Ulusal ve Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla özel gündemle toplanan Meclis Genel Kurulu'nda konuşan Başbakan Recep Tayip Erdoğan, birlik ve beraberlik mesajı verdi. Milletin arasına nifak sokmaya çalışıp onları bir birlerinden uzaklaştırmaya çalışanların olduğuna işaret eden Erdoğan, "İstikrar ve güven zeminini zedeleyip, bizi zayıflatmaya çalışanlar her zaman kaybetmiştir, bundan sonra da kaybetmeye mahkûmdur." dedi.
Başbakan Erdoğan, 89 yıl önce Ankara Ulus'taki ilk binasında dualarla açılan Meclis'in, Kurtuluş Savaşı'nı sevk ve idare ederek, İstiklal Savaşı'nı zaferle sonuçlandırdığını, bunun da Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna zemin hazırladığını söyledi. Meclis'in bu ülkenin ve milletin gururu olduğunu ifade eden Başbakan, "Meclis haklı gururumuz olmasının yanında milletimizin uzun ve şanlı tarihi boyunca elde ettiği en önemli kazanımlarından biridir. 'Misakı Milli sınırları içinde Türkiye halkını oluşturan her kesimin dil, din, etnik köken ve mezhep ayrımı yapılmaksızın TBMM'de temsil etti. Dolayısıyla TBMM millet iradesinin kalbidir." diye konuştu.
TBMM'nin içinden geçtiği sıkıntıları, ülkemizin tüm fertlerinin, özellikle de yeni nesillerin çok iyi kavraması, anlaması ve her an hatırlarında bulundurması gerektiğini belirten Erdoğan, Balkanlar'da, Hicaz'da, Kanal'da, Çanakkale'de, Sarıkamış'ta ve benzeri birçok cephede verilen şehitleri anlamadan bu yüce Meclis'in değerini yeterince anlamanın da mümkün olmayacağını kaydetti. TBMM'nin açılışına giden yolun, vatanın dört bir köşesinde hemen her aileden en az bir şehidin, bir gazinin mübarek kanları üzerine inşa edildiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan şöyle devam etti: "Bu aziz meclisin sevk ve idaresinde yürütülen İstiklal Savaşımız ise bu milletin en zor zamanlarında bile nasıl kenetlendiğinin, nasıl bir ve bütün olduğunun en müşahhas göstergesidir. 71,5 milyon vatandaşımızı aynı çatı altında toplayan, her birinin hedef, arzu ve iradesini bünyesinde barındıran, bizi bir millet olarak birbirimize sımsıkı bağlayan bu yüce Meclis'tir. Bizim Çanakkale muharebemizi anlayamayan, nasıl bir millet olduğumuzu anlayamaz. Bizim Sakarya muharebemizi kavrayamayan, nasıl bir halk olduğumuzu kavrayamaz."
TBMM'nin nasıl ve ne şartlarda kurulduğunu bilmeyenlerin bu milletin büyüklüğünü anlayamayacağını vurgulayan Erdoğan, bugün birilerinin milletin arasına fitne sokmaya çalıştığına dikkat çekti: "Onun içindir ki milletimizi çıkmaz mecralara ve tehlikeli maceralara sürüklemek isteyenlerin çabaları, beyhudedir. Aramıza nifak sokmaya, bizi birbirimize küstürmeye, bizi birbirimizden uzaklaştırmaya çalışanların gayretleri boştur. İstikrar ve güven zeminini zedeleyip, bizi zayıflatmaya çalışanlar her zaman kaybetmiştir, bundan sonra da kaybetmeye mahkûmdur.'
Konuşmasında Ergenekon'a da mesaj gönderen Babakan, her türlü hukuk dışı teşebbüs ve karanlık girişimlerin bertaraf edileceğini söyledi. Erdoğan, TBMM'yi hedef alan her türlü yeraltı örgütlenmenin, demokrasi ve hukuk çerçevesinde mutlaka bertaraf edileceğini vurgulayarak, 'Çünkü çocuklarımıza aydınlık bir gelecek emanet etmek, onlara güçlü bir Türkiye teslim etmek gibi bir sorumluluğumuz var.' dedi.
Milli irade ve demokrasiye yönelik her türlü girişimin; aynı zamanda Türkiye'nin büyümesine, ilerlemesine, kalkınmasına, güçlü ve saygın bir ülke olmasına yönelik engelleyici bir girişim olarak algılanacağını belirten Başbakan, aziz milletimizin ve yüce Meclis'in, bu tür olumsuz girişimler karşısında tarihi boyunca olduğu gibi, bugün ve bundan sonra da kararlı ve tutarlı bir duruş sergileyeceğini hatırlattı. Başbakan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çünkü, Türk milletinin karakteri bağımsızlıktır, hür iradesine ve onuruna sonuna kadar sahip çıkmaktır, her türlü baskı ve haksızlığa karşı amansız bir duruş sergilemektir. Her türlü hukuk dışı teşebbüs, karanlık girişim, TBMM'yi ve demokrasiyi hedef alan her türlü yeraltı örgütlenmesi, demokrasi ve hukuk çerçevesinde mutlaka bertaraf edilecektir. Çünkü çocuklarımıza aydınlık bir gelecek emanet etmek, onlara güçlü bir Türkiye teslim etmek gibi bir sorumluluğumuz, yükümlülüğümüz var. Bugün aydınlık bir Türkiye için ter dökmeyenler, fedakarlıkta bulunmayanlar, cesaret sergilemeyenler, çocuklarımıza bugünkünden daha iyi bir Türkiye emanet edemezler. Bugün karanlıkları aydınlığa kavuşturmak için samimi bir tavır ortaya koyamayanlar, yarın çocuklarımızın yüzüne bakmakta zorlanırlar. Dünyanın ilk ve tek çocuk bayramı olan 23 Nisan'da çocuklarımıza bugünkünden daha iyi bir Türkiye teslim edeceğimize dair kararlılığımızın altını bir kez daha çiziyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, bütün istiklal kahramanlarımızı, şehit ve gazilerimizi, Mecliste görev yapmış bütün siyasetçilerimizi şükranla anıyorum."