Başbakan Recep Tayyir Erdoğan, Danıştay'ın ALES sınavına başörtüsüyle girilebileceği yönündeki düzenlemeyi iptal etmesine tepki gösterdi. Erdoğan, “Karar son derce keyfi, vicdanları yaralayan, evrensel hukuk kuralarını çiğneyen bir karardır.” dedi. TÜSİAD'ın 41 Olağan Genel Kurulu'na katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Danıştay'ın son başörtüsü kararını değerlendirdi. Karara tepki gösteren Erdoğan, “En son dün Danıştay ALES sınavıyla ilgili bir karar aldı. ALES sınav kılavuzunda öğrencilerin kılık kıyafetiyle ilgili yasaklama, kısıtlama olmadığı için yürütmeyi durdurdu. Karar son derce keyfi, vicdanları yaralayan, evrensel hukuk kuralarını çiğneyen bir karardır.” diye konuştu. Hukukun insanların eğitim almasının bir teminatı olduğunu söyleyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İnsanların eğitim hakkını kısıtlamaz. Bu karar öncelikle hukuksuzluktur. Anayasa ve yasalarda kılık kıyafete ilişkin tek bir kısıtlama bulunmazken, Anayasanın 125. maddesi ortadayken, yasalara, anayasaya aykırı bu karar kanunsuzdur. Yargının siyasallaşması asıl budur. 8 yıldır düzeltmeye çalıştığımız manzara işte budur. 'İktidar yargıyı siyasallaştırıyor' diye itiraz edenler aslında yargıdaki siyasallaşmanın kapalı devrenin devamını isteyenlerdir. Biz istiyoruz; yargı milletin yargısı olsun. Vicdanına göre hareket eden bir yargı sistemi tesis edilsin istiyoruz. Anayasa noktasında da aynı yaklaşım içindeyiz.”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2011 bütçesinin, Türkiye'de seçim sürecinin ekonominin hiç bir olumsuzluğa maruz kalmayacağının teyidi olduğunu belirterek, 'Kaynağını ortaya koymadan harcama yapmıyoruz. Her seçim öncesinde olduğu gibi, mali disiplinden asla taviz vermeyeceğiz. Para politikalarının hassasiyetle yürütülmesine destek olacak, seçim öncesi ve sonrasında ekonomik dengenin sarsılmasına asla müsaade etmeyeceğiz' dedi.
Başbakan Erdoğan, kızı Sümeyye Erdoğan ile Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) 41. Genel Kurulu'nun gerçekleştirildiği Ceylan Intercontinental Oteli'ne gelişinde Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner ile Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mustafa Koç tarafından karşılandı.
Erdoğan genel kurulda, Türkiye'nin haziran ayında genel seçime gireceğini ve genel seçime 5 ay kalmış olmasına rağmen, iş dünyasının seçim öncesi ve sonrasına ilişkin istikrarın korunacağına tam anlamıyla inandığını söyledi.
Türkiye'nin, çok partili sistemde, yani 1946'dan itibaren 17. genel seçimlerini yapacağını belirten Erdoğan, '2007 seçimleriyle birlikte Türkiye demokrasi tarihinde, seçim tarihinde, belki de ilk kez bir seçimlere ekonomik anlamda bu kadar rahat giriyor; istikrar ve güven noktasında seçimlere ilk kez bu derece iyimser giriyor. Bunu çok önemli gördüğümüzü ifade etmek durumundayım' dedi.
Başbakan Erdoğan, 2011 bütçesinin de esasen, Türkiye'de seçim sürecinde ekonominin hiç bir olumsuzluğa maruz kalmayacağının teyidi olduğunu vurgulayarak, kaynağını ortaya koymadan harcama yapmadıklarını kaydetti.
Erdoğan, 8 yıl boyunca olduğu gibi, her seçim öncesinde olduğu gibi, mali disiplinden asla taviz vermeyeceklerini ifade ederek, 'Para politikalarının hassasiyetle yürütülmesine destek olacak, seçim öncesi ve sonrasında ekonomik dengenin sarsılmasına asla müsaade etmeyeceğiz' diye konuştu.
Erdoğan, '8 yıldır, Türkiye'nin kronik meseleleri üzerine, on yıllardır çözülmeyen, çözümüne cesaret dahi edilemeyen meseleleri üzerine kararlılıkla gidiyoruz' dedi.
Erdoğan, TÜSİAD'ın 41. Genel Kurulunda, '2011 bütçemiz de esasen, Türkiye'de seçim sürecinde ekonominin hiç bir olumsuzluğa maruz kalmayacağının teyidi olmuştur. Kaynağını ortaya koymadan harcama yapmıyoruz' dedi.
Erdoğan, TÜSİAD'ın 41. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, '8 yıl boyunca olduğu gibi, her seçim öncesinde olduğu gibi, mali disiplinden asla taviz vermeyeceğiz. Para politikalarının hassasiyetle yürütülmesine destek olacak, seçim öncesi ve sonrasında ekonomik dengenin sarsılmasına asla müsaade etmeyeceğiz' dedi.
Erdoğan, 'Dün YÖK Başkanı gençlerle bir toplantı yaptı. Bu toplantıya üniversitelerin gençlik konseyi başkanları katıldı ama dışarıda da 40-50 kişilik grup gösteri yaptı. Rektörlerle yaptığımız toplantılarda dışarıda yapılan gösteriler gibi. YÖK Başkanı kimlerle görüşüyor? Üniversitelerin okullardan seçilmiş konsey başkanı olan gençlerle toplantı yapıyor. Dışarıda da yapılan bu gösteriler kimler tarafından yapıldığına baktığımızda Marksist, Leninist idelojik bazı gruplar...' dedi.