Türk yatırımcıları Bangladeş'e bekliyoruz

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Bangladeş'e geniş bir heyetle resmi ziyaret gerçekleştirmesinin Türkiye'nin bu ülkeye verdiği önemi gösterdiğini belirterek, 'İnanıyorum ki ilişkilerimiz her alanda gelişecektir' dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, resmi ziyaret için bulunduğu Bangladeş'te Cumhurbaşkanı Muhammed Zillur Rahman ile Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda bir araya geldi. Görüşmenin ardından Gül, Bangladeş Cumhurbaşkanlığı Özel Defterini imzaladı.

Gül ve Rahman, baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak açıklama yaptı ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bangladeş'i ziyaret etmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Gül, iki ülkenin tarihten gelen dostluk bağlarına sahip olduğunu söyledi.

Türkiye'nin Kurtuluş Savaş yıllarında Bangladeş'in yaptığı maddi ve manevi yardımları unutmadığını ifade eden Gül, 'Atatürk dünyanın her yerinde sevilir ve takdir edilir ama Mustafa Kemal adı, Türkiye dışında en çok Bangladeş'te çocuklara verilmiştir. Sayın Rahman, ülkelerinde uzun yıllar cuma hutbelerinde Mustafa Kemal Paşa için dua okunduğunu söyledi. Türkiye'nin de Bangladeşli kardeşlerine aynı hisleri beslediğini bildiğinize eminim' dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, Bangladeş'e iş adamlarının da bulunduğu geniş bir heyetle geldiğini ifade ederek, bunun ülkeye verdikleri önemin bir göstergesi olduğunu söyledi.

İki ülke arasındaki ticaret hacminin 600 milyon dolara yaklaşmasından memnun olduğunu dile getiren Gül, bu rakamın 1 milyar doların üzerine çıkarılabileceğini kaydetti.

İki ülkenin uluslararası arenada siyasi alanda birbirini desteklediğini anlatan Gül, Türkiye ile Bangladeş arasında askeri, siyasi ve kültürel alanlarda işbirliğinin var olduğunu belirtti. Gül, 'İnanıyorum ki ilişkilerimiz her alanda gelişecektir' dedi.

Rahman da Cumhurbaşkanı Gül ve beraberindeki heyeti ülkesinde görmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, mükemmel seviyede olan ilişkilerin bu ziyaret vesilesiyle daha da derinleşeceğini vurguladı.

Türkiye ve Bangladeş'in ortak tarih, kültür ve geleneklere sahip olduğunu belirten Rahman, iki ülkenin de özgürlüğe inandığını ve demokrasiyle yönetildiğini kaydetti.

Rahman, iki ülke arasında ticaret, kültür, eğitim ve savunma alanlarında işbirliği anlaşmaları olduğunu ancak bunu iki ülke halklarının yararı için çeşitlendirmek istediklerini söyledi.

Görüşmelerde ticari ilişkiler ve yatırım konularını ele aldıklarını anlatan Rahman, Türk yatırımcıları ülkesine yatırım yapmaya çağırdı. Rahman, Türk iş adamlarının ülkesinde özellikle tekstil, enerji, gemi yapımı ve petrokimya sektörlerinde yatırım yapabileceğini belirtti.

Açıklamaların ardından Bangladeşli gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gül, İsrail ile diplomatik ilişkisi olmayan Bangladeş'in bu yönde ilişki kurmasına Türkiye'nin nasıl yaklaşacağı sorusu üzerine, şunları söyledi:

'Her ülke bu tip diplomatik kararları bağımsız olarak kendisi açısından değerlendirecektir. Onu kendilerine bırakıyorum. Biz, bölgede olan bir ülkeyiz. Tarih boyunca İsrail ile de Arap ülkeleriyle de ilişkilerimiz oldu. Bizim bu ilişkilerimiz barışa, Arap ülkeleriyle İsrail arasındaki sorunların çözümüne katkı sağlamak açısından avantajdır. Biz de gücümüzü bu yönde kullanıyoruz.'

Gül, Türkiye ile Bangladeş arasındaki ekonomik ilişkiler hakkındaki bir soruyu yanıtlarken de ülkelerin kalkınma için birbirleriyle işbirliği yapmasının şart olduğunu ifade etti.

İlişkilerin geliştirilmesi için ekonominin tüm boyutlarının değerlendirilmesi gerektiğini belirten Gül, Türk ve Bangladeşli iş adamlarının toplantılar yaptığını anlattı.

Cumhurbaşkanı Gül, THY'nin de İstanbul-Dakka arasında sefer yapmak istediğini ifade ederek, bütün bunların ekonomik ilişkileri ileriye götüreceğini söyledi.

Daha sonra Rahman ile kızı Tonyma Rahman, Cumhurbaşkanı Gül onuruna akşam yemeği verdi. Yemeğe Cumhurbaşkanı Gül ve eşi Hayrünnisa Gül'ün yanı sıra Devlet Bakanı Mehmet Aydın, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ da katıldı.

Gül, yemekte yaptığı konuşmada, 13 yıl sonra Bangladeş'i ziyaret eden ilk Türk Cumhurbaşkanı olmaktan gurur ve mutluluk duyduğunu söyledi.

Türk ve Bengal milletleri arasında diğer ülkelerin kolay kolay anlayamayacağı bir sevgi bağı bulunduğunu dile getiren Gül, şöyle konuştu:

'1209'da bugünkü Türkmenistan'ın Fergana bölgesinden beraberinde bir grup askerle Bengal'e gelerek bu topraklara İslamiyeti getiren Türk akıncı Muhammed Bahtiyar Kılıççı'yı, 1298'de Mevlana'nın ölümünden sonra Mevlevi düşüncesini yaymak üzere binlerce kilometreyi yürüyerek geçen ve bugünkü Sylhet'e gelerek, 'işte gönderildiğim yer burası' diyen Şah Celal'i, Bangladeş'in milli şairi Kazi Nazrul İslam'ı ve nihayet büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ü bilenler, geçmişi yüzyıllara uzanan bu Türk-Bengal dostluğunun içerik ve özelliklerini de daha iyi anlayabilirler.

Ulusal Kurtuluş Savaşımız sırasında Dakka ve Kalküta'nın neredeyse tüm hanelerinden toplanan ve işgal altındaki Anadolu'ya, Mustafa Kemal Paşa'ya ulaştırılan maddi destekle önce çağdaş ve modern Türkiye'nin ilk meclis binası olan eski Taş Mektep onarılmış, artan parayla ise bugün dünyanın önde gelen bankalarından olan İş Bankası'nın kuruluş sermayesine katkı yapılmıştır.

Daha 1921'de bağımsızlık savaşımız devam ederken Kazi Nazrul İslam'ın Karaçi kışlasında yazdığı ve bugün dünya edebiyatının önde gelen eserlerinden biri olan 'Kemal Paşa' destanının her Bangladeşli'nin dilinden düşmediği de gayet iyi bilinmektedir.'

Gül, iki ülke arasında sorun bulunmadığının altını çizerken sadece birkaç kalem ürüne dayalı ticaretle arzu edilen ekonomik ilişki seviyesinden uzak olduklarını kaydetti.

Türkiye ile Bangladeş silahlı kuvvetleri arasında da sağlam bağlar bulunduğunu belirten Gül, her yıl Bangladeşli subayların Türkiye'de kısa, orta ve uzun süreli eğitim programlarına katıldığını anlattı.