Teftiş kurullarının kamuda iç denetçiliği kimseye bırakmak istemedikleri öne sürülürken, mevcut iç denetim kadrolarını kontrol altında tutan müfettişlerin 2013'e kadar atanmalarının önünün açıldığı iddia ediliyor
Teftiş kurullarının kamuda iç denetçiliği kimseye bırakmak istemedikleri öne sürülüyor. Bu kapsamda TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen torba tasarıya eklenen geçici 8'inci madde ile iç denetçi atamasını düzenleyen ve 2003 yılında çıkarılan 5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu'nun ilgili maddesinin askıya alınmaya çalışıldığı dile getiriliyor.
Torba tasarıyla mevcut denetim kadrolarını kontrol altında tutan hesap uzmanları ve müfettişlerin 2013 yılına kadar atanmalarının önünün açılacağı dile getiriliyor. Böylece, 2004 yılından bu yana sertifika alıp iç denetim elemanı yetkisi olan kamuda belli unvandaki personelin 2013 yılına kadar atanmalarının hayal olacağı kaydediliyor.
Görevi kamu idarelerinin faaliyetlerinin amaç ve politikalara, kalkınma planına, programlara, stratejik planlara, performans programlarına ve mevzuata uygun olarak planlanmasını ve yürütülmesini; kaynakların etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasını; bilgilerin güvenilirliğini, bütünlüğünü ve zamanında elde edilebilirliğini sağlamayı amaçlayan iç denetimciliğin, kamu personeli arasında çatışma çıkaracağından endişe ediliyor.
Ancak, TBMM Genel Kurulu'ndaki torba tasarının 222'nci maddesinin geçici 8'inci maddesi ile mevcut iç denetim kadrolarını kontrol altında tutan hesap uzmanları ve maliye müfettişleri arasından atanmalarını sağlayacak bir düzenleme yapıldı. Düzenlemede, 31 Aralık 2010 tarihi itibariyle iç denetim görevi yapanların bu görevlerini 31 Aralık 2013 tarihine kadar sürdürebilecekleri getiriliyor. İtirazlar da burada başlıyor. Torba Tasarı'nın geçici 8'inci maddesi ile 5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu'nun askıya alındığı belirtiliyor. Böylece, sertifika alarak, iç denetçi olmak için özel yetiştirilmiş kişilerin atanmalarının önlenmiş olacağı kaydediliyor. Bu kişilerin bu zamana kadar almış olduğu eğitimlerin de verdikleri sınavın da bir anlamının olmayacağı öne sürülüyor.