Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu'nun sağlık turizmine ilişkin raporunda, Türkiye tıp turizminde rekabetçi fiyatlarla tedavi hizmeti sunulabilmesi için KDV teşvikine ihtiyaç duyduğu vurgulandı. Ülke, bunun sağlanması durumunda 2015 yılından itibaren 8 milyar dolar gelir elde etme potansiyeline sahip bulunuyor
DEİK'ten yapılan yazılı açıklamada, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e sunulan sağlık turizmi raporuna ilişkin bilgi verildi. Rapora göre, sağlık turizmine konu olan tedavi ve hizmetlerin çeşitli ülkelerdeki maliyeti kıyaslandığında Hindistan, Tayland, Türkiye, Singapur ve Tayvan bu alanda ön plana çıkıyor. ABD'de bir tedavi için 100 dolar ödeyen bir hastanın tedavi maliyeti bu ülkelerde 7-8 dolara kadar düşebiliyor.
Ülkelerin turizm potansiyeli de hesaba katıldığında rakipleri azalan Türkiye'de sektöre KDV teşviki getirilmesi halinde, Türkiye'ye yılda 1 milyon hasta geleceği öngörülüyor. Bu da, Türkiye'nin yılda 8 milyar dolar gelir elde etmesi anlamına geliyor.
DEİK'in raporunda, sağlık turizminin döviz kazandırıcı bir faaliyet olduğuna işaret edilerek, bu sektörde kullanılan malzemeler ve tüm sağlık hizmetleri için KDV iadesi getirilmesi gerektiği belirtiliyor. KDV kanununda bu yönde bir düzenleme yapılmasının Türkiye'ye döviz kazandıracağı savunulan raporda, tıp turizmine KDV vergisinden muaf statüsü kazandırılması halinde kısa vadede uğranılan vergi kaybının uzun vadede sağlık sektörünün kalkınmasına sağlayarak kazanca dönüşeceğine işaret ediliyor.
Rapora göre, bu yönde adımlar atılması halinde Türkiye sadece tıp turizminden 2015 yılından itibaren yıllık 8 milyar dolar gelir elde edebilir.
Universal Hospitals Group Yönetim Kurulu Başkanı Azmi Ofluoğlu konuya ilişkin değerlendirmesinde, Türkiye'de mevcut sağlık turizminin ülkeler veya kurumlar arası anlaşmalar sonucunda oluşturulmadığına dikkati çekti. Universal Group'un yurt dışına açılma çalışmalarına da değinen Ofluoğlu, ilk hastaneleri olan Arnavutluk'un başkenti Tiran'dan sonra Sudan'ın Başkenti Hartum'da bu yıl içinde bir hastane tamamlayarak hizmete kazandırmayı amaçladıklarını belirterek, daha sonra planan ülkeler olan Makedonya, Rusya, Azerbaycan gibi yakın coğrafyadaki bazı ülkelerde hastane açma planları bulunduğunu bildirdi.
ABD'de 129 bin dolara gerçekleştirilen by-pass ameliyatı Türkiye'de 11-15 bin dolara, bu alanda en ucuz ülke olan Hindistan'da ise 8 bin 666 dolara yapılıyor. Türkiye'nin en rekabetçi fiyat sunduğu tedavi hizmetlerinden biri olan omurga ameliyatı burada 7 bin 125 dolara gerçekleştirilirken, aynı ameliyat Hindistan'da 12 bin dolara, Singapur'da 9 bin dolara, Tayland'da 7 bin dolara, Tayvan'da ise 5 bin 900 dolara yapılıyor. Türkiye'de son dönemde rağbet gören liposuction ameliyatlarında maliyetlerin rakiplerine göre yüksek kaldığı dikkati çekiyor. Türkiye'de bu ameliyat 3 bin 333 dolara, Tayland'da ise bin 200 dolara yapılıyor. Hindistan liposuction için 2 bin 500 dolar, Singapur ise 3 bin dolar fiyat veriyor. Beyin tümörlerinde bir tür ameliyatsız tedavi yöntemi olan Gamma Knife için ise ABD'de 40 bin dolar, İngiltere'de 25 bin dolar, Almanya'da ise 20 bin dolar istenirken, Türkiye'de 8 bin 676 dolara bu hizmetten faydalanmak mümkün oluyor.
Universal Hospitals Group Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Azmi Ofluoğlu, Türkiye'de mevcut sağlık turizminin ülkeler veya kurumlar arası anlaşmalar sonucunda oluşturulmadığına dikkat çekti. “Kişi, yurtdışından ülkemize tatile geliyordur burada da bir sağlık sorunuyla karşılaşıyordur, gelip bazı özel hastanelerde tedavisi oluyor ve ülkesine dönüyor. Bunun adı sağlık turizmi değildir” diye konuşan Ofluoğlu, sağlık turizminde yapılan anlaşmalar çerçevesinde belli periyotlarla guruplar halinde hastalarin gelip tedavi olduklarını, Türkiye'de bu anlamda bir sağlık turizminden bahsedilemeyeceğini ifade etti. Diğer yandan Türkiye'nin güneydoğusunda bulunan illerde sağlık turizmi faaliyetinde canlanma gözleniyor.