Türkiye'nin manevi kızı Koreli Ayla, İstanbul'da

Murat Palavar
00:0029/09/2010, Çarşamba
G: 29/09/2010, Çarşamba
Yeni Şafak
Türkiye'nin manevi kızı Koreli Ayla, İstanbul'da
Türkiye'nin manevi kızı Koreli Ayla, İstanbul'da

Kore Savaşı'nda yetim kalıp Türk birliği tarafından 'Ayla' ismi verilerek evlat edinilen Koreli Kim un Cu, manevi babası Süleyman Dilbirligi ile 60 yıl sonra İstanbul'da buluştu

Kore Gazisi Süleyman Dilbirligi, Kore Savaşı'nda 'Ayla' adı verip evlat edindikleri Kim un Cu ile 60 yıl sonra İstanbul'da bir araya geldi. Havalimanında kızıyla buluşan Dilbirligi, çiçeklerle Ayla'yı karşıladı. Türkiye'de 'kendimi ülkemde hissediyorum' diyen Ayla ile Süleyman Dilbirligi birlikte Sultanahmet'te yemek yedi. İlk kez Yeni Şafak'ın buluşacaklarını duyurduğu baba kız İstanbul'da rüya gibi bir gün geçirdi.

KORE KONSOLOSU SÜRPRİZ YAPTI

Kore Gazisi Süleyman Dilbirligi tam 60 yıl sonra Kore Savaşı'nda askeri birliklerine evlatlık ettikleri Koreli yetim kızı Ayla'yı bulmayı başardı. Savaş sırasından yetim kalan ve ismini Ay gibi güzel olsun diyerek Ayla koydukları manevi kızlarını bulmak için Kore'ye davet edilen Dilbirliği 60 yıl sonra elindeki Ayla ile çekilmiş fotoğrafı sayesinde bulmayı başardı. Gerçek ismi Kim un Cu olan Ayla, arandığını öğrenir öğrenmez 'Babam' dediği Süleyman Dilbirligi'ne duygusal bir mektup yazdı.

“İyi bir babanın kızı olmaktan mutluyum. Kendimle gurur duyuyorum babam Türk diye. Hergün resminize bakıyorum ve resminizle konuşuyorum. Size kavuşmak istiyorum sevgili babacığım” Gözyaşları ile birbirlerine sarılan gazi ve kızına ikinci süprizi Güney Kore'nin İstanbul Başkonsolosu Jong Kyoung Hong yaptı. Kore Savaşı'nın 60 yılı programı için Koreli Ayla Türkiye'ye İstanbul'a davet edildi. Ayla dün sabah İstanbul'a geldi.


Sandığını hatırlıyor musun?

Kore Gazisi Süleyman Dilbirligi Ayla'ya çocukken sahip olduğu küçük sandığı sordu. Ayla “hatırlıyorum “yanıtını verdi. Dilbirligi “Birlik olarak Ayla'ya Japonya'da moral eğitimi için gittiğimde ona eşyalar getiriridik” diye konuştu. Dilbirligi Ayla'ya dönerek 'bunları hatırlıyor musun?' diye sordu tercümanı aracılığı ile Ayla “evet hatırlıyorum. Bana elbiseler getiriyordunuz” yanıtını verdi.