Taksim inadının faturasa halka çıktı

TAKSİM'DE 1 MAYIS KORTEJİ

Dolmabahçe'den Taksim Meydanı'na doğru yürüyüşe geçen yaklaşık bin kişilik grup, güvenlik güçlerinin yoğun denetiminde Taksim Meydanı'na ulaştı.

Aralarında DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul ve Türk Tabipler Birliği Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy'un da bulunduğu grup, "Yaşasın 1 Mayıs" ve "İşte Taksim İşte 1 Mayıs" sloganları ile Taksim Meydanı'na girdi.

SHP Genel Sekreteri ve İstanbul Milletvekili Ahmet Güryüz Ketenci ve bir grup partili, 1 Mayıs anma etkinlikleri kapsamında Taksim Kazancı Yokuşu'na karanfil bıraktı.

Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) Başkanı Ercan Karakaş ve bir grup partiliyle Taksim Meydanı'na geçen Ketenci, 1 Mayıs olaylarının yaşandığı Kazancı Yokuşu'nun başına geldi. Partililerle birlikte burada hayatını kaybedenlerin anısına karanfil bırakan Ketenci ile beraberindekiler, saygı duruşunda bulundular.Ketenci, yaptığı konuşmada, 1977 yılındaki 1 Mayıs kutlamalarında hayatını kaybedenleri anmak için toplandıklarını ifade ederek, 'Bugün içinde bulunduğumuz durum, tarihi dağınıklığın doğal sonucudur. Artık daha çok dayanışmamız gerekiyor. Önümüzdeki dönemde daha güçlü olacağız' dedi.Bu arada Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Başkanı Ufuk Uras da beraberindeki bir grup partiliyle buraya geldi.

Öte yandan, Taksim Meydanı'nda özel bir televizyon kanalının röportaj yaptığı bir vatandaş, polisin müdahalesi ile gözaltına alındı. Buna tepki gösteren çevredeki bazı kişiler de polis merkezine götürüldü.

Havadan helikopterle, yerden de çevik kuvvet ekipleriyle takip edilen grup, cadde üzerinde konuşlandırılan güvenlik güçleriyle karşı karşıya geldi.

Gaz bombalarıyla polisin müdahale ettiği gruptan ellerinde sapanlar bulunan, yüzlerini maskeler ile örten bazı kişiler polise taş attı. Müdahale üzerine gruptakiler, geri dönerek ara sokaklara girdi.

İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde kurulan Asayiş Harekat Merkezi'nde yetkililerden bilgi aldı. 1 Mayıs'ı bahane eden bazı gruplar tarafından yasa dışı gösteri ve yürüyüş yapıldığını ifade eden Vali Güler, "580'e yakın gözaltı var." dedi.

Polisin aldığı güvenlik önlemleri nedeniyle trafiğin aksadığını ve yürüyüşlerine izin verilmediğini gerekçe gösteren bazı gruplar tarafından istifaya çağırıldığı hatırlatılan Vali Güler, vatandaşların da güvenlik güçlerinin de yasayla belirlenen haklarının olduğunu söyledi.

Emniyet güçlerinin ve kendisinin yasal sınırlar içerisinde görevini gereğince yerine getirmeye çalıştıklarını belirten Güler, olası yasa dışı gösteri ve yürüyüşler için güvenlik önlemlerinin gece boyunca da devam edeceğini söyledi. Vali Güler, İstanbul halkını alanan tedbirlere uymaya çağıran Vali Güler, bazı grupların yasa dışı gösteri ve yürüyüş yapmaya çalıştıklarının bilincinde olunmasını istedi.

İstanbul Valisi Muammer Güler, DİSK yöneticilerine 'Kazancı Yokuşu'nda basın açıklaması yapabilirsiniz' dediklerini, ancak 'Hayır. Biz 50 bin kişiyle istediğimiz yerden yürüyüş yapacağız' diyerek İstanbul'da bugün yaşanan kaosun doğmasına sebep olduklarını söyledi.

Vali Güler, NTV'ye yaptığı açıklamada, Taksim Meydanı'nın gösteri ve

yürüyüşler için ilan edilmiş alan olmadığını, İstanbul'da Kadıköy Meydanı,

Kazlıçeşme ve Çağlayan Meydanı'nın tespit ve ilan edilmiş alanlar olduğunu söyledi.

Bu alanlar dışındaki yerlerin toplantı ve yürüyüşlere açılmasının mümkün olmadığını ifade eden Güler, Taksim'de birçok kuruluşun zaman zaman basın açıklaması, saygı duruşu ve çelenk koyma gibi etkinliklerine izin verildiğini hatırlattı.

Güler, 'DİSK yöneticilerine daha önceki yıllarda da olduğu gibi

'Kazancı Yokuşu'na gelebilirsiniz, basın açıklaması yapabilirsiniz, saygı

duruşunda bulunup, çelenk bırakabilirsiniz' dememize rağmen, 'Hayır. Biz 50 bin kişiyle istediğimiz yerden yürüyüş yapacağız' dediler ve İstanbul'daki bugünkü kaosun doğmasına sebep oldular. Ben kamu düzenini sağlamakla mükellefim. Kanunların öngördüğü çizginin dışına ne ben çıkabilirim, ne de kimsenin çıkmasına izin verebilirim' dedi.

Vali Güler, 'Taksim'de yılbaşı ve bayram kutlamalarına izin verilip neden 1

Mayıs'a izin verilmediği' yönündeki eleştiriler konusunda da, bu konunun

saptırıldığını, yılbaşı kutlamalarının Büyükşehir Belediyesince, bayram

kutlamalarının da Valilik veya diğer resmi kurum ve kuruluşlar tarafından

organize edildiğini kaydetti.

'Bugün Taksim'de toplantı ve gösteri yürüyüşü yapılmasının nelere, hangi

sıkıntılara neden olabileceğini İstanbullar gördüler' diyen Güler, bu tip

gösteri ve yürüyüşlerde Dolmabahçe ve Kabataş'tan Taksim'e kadar olan bütün bölgenin trafiğe kapatıldığını, bunun da yarattığı sonuçların bugün görüldüğünü söyledi.

Vali Güler, bugün illegal grupların kanunsuz birçok eyleme giriştiğini

belirterek, 'Yapılan aramalarda çok sayıda molotof, silah, gaz maskesi ele geçirilmiştir' dedi.

Kanunları uygulanmak zorunda olduklarını, kanun dışı eylemlere seyirci

kalamayacaklarını ifade eden Güler, şunları kaydetti:

'Kanun bilmemek, mazeret sayılmaz. Polisin yasa dışı olayları engelleme

yetkisi vardır. Zaten polisin varlık sebebi de odur. Bir kanunsuz eylemi

engellemek, polisin en tabii görevidir. Kamu düzeni ile ilgili bir görevdir.

Polis, elbette böyle bir kanunsuz eylem için önleyici tedbirlerini alacaktır.

Yoksa seyirci mi kalsaydık? Bunu İstanbulluların anlayışına bırakıyorum. Burada vali bir taraf, emniyet bir taraf, diğerleri bir taraf değildir. Burada korunması gereken, kamu düzenidir. Ben yasaları uygulamakla mükellefim. Hiç kimsenin, bu yasaları keyfi yorumlama hakkı yoktur.'

Güler, dün bir basın toplantısı düzenleyerek özellikle ulaşımla ilgili bilgi

verdiğini, bir aydan beri 1 Mayıs'la ilgili tüm birimlerle değerlendirmelerde

bulunduklarını ve Kriz Merkezi'nde 50 görevlinin şu anda bu işle ilgili görev

yaptığını söyledi.

Bu konuda hiçbir eksikliklerinin bulunmadığını vurgulayan Güler, 'Şu anda

Kadıköy'de Türk-İş tarafından bir gösteri yürüyüşü yapılıyor. Niçin yasal olan bir toplantı bu kadar ilgi çekmiyor da kanunsuz eylemlerle ilgili kamuoyunun dikkati çekilmeye çalışılıyor. Bunu da anlamakta güçlük çekiyoruz' diye konuştu.

Güler, eylem için İstanbul'a gelen araçların kente girmelerine izin

verilmediğini, verilmesi halinde provokasyon şeklinde bir takım eylemler

yapacaklarını ve bu konuda önleyici tedbir aldıklarını savundu.

Bugün yaşanan sıkıntının, kamunun yarattığı bir sıkıntı değil, kanunsuz

eylemlere girişilmesi ve bunların önlenmesine yönelik alınan tedbirlerin

yarattığı bir sıkıntı olduğunu ifade eden Güler, 'İstanbullular'dan alınan

güvenlik önlemleri nedeniyle yaşadıkları sıkıntılar için anlayışlarını rica

ediyorum' diye konuştu.

Güler, bireysel özgürlüklerin kullanılması ile kamu düzeni arasında çok

önemli bir denge bulunduğunu, kişi hak ve özgürlükleri kullanılırken,

diğerlerinin yaşam alanlarına, özgürlüklerine de etki edilmemesi gerektiğini

kaydetti.

İstanbul'da toplantı ve yürüyüş alanlarının bu açıdan sıkıntıya neden

olduğunu, yeni bir takım alanların oluşturulması gerektiğini vurgulayan Güler, 'Çağlayan'da, Kazlıçeşme'de, Kadıköy Meydanı'nda izinli toplantılar dahi trafik anlamında sıkıntılara yol açıyor. Bunun çözümlerini bulmaya çalışıyoruz' dedi.

Vali Güler, Taksim Meydanı'na tüm giriş ve çıkışların serbest bırakılması

halinde binlerce, onbinlerce kişinin alana yığılmasına ve oradaki olayların

önlenemeyecek boyuta ulaşmasına sebep olunacağını belirterek, şunları kaydetti:

'Bu kolay bir şey değil. Bu konunun değerlendirmesi emniyet güçleri ve

uzmanlar tarafından yapıldı. Burada eyleme tevessül edilmemesi, sadece orada açıklama yapılması ve bizim gösterdiğimiz alanlarda kutlama yapılsaydı daha iyi olmaz mıydı? İlla birileri kanunu zorlamak zorunda mı? Kanunun öngördüğü davranış biçimlerinin dışına çıkmak zorunda mı? Bu suç değil mi? Bugünkü kanun dışı gösteriye katılanlar hakkında şu anda Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunuldu ve davalar açıldı. Gözaltına alınanlarla ilgili adli işlemler

sürdürülüyor.'

Vali Güler, bugün İstanbul genelinde eğitim ve öğretimin bir gün tatil

edilmesini gerektirecek bir ortam bulunmadığını, sadece yoğun güvenlik

önlemlerinin bulunduğu yerlerdeki okulların tatil edildiğini bildirdi.

1 Mayıs'ı izin alınmadan Taksim'de kutlamak isteyen ve İstiklal Caddesi'nde toplanan iki ayrı gruba polis müdahale etti.

Taksim Meydanı'nda toplanan bir grup, polisin müdahalesi üzerine Tarlabaşı yönüne doğru kaçtı. Daha sonra tekrar toplanan grup, İstiklal Caddesi girişindeki Fransa'nın İstanbul Başkonsolosluğu önüne geldi.

'Yaşasın 1 Mayıs' ve 'İşte Taksim, işte 1 Mayıs' sloganları atan grup,

burada beklemeye başladı.

Çevik kuvvet ekiplerinin barikat kurarak meydana çıkışına izin vermediği

grup, burada alkış ve sloganlarla protestosunu sürdürdü.

Bu arada, Taksim Meydanı'nda toplanarak Sıraselviler'e doğru gelen bir grup, cadde çıkışında bekledi.

Polisin meydana doğru çekilerek İstiklal Caddesi'nden çıkışına izin verdiği

İstiklal Caddesi girişinde bekleyen grup, dağılmayarak eylemini sürdürdü.

1 Mayıs 1977'de Taksim Meydanı'nda düzenlenen miting sırasında 34 kişinin öldürülmesi ile tarihe "Kanlı 1 Mayıs" diye geçen günden 30 yıl sonra, Taksim Meydanı yine bir 1 Mayıs eylemine tanık oluyor.

Göstericilerin, Taksim Atatürk Anıtı'na koymak istedikleri çelengin sabah saatlerinde polis tarafından parçalanması üzerin yaptırılan ikinci çelenk de yine güvenlik güçleri tarafından parçalandı. Bunun üzerine anıta karanfiller koyuldu.

Kazancı Yokuşu önünde toplanan yaklaşık 2 bin kişilik gruba seslenen KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul, 1977'de öldürülen 34 kişiyi anmak için bir araya geldiklerini belirterek, "30 yıl önce burada karanlık eller vardı. Faşizme karşı omuz omuza diyenler, bu karanlık eller tarafından katledildiler. Biz bu karanlık elleri tanıyoruz. Onları Kahramanmaraş'ta, Beyazıt'ta, Bahçelievler'de, Sivas'ta, Şemdinli'de gördük. Boyun eğmeyeceğiz" diye konuştu.

DİSK Başkanı Süleyman Çelebi de, bugün İstanbul'da tarihi bir gün yaşandığını ifade ederek, "Sabahtan beri gördüğümüz baskılar yasalara aykırıdır. Bu kadar tahammülsüzlük anlaşılır gibi değil. İşte AKP'nin demokrasi anlayışı" dedi.

Güvenlik güçleri, Kazancı Yokuşu önünde toplanan kalabalığın etrafını sararken, yer yer küçük gruplara müdahale etti. Televizyonların canlı yayın araçlarının ruhsatlarına el konuldu ve uydu çanaklarını açmalarına izin verilmedi.

Okmeydanı'nda toplanarak 1 Mayıs'ı kutlamak için Taksim'e gitmek isteyen yaklaşık 500 kişilik grup ile polis ekipleri arasındaki gerginlik devam ediyor. Barikatın arkasına saklanarak polisi taş yağmuruna tutan eylemciler, bir otomobili ateşe verdi.

Polisin müdahalesinden sonra ara sokaklara kaçan eylemciler, önce sokak aralarında pazar tahtaları ile barikatlar kurdu. Barikatın arkasına gizlenen göstericiler, polisi taş yağmuruna tuttu. Polis ekipleri ise, çevre binaların çatısına çıkarak gruba gaz sıkarak dağıtmaya çalıştı. Bazı göstericiler, sokak aralarında tekrar toplanarak bir otomobili ateşe verdi. Bazıları ise polise molotof atarak saldırdı. Göstericilerin ateşe verdiği otomobil hazır bekleyen itfaiye ekipleri tarafından söndürüldü.