Başbakan Erdoğan, "Yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla mücadelemiz devam ediyor. Bu mücadelemizi sürdürürken, kimseden icazet almak gibi bir derdimiz yok" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dokunulmazlıklarla ilgili ilkelerinin belli olduğunu, o ilkeler çerçevesinde dokunulmazlıklardan yana olduklarını belirterek, "Sadece siyasetçiyi kapsayan, siyaseti adeta yozlaştırmayı hedefleyen ve burada kendileri için farklı güven kaynakları arayanlarla böyle bir şeyi tartışmayız" dedi. Başbakan Erdoğan, TBMM'nin 23. Dönem 3. Yasama Yılının başlaması dolayısıyla verilen resepsiyonda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin "Yolsuzluklar son günlerde tartışma konusu. Bu konuda sizin partinizin stratejisi belli. Yaptığınız çalışmalar ortada. CHP Lideri Deniz Baykal, bu konuda sizinle karşı karşıya gelmek istiyor. Yolsuzlukların kaldırılmasını istiyor. Bu tabloyu değerlendirebilir misiniz?" sorusu üzerine Başbakan Erdoğan, kendilerinin yola çıkarken "3Y" ile mücadele edeceklerini söylediklerini bildirdi.
"Yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar. Bu mücadelemiz devam ediyor. Bu mücadelemizi sürdürürken, kimseden icazet almak gibi bir derdimiz yok" diyen Erdoğan, şunları söyledi:
"Bu konuda aldığımız mesafe, ortadadır. Vardığımız hedefler ortadadır. Mafya ve çetelerle mücadelemiz hepsi ortadadır. Bu mücadelenin neticesinde, Türkiye Uluslararası Saydamlık Kuruluşlarının yaptığı araştırmalar ve bu araştırmaların neticesinde, Türkiye'nin 77. sıradan 56. sıraya (özellikle yolsuzluk konusunda) gelmiş olması ne denli bir mesafe aldığımızı göstermektedir. Bu süreç, bundan sonra da aynı kararlılıkla devam edecektir. Biz işimizi yapmaya bakıyoruz. Bunu özenle devam ettiriyoruz, bundan sonra da özenle devam ettireceğiz."
Aynı gazetecinin "Baykal'ın 'Karşılıklı tartışalım' diye bir çağrısı olmuştu" sözleri üzerine Erdoğan, şöyle konuştu:
"Benim öyle 'Prim yaptırma gayreti' diye bir derdim yok. Zaten şu anda cansız programlara çıkıyorlar, canlı programlara çıkıyorlar. Canlı programlarda bol bol konuşuyorlar zaten. Bu tür şeyleri atışmaları çok fazla değil, yaptığımız işlemleri gündemde tutacağız. Onlar da bunları yapmak istiyorlarsa, internet sitelerinde rahatlıkla, mal beyanlarını her şeylerini çok açık net orada ortaya koyabilirler.
Bunlar, mal beyanlarını tamamıyla ortaya koydukları zaman, her şey şeffaf olarak ortaya çıkar. Bunu da halkımız, sizler, en güzel şekilde değerlendirirsiniz."
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın önerdiği "Uzlaşma Komisyonları"na, CHP'nin dışındaki tüm partilerin üye ismi verdiğini, CHP'ye rağmen, bu komisyonların çalışıp çalışmayacağına ilişkin soruya ise şu yanıtı verdi:
"Burada Meclis Başkanımız bizden bir talepte bulunmuştur. Meclis Başkanımızın talebi, Uyum Komisyonlarıyla alakaladır. Uzlaşmayı arzu edenler, Meclis Başkanımızın bu talebine olumlu cevap verirler. Nitekim, bir çok sivil toplum örgütü de Meclis Başkanımıza çağrıda bulunmuşlardır. 'Siz niçin uzlaşma komisyonları oluşturmuyorsunuz?' diye. Meclis Başkanı da dışarıdan gelen bu taleplere karşı böyle bir uyum, uzlaştırma komisyonu adımını attı. Ne yazık ki 'Bunun içeriğinde ne var, ne yok' bilmeden, CHP 'Hayır' cevabını verdi. Ne denli uzlaşmadan yana oldukları, ne denli uyum aramaktan yana oldukları ortaya çıkmış oluyor. Dolayısıyla Meclis Başkanımızın bu davetine olumlu cevap verenlerle beraber, arkadaşlarımızın isimlerini verdik. Onlar çalışmalarını yaparlar. 'Netice alırız almayız? O ayrı mesele. Ama biz netice almak için bu yola çıkıyoruz. Bu yolda da olumlu gayret içinde olacağımızın, peşinen ben taahhüdünü veriyorum. Ancak dokunulmazlıklara gelince, bu konuda partimizin programına bakılınca, partimizin kuruluşunda dokunulmazlıklarla ilgili bizim ilkemiz bellidir. O ilkeler çerçevesinde dokunulmazlıktan yanayız. Sadece siyasetçiyi kapsayan, siyaseti adeta yozlaştırmayı hedefleyen ve burada kendileri için farklı güven kaynakları arayanlarla böyle bir şeyi tartışmayız."
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin küresel finansal krizi en az zayiatla atlatacağını söyledi. TBMM'nin 23. Dönem 3. Yasama Yılının başlaması nedeniyle verilen resepsiyona katılan Erdoğan, gazetecilerin küresel finansal krizle ilgili sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, "Global krizde, Türkiye'nin tatilde olması büyük şans olarak değerlendiriliyor" demesi üzerine Erdoğan, konuyla ilgili açıklamalarını 3 Ekim Cuma günü yapacağını belirtti. Erdoğan, "Türkiye'nin tatilde olmasıyla, bu işin yakından uzaktan alakası yok. Türkiye, 90'lı yılların krizlerinden ibret alamayanlarla 2000'li yılların krizlerini yaşadı, biliyorsunuz. Ama 2000'li yılların krizlerinden ibret almış bir Türkiye var şu anda, bir AK Parti iktidarı var" dedi. Krizleri ciddi olarak ele aldıklarını, "işi sıkı tutuklarını" belirten Erdoğan, mali piyasalardaki disiplinin, iktidarları döneminde en önemli ilkesi olduğunu ve bundan asla taviz vermediklerini vurguladı. "Yere sağlam bastık" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Finans sektöründe, özellikle kredilerde geri dönüş, 2000'li yılların geri dönüşüyle mukayese edemeyecek noktadaydı. Bizde (AK Parti iktidarında), yüzde 2, yüzde 3'ler düzeyindeydi. Ama o dönemlerde yüzde 30-35'lere varan geri dönüşü olmayan krediler vardı. Şimdi, bizim hassasiyetimiz aynen devam ediyor. Bu konuda kararlıyız. Bundan asla taviz yok. Bu şekilde de süreci devam ettireceğiz. Ama yatırımlardan da taviz vermeyeceğiz. Gerek küresel yatırım, gerek yerli yatırım... Burada da rakamlar, yatırımlar ciddi manada artıyor. Bunun artışı da Türkiye'nin yine iyi yolda olduğunu gösteriyor. Tabii ki sıkıntılarımız yok değil. İşte enflasyonda olan, ki bunda da çok kararlıyız. Faizde olan, büyümede, ki aynı şekilde daralma var. Bütün bunlara rağmen bunu en az zayiatla Türkiye atlatacak. Bunu söyleyebilirim. Cuma günü detaylarına daha da gireceğim. "
Erdoğan, bir gazetecinin "(Kapitalizmin sonu geldi) şeklinde değerlendirmeleri nasıl görüyorsunuz?" sorusuna karşılık, "Yani benim şu anda sorunum kapitalizm değil. Benim sorunum ekonomi... Ben ona bakıyorum" dedi. Bir gazetecinin "Fenerbahçe'deki krizi nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna ise "İşte o ayrı bir dert yani" diyerek güldü.
Başbakan Erdoğan, Tören Salonundan ayrılmadan hemen önce resepsiyona gelen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve kendisine eşlik eden TBMM Başkanı Köksal Toptan ile sohbet etti.
Gül'e "Geleceğinizi bilmiyordum" diyen Erdoğan, 3 Ekim Cuma günü Türkmenistan ve Moğolistan'ı kapsayan yurt dışı gezisine çıkacağını söyledi. TBMM Başkanı Toptan da yarın Macaristan'a gideceğini ve 5 Ekimde döneceğini belirtti. Cumhurbaşkanı Gül de 5 Ekimde Fransa'da yapılacak bir toplantıya katılacağını ifade etti.
Gül ve Toptan'ın bayramını kutlayan Erdoğan, TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın eşi Saime Toptan ve Avusturya Büyükelçisi Heidemaria Gürer ile de Avusturya'da yapılan seçimler hakkında sohbet etti.
Erdoğan, resepsiyonda karşılaştığı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile de sohbet etti. "Bayramı Ankara'da mı geçiriyorsunuz?" diyen Erdoğan, Bahçeli'den "evet, buradayız" yanıtını aldı. Türkmenistan ve Moğolistan'ı kapsayan uzun bir geziye çıkacağını söyleyen Erdoğan, Bahçeli'nin bayramını kutladı. Bahçeli de Başbakanın bayramını kutlayarak, "iyi yolculuklar" dileğinde bulundu.
TBMM İdare Amiri Sırrı Sakık ile DTP Muş Milletvekili Nuri Yaman, Başbakan Erdoğan'a, Balıkesir'in Ayvalık ilçesine bağlı Altınova beldesinde çıkan olaylardan duydukları endişeyi dile getirdi. Sakık, Erdoğan ile yaptıkları konuşmayla ilgili olarak gazetecilere yaptığı açıklamada, dün geceden beri yetkili birimlerle sürekli iletişim halinde olduklarını, bunu Başbakan ile paylaştıklarını da anlattı.
Erdoğan'ın olaydan haberi olduğunu ve dünden beri konuyla ilgilendiğini belirten Sakık, "Orada ciddi olaylar ve sorunlar yaşanabilir. Orada Kürtlere yönelik örgütlü bir durum var. Ege ve Akdeniz'de uzun süreden beri tedirginlik var. Bunun olmaması için hepimiz elbirliğiyle gayret etmeliyiz"dedi. Nuri Yaman da Erdoğan'ın Balıkesir Valisi ile görüştüğünü belirterek, "Vali Bey de bu konuda gerekli önlemleri bize de duyurdu. Ama önlemler sadece bu geceyle değil, birkaç gün daha olayın soğuması bakımından önemli... Sayın Başbakan başvurumuz üzerine Vali ile bir kez daha görüşeceğini, önlemlerin gerekirse bir süre daha devam ettirilmesini ve hoşgörü ortamı doğuncaya kadar önlemlerin devamında yarar gördüğünü bizimle paylaştı. Konuyla ilgilendi. İlgileneceğini de söyledi" diye konuştu.
BBP Genel Başkanı ve Sivas Milletvekili Muhsin Yazıcıoğlu ile de bir süre sohbet eden Erdoğan, daha sonra TBMM'den ayrıldı.
