'Vatanseverler Çetesi'nin baş elemanları Zeki Balaban ve Halit Bozdağ Güngör'ün 80 adet kırmızı pasaport çıkarttığı, pasaportların birini ise Tanya isimli Rus mankene tahsis ettiği teknik takibe takıldı
Yasa gereği sadece üst düzey devlet görevlilerine verilen kırmızı pasaporttan, Vatanseverler çetesinin girişimi ile Rus manken Tanya'ya da verildiği ortaya çıktı. Çete davasına bakan mahkemenin bile dikkatinden kaçan skandal, Yeni Şafak Gazetesi Ankara Haber Müdürü Abdulkadir Selvi'nin "İçimizdeki Gladio ile yüzleşmek" isimli son kitabıyla ortaya kondu. Kitapta yer alan bilgilere göre çete, yasadışı yollarla 80 kırmızı pasaport aldı. Teknik takibe takılan bilgilere göre bu pasaportlardan biri de Rus manken Tanya'ya tahsis edildi. Tanya'nın pasaport serüveni çete üyesi Zeki Balaban ile Halit Bozdağ Güngör arasındaki diyaloglara söyle yansıdı.
Zeki : Efendim
Halit : Bu Tanya'nınkine bir çıkış vurdur. Bir de bir senelik giriş vurdur. Bu seninkiler yapar burada
Zeki : Tamam
Halit : Yoksa bak kaçak durumuna düştü bu kızcağız, tamam
Zeki : Yok, yok tamam
Halit : Çevirme oluyor, bilmem ne oluyor ya
Zeki: Anladım abi haklısın
Halit : Burada bir senelik vuruver. Tamam
Zeki : Tamam abi
Halit : Pasaportunu aldın değilmi Tanya'nın
Zeki : Pasaportun fotokopisi var bende. Ha olanı aldık evet yeniyi
Halit : Kırmızıyı ha.Hadi tamam, hadi
Zeki : Kırmızısını aldık abi
Savunma ihalelerini takip eden Balaban ve Bozdağ'ın arasında Gölbaşı'ndaki askeri ihalenin de görüşüldüğü telefon kaydı bulunuyor. Ankara'da 2007 yılında yapılan "Girdap" operasyonu ile ortaya çıkarılan Vatanseverler çetesiyle irtibatları tespit edilerek dosyaları Genelkurmay Askeri Savcılığı'na gönderilen görevli askerlere dava açılmadı. Operasyonda Ankara, İstanbul, Diyarbakır, Mersin ve Konya'da 10'a yakın muvazzaf subayın çete mensuplarıyla telefon konuşmaları tespit edildi.
Hukuk dışı yollarla temin edilen kırmızı pasaportlar ve vizenin ise Balyoz davasının zanlılarından Süha Tanyeri'nin o dönem başkanlığını yaptığı SAREM üzerinden aldığı ortaya çıktı. Çete üyesi Halit Bozdağ ile Ergin Celal Gökçe arasında geçen ve teknik takibe takılan görüşmede Genelkurmay'a bağlı düşünce kuruluşu SAREM'in adı açık açık telaffuz ediliyor:
Halit: ... Bugün örtülüdekini teslim edecekler, benim adıma çıkmamış her şey yolunda yarın herhalde büyük ihtimalle uçağımız çıkacak sizin hazırlık var mı, İsviçre vizesi var mı yarın gideceğiz...
Ergin: Yarın için hemen bir hazırlığımız yok...
Halit: Nasıl yapabiliriz onu hemen alabilir misin yeşil yok mu sizde veya kırmızı
Ergin: Yok Yok
Halit: Allah allah, ee nasıl yapacağız bugün müracaat etseniz öğleden sonra verirler mi hemen
Ergin: Yok öyle şey mümkün değil
Halit: O zaman ben size birini gönderttirim bizimkilerle alsınlar o pasaportu acil askeri şeyden yapsın SAREM başkanlığından
Ergin: Öyle birşey yapabilirlerse iyi olur
Halit: Yaptırırım.. Bir dahaki sefer iki de isim hazırlayın da ikisine de bi kırmızı alim ben o zaman...