Uygur katliamından sonraki ilk Cuma günü halk camilere gidip ölülerine dua okuyamadı. Urumçi'de yoğun protesto üzerine bazı camileri açmak zorunda kalan polis namaz sonrası göstericilere sert müdahale etti
Çin'de katliama maruz kalan Uygur Türkleri dün de kapılarına kilit vurdurulan camilere giremedikleri için Cuma namazı kılamadılar. Önceki gün cami kapılarına “namazı evinizde kılın” bildirileri asan Çin yönetimi dün bu kararı uygulayarak katliamdan sonraki ilk Cuma günü Müslüman Uygurların ölülerine camide dua etme haklarını elinden aldı. Yoğun tepkiler üzerine bazı camilerin kapıları açıldı ancak namaz bitimi vahşeti protesto etmek isteyen bazı Uygurlara Çin polisinin sert müdahalesi gecikmedi.
Polis, gösteri yapmak isteyen Uygurlara müdahale ederek birçok kişiyi gözaltına aldı.
Öte yandan Çinli yetkililer, Urumçi'den sonra Sincan Uygur Özerk Bölgesinin ikinci önemli kenti Kaşgar'da bulunan yabancı gazetecilerin kenti terk etmelerini istedi. Küçük bir yabancı gazeteci grubu, bir süre önce Sincan Uygur Özerk Bölgesinin dini ve kültürel kenti sayılan, Urumçi'nin yaklaşık 1000 km güneybatısındaki Kaşgar'a gelmişti. Çinli yetkililerin, gazetecileri hassas bölgelerden uzaklaştırmak istediklerinde güvenlik konusunu bahane ettiği belirtiliyor.
Türkiye'nin, olayların BM Güvenlik Konseyi'nde ele alınması çağrısına ise Çin'den olumsuz yanıt geldi. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Çin Gang, bölgedeki gelişmelerin Çin'in iç işi olduğunu ve bu nedenle Güvenlik Konseyi'nde tartışılması için herhangi bir neden bulunmadığını öne sürdü. Öte yandan, Uygur Türklerine karşı başlatılan katliamda resmi makamların açıklamalarına göre 186'dan fazla kişi ölürken Dünya Uygur Kongresi lideri Rabia Kader, ölenlerin sayısının büyük olasılıkla binlerle ifade edilebileceğini söyledi.
Washington'da basın toplantısı düzenleyen Rabia Kader, ölen ve yaralananlarla ilgili bir bilgi edinmenin zorluğundan söz ettiği açıklamasında, “Edindiğimiz bilgilere göre ölü sayısı 1000'in üzerinde, kimileri de 3 bin rakamını telaffuz ediyor' dedi. 5 bin kadar kişinin hapsedildiği tahmininde bulunan Kader, güvenlik güçlerinin barışçı gösterileri bastırmak için kuvvete başvurduğunu da vurguladı.