Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 'Atatürk'ün ifadesiyle hakimiyet-i milliyeye karşı çıkmak irticadır. Yani milli egemenliğe karşı çıkmak irticadır. İrticanın tarifini kimse başka yere saptırmasın, işin aslı budur' dedi.
Erdoğan, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi'nde düzenlenen TOBB'un 65. Genel Kurulu'nun açılışında konuşma yaptı.
Başbakan Erdoğan, 28 yıldır Türkiye'nin anayasayı tartıştığını ifade ederek şunları söyledi:
'Sizlerin de her fırsatta her platformda bu anayasadan şikayet ettiğinizi, değişmesi gerektiğini ifade ettiğinizi biliyorum. Az önce de dinledik. Biz her türlü riski göze aldık ve 22 Temmuzda milletimizin bize verdiği emanetin hakkını yerine getirerek, anayasada 28 yılın en büyük, en kapsamlı değişikliğini gerçekleştirdik. 'Yeniden bir anayasa yapalım' dedik. Tamam yapalım da şurada, 27 maddelik bir değişiklik sürecinde nelerin yaşandığını gördük. Daha öncesinde başlattığımız girişimlerin nasıl önünün kesildiğini gördünüz. Tüm toplumun ittifak ettiği maddelerde bile muhalefetin nasıl ön kestiğini, ön kesmek için nasıl ittifak halinde çalıştığını gördünüz. Hatta oy kullanma kabinine milletvekillerinin gönderilmediğini gördünüz. Milletvekili ne için var? Orada oy kullanmak için, ama milletvekiline güvenmeyen, onun iradesine saygı duymayan bir anlayış var. Gitsin kullansın oyunu. Ama biz risk aldık. Biz elimizi taşın altına koyduk. Bedenimizi koyduk. Milletin hayır dualarıyla bu işi belli bir noktaya getirdik. Şimdi söz millette. Son sözü millet söyleyecek. Son kararı millet verecek, siz vereceksiniz.'
Başbakan Erdoğan, 'Atatürk'ün ifadesiyle hakimiyet-i milliyeye karşı çıkmak irticadır. Yani milli egemenliğe karşı çıkmak irticadır. İrticanın tarifini kimse başka yere saptırmasın, işin aslı budur' diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Her üyeniz 1 kişi alsa işsizliği çözeriz." önerisi yaptığı iş dünyasının temsilcilerine bu yüzden alınganlık yapmamalarını istedi. Erdoğan, "Hiçkimse alınmasın, küsmesin. İş dünyasıyla dayanışma birlikte istihdam artırılacak." dedi.
İş adamlarına ve TOBB üyelerine yaptıkları yatırımlar için teşekkür eden Erdoğan, "Sofradaki aşımızı büyüttüğünüz Türkiye'yi büyüttüğünüz için ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum. Türkiye'yi daha önce hiç tecrübe etmediği seviyelere birlikte taşıdık. Bu ülke adam olmaz diyenlere inat, bu ülkenin sorunları çözülmez diyenlere inat hep birlikte bu ülkenin değişebileceğini makus talihini yenebileceğini ufukları zorlayabileceğini hep birlikte gösterdik ve bunu başarıyoruz." ifadelerini kullandı.
İşsizliğin Türkiye'nin öncelikli sorunlarından biri olduğunu vurgulayan Erdoğan, "545 milyon lira harcama yaparak 435 bin kişinin mesleki eğitimden geçmelerini sağladık. Bu bizim ortak meselemizdir. Hiç kimse alınmasın küsmesin. Biz bu meseleyi dayanışma ile çözeriz. 130 bin KOBİ'ye 7,1 milyar liralık kredi hacmi oluşturduk." şeklinde konuştu.
Toplumu dar kalıplara hapsetmeye çalışanların beyhude çaba içinde olduğunu, kendilerinin mazeret kabul etmediklerini ve 'yapacağız' dediklerini yaptıklarını anlatan Erdoğan, "Köylümüz, işçimiz, çiftçimiz, memurumuz ve iş adamlarıyla başarıyoruz. Çok daha büyük hedeflerimiz var Allah'ın izniyle bunlara da ulaşacağız." diye konuştu. Bediüzzaman Said Nursi'nin, "Güzel görenler güzel düşünür, güzel düşünenler hayatlarından lezzet alırlar." sözünü hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi:
"Türkiye'de ne yapılmak istendiğini görüyoruz. Sanki Türkiye'de ilk defa grizu patlaması oluyor gibi bu meselenin nasıl abartıldığını gördünüz. Ajite edilerek, hükümetle doğrudan bağlantı kurulduğunu görüyoruz. Adi vakaların gündemin ilk sıralarına koyulduğunu ibretle izliyoruz. Daha önce 3 sayfada kalan haberlerin manşetlere nasıl çekildiğini, dakikalarca televizyonda döndürüldüğünü görüyoruz. 7,5 yıl boyunca ekonomide yapılmaya çalışılan ve başarılamayan karamsar tablo şimdi toplumsal meseleler üzerinde yapılmaya çalışılıyor. Bu senaryolar toplumumuzda karşılığını bulmayacak. Türkiye'de güzel şeyler oluyor. Türkiye'nin attığı adımları daha net görüyor. Değişim yeni bir değişimi tetikliyor. Bir reform yapıyorsunuz başka reformlara kapı aralıyor. Yıllık ortalama büyüme yüzde 4,3 ortalama. IMF'siz yola devam ederiz dedik kimse bize inanmadı. Kendi öz kaynakları kendi yöntemleriyle krizi arkada bırakıyor. Cari açık konusunda da herkes rahat olsun. Daha önce olduğu gibi bugünde yakından izliyoruz."
Referandum, seçimler dolayısıyla bütçe hedeflerinin bozulacağından endişe edenler için, "Gereksiz tedirginlik içindeler." diyen Erdoğan, popülizm yapmadıklarını kaydetti. Türkiye'nin bol keseden dağıtan siyasetçileri gördüğünü, Merkez Bankası'na para bastırarak enflasyonu artıranları gördüğünü ifade ederek, "Böyle bir siyaset tarzı, böyle bir ekonomi yönetimi ülkenin hakkı değil, dedik. Buna son verdik." dedi.
Erdoğan, son dönemde aynı söylemin siyasete yeniden hakim olmaya başladığını, bazılarının çıkıp yoksulluğa son vereceklerini iddia ettiklerini belirterek, "Şunu nasıl yapacaksınız, planınız ne. Fukara edebiyatı yapıyorsunuz. Bol keseden atan Kaf dağının ardındakini var eden, oy toplamak için ekonominin gerçeklerini görmezden gelen ama seçildikten sonra bunları unutan anlayış. Anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesi'ne götüreceksin sonra yoksulluktan bahsedeceksin." şeklinde konuştu.
Erken seçimden bahsedenlere de seçimlerin zamanında yapılacağı mesajını gönderen Başbakan'ın, "Bu ülke zamanında seçim yapmaya alışacak, alışmak zorunda dedik. Gelişmişliğin ifadesi." sözleri salondakilerden büyük alkış aldı. Erdoğan, Türkiye'de yatırım yapmak isteyenlerin bu istikrarı görecek ve ona göre adımlarını atacaklarını dile getirerek, "Seçim yoluyla bu ülkenin istikrarını heba etmeye niyetimiz yok." dedi.