İslam ülkelerinin sahip olduğu potansiyeli tam olarak hayata geçirmediğini belirten Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, “Artık dünya siyasetinde de daha fazla söz sahibi olmamız gerekiyor' dedi
İslam ülkeleri arasında işbirliği ile ilgili anlaşmalar her geçen gün artıyor. Önceki gün Türkiye, Suriye, Ürdün ve Lübnan arasında serbest ticaret sahası oluşturulmasına yönelik ilk adımın atılmasının ardından dün de Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, İslam ülkelerinin sahip olduğu potansiyelin tam olarak hayata geçirilmediğini belirtirken, 'Bu manzarayı değiştirmemiz, dünya siyasetinde de daha fazla söz sahibi olmamız gerekiyor' dedi.
İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) üye ülkeleri tarafından oluşturulan İslam Ülkeleri Standardlar ve Metroloji Enstitüsü'nün (SMIIC) 1. Genel Kurul toplantısında konuşan Ergün dünya ülkeleri arasındaki ortak faaliyetlerin çok büyük oranda arttığını ve bu yüzden ticarette belli standartların olması gerektiğini söyledi.
Ülkelerin standardizasyon, belgelendirme ve deney pratiklerindeki farklılıkların da ticaretin önündeki başlıca teknik engeller arasında yer aldığını ifade eden Nihat Ergün, zira standartların değişik kültürlerden gelen alıcı ve satıcılar arasında ortak dili sağladıkları için önemli olduğunu söyledi.
Ergün, 'Nasıl bugün İngilizce dünyanın hemen her yerinde ortak bir dile dönüşme noktasında ise standartlar da alıcı ile satıcılar arasında ortak bir dil görevi görmektedirler' diye konuştu. Ergün, standartların sadece ülkeler arasındaki ticaretin kolaylaştırılmasını sağlamakla kalmadığını, aynı zamanda ürünün emniyet ve sağlık gibi özellikleri hakkında da bilgilenilmesini sağladığını kaydetti.
Toplantıda konuşan Türk Standartlar Enstitüsü (TSE) Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil de 1996 yılında Dünya Ticaret Örgütü'nün kurulması ile dünya ticareti önündeki kota ve vergi engellerinin büyük ölçüde bertaraf edildiğini ve dünya ticaretinin birkaç kat artış gösterdiğini, ancak, bu gelişmelerin ticaretin önündeki teknik engelleri daha da önemli hale getirdiğini söyledi.
Toplantı öncesi soruları cevaplayan Bakan Ergün, piyasa denetim ve gözetim faaliyetleri sonucunda 77 ürünün toplatıldığını söyledi. Ürünlerin büyük ölçüde tekstil ürünleri olduğunu ifade eden Ergün, kanserojen özellikli bu ürünlerin menşenin Çin ve Tayvan olduğunu belirtti. Piyasa denetim ve gözetim çalışmalarının bakanlığın en önemli çalışma alanlarından birini oluşturduğunu ifade eden Ergün, bu kapsamda hem standart dışı hem de tüketici haklarını ihlal eden ürünlerin denetiminin yapıldığını söyledi. Ergün, bu denetimler kapsamında özellikle ithal ürünlerde azo-boyar maddenin kullandığı bir takım ürünlerin bulunduğunu, tekstil ürünlerinin de bunların önemli bir bölümünü oluşturduğunu anlattı.