinin, ailesini öldürmekle tehdit ettiğini anlatan Erzincan ifadesinde “Bana, 'bu işin içine giren herkes, benimle mezara kadar gelecek, görüştüklerimizi kimse bilmemeli. MİT'çi ağabeylerinin verdiği parayı dikkatli harca' dedi” şeklinde konuştu.
İddianamede, Albay Dursun Çiçek imzalı 'Darbe Andıcı'nı Erzincan'da uygulamakla suçlanan Başsavcı İlhan Cihaner'in, yetkisini kullanarak Ergenekon yapılanmasına karşı olan bürokratları sindirmeye çalıştığı ortaya çıktı. Gizli tanık Munzur'un iddianamedeki ifadesinde, Astsubay Şenol Bozkurt'un kendisine, Erzincan Başsavcısı'yla birlikte çalıştıklarını, Erzincan'da hoplayan birkaç bürokratın olduğunu, onları birlikte bitireceklerini söylediğini anlattı.
Astsubay Şenol Bozkurt'un Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner'le çok sık görüştüklerini ve birkaç kez kendi mekanına da geldiklerini belirten gizli tanık Munzur ifadesinde, “Şenol komutan bana, Erzincan'da hoşuma gitmeyen kişiler varsa, bunları başsavcıya söylediğinde onun hayatının biteceğini söylüyordu” dedi.
