YÖK Rektörler Komitesi'nin Cumhurbaşkanlığı ile ilgili yaptığı açıklamayı eleştiren TBMM Başkanı Bülent Arınç, YÖK'ün bilim yuvası olmaktan çıktığını söyledi
TBMM Başkanı Bülent Arınç, YÖK Rektörler Komitesi'nin Cumhurbaşkanlığı ile ilgiyi yaptığı açıklamayı eleştirerek, YÖK'ün bilim yuvası olmaktan çıktığını söyledi. Meclis Başkanı Arınç, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde toplantı yeter sayısının 184 olduğunu vurgularken, kendi adaylığı konusunda ise kapıyı açık bıraktı.
Meclis Başkanı Arınç dün parlamentoda Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik alınan tedbirler ve seçime ilişkin izlenecek yollara ilişkin açıklama yaparken, güncel konularda da çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Başkan Arınç'ın verdiği mesajlar şöyle:
Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda toplantı yeter sayısının 367 olacağı iddiası tamamen yanlıştır ve hiçbir geçerliliği yoktur. Bu iddia hukuku zorlamanın ötesinde, hukuku katletmektir. O gün Meclis'i yönetecek Başkan olarak, benden önce Cumhurbaşkanlığı seçimini yöneten tüm Meclis Başkanlarının yaptığı gibi, Anayasa'nın 96. maddesine göre toplantı yeter sayısı olan 184 üyeyi Genel Kurul'da gördüğüm anda seçime başlayacağım. 367'de ısrar etmek Anayasa'ya işkence etmektir. Bu, Anayasamız'a, İçtüzüğümüz'e uygundur ve şimdiye kadar hep böyle yapılmıştır.Aksini iddia etmek hukuka ideolojik saplantıyla bakmak anlamına gelir. “367 tezi” gelecekte hiçbir zaman unutulmayacaktır. Eminim ki “Hukuk kullanarak demokrasi nasıl devreden çıkartılır” sorusuna hep “367 tezi” örnek olarak gösterilecektir.
Daha önceden söylediklerimin arkasındayım. Benim için adaylık ikinci sıradadır. Öncelik seçimlerin huzur ve güven içinde yapılmasıdır. 25 Nisan tarihine kadar daha zaman var. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Genel Kurul'a başkanlık ben yapacağım. Ama eğer Cumhurbaşkanı adayı olursam Başkanlık yapmam mümkün değildir.
Cumhurbaşkanlığı seçimi niye mahkemede bitsin? Kavga yapmıyoruz ki, turlar yapılacağını nerden biliyorsunuz. Başka partiler başka milletvekilleri yok mu? Bir partinin tavrına bakarak nasıl bir yorum yapabilirsiniz?
Bu mitingi hepimiz biliyoruz. Kimler katılacak hangi mesaj verilecek biliyoruz. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yasal çerçevede yapılması halinde sonuna kadar yanındayım. Kurallara uyulması halinde hiçbir sorun yoktur ve bunun yapılması demokrasi adına kazanımdır. DSP'nin geçen hafta yapıtığı mitingi de büyük bir saygı çerçevesinde takip ettim. ADD'nin yapacağı mitingin de aynı çerçeve içinde yapılmasından yanayım.
Bu toplantının organizasyonun düzenleyen kişi emekli general Eruygur'dur. Kendisiyle ilgili geçtiğimiz günlerde iddialar ortaya atılmıştır. Bunlar çok ciddi iddialardır. Eruygur ile ilgili iddiaların araştırılmasını ve yargı kararının çıkmasını isterim. Darbe eşittir TBMM'nin kapatılması o da demokrasi ihlali demektir. Ben bu mitingde toplum aleyhine yanlış birşey olacağı düşüncesinde değilim. 14 Nisan da Meclis'in iradesine müdahale anlamı taşımamalıdır.
Barzani Türkiye'nin ekmeğini yemiştir. Türkiye'nin verdiği ekmek kursağında durmaktadır. Barzani ABD'ye güvenerek bu sözleri söylemiştir. Ama güvenmemesini tavsiye ederiz. ABD yarın buradan gidecektir ve onlar yine burada kalacaktır. Biz de binlerce yıldır buradayız. Benim tavsiyem konuşmasına dikkat etsin.
YÖK'ün bu konuda (Cumhurbaşkanlığı seçimi) görüş bildirmesini kabul etmek mümkün değildir. Bu konuda özel bir basın toplantısı düzenlemesini ve görüşlerini açıklamasını garipsediğimizi ve yanlış bulduğumuzu bildirmek isterim. Rektörlerin siyasi bir konuda görüş bildirme görevi yoktur ve yanlıştır. Sadece dört hukukçunun bulunduğu bir komitenin toplantı yeter sayısı gibi teknik bir konuda görüş bildirmesi büyük bir hatadır. Rektörlerin birey olarak, şahısları adına görüş açıklamaları normaldir, demokrasinin zenginliğidir. Kurumsal organ olarak Meclis'in temsil oranına, cumhurbaşkanının niteliğine, meşruiyetine ilişkin bildiri yayımlaması bir tek şeyi açıkça ispat etmektedir: YÖK bilim yuvası olmaktan çıkmıştır ve siyasi bir kurum haline gelmiştir.
Muhalefete seslenen Arınç, “Ben siyasette şunu öğrendim; Sıkılı yumrukla el sıkılmaz. Erdoğan dışındaki siyasilere şunu söylüyorum. Niye daha başlangıçta tepki gösterdiniz. Başlangıçta 'Bize gelme' dediniz. Ben yine de “Bir araya gelmelisiniz bir araya gelinirse iyi olur' dedim.