Bankacılığın yabancılarla rekabet edebilmesi için birleşmesi gerektiğini savunan Oyak Genel Müdürü Ulusoy, “Yetkili ben olsam Ziraat, İş , Vakıflar ve Halk Bankası'nı alır ve birleştirirdim” dedi
OYAK 2007 yılında 2 milyar 652 milyon YTL kâr elde etti. Toplam kurum varlığı 7 milyar 738 milyon YTL düzeyine çıkan şirkette nema oranı yüzde 54.2 oldu. Grup 2008 yılında 2 milyar YTL kar hedefliyor. OYAK Genel Müdürü Coşkun Ulusoy, bu yılın yedi yıldır yürüttükleri çalışmalarının taçlandığı bir yıl olduğunu, kurumun 31 yılda elde ettiği kazancı göreve geldikleri son 7 senede iki misline çıkardıklarını söyledi.
Erdemir tesislerinde gerçekleştirilen ve 2007 yılı faaliyetlerinin tanıtıldığı toplantıda ulusal bankacılığın nasıl konumlanması gerektiğinin sorulması üzerine Ulusoy şunları söyledi: "Türkiye bankacılıktan bahsetmek istiyorsa Ziraat, İş, Vakıflar ve Halk Bankası'nın dördünü alır ve birleştirir. Bu bankalar birleştirilirse Türkiye, dünya çapında sermayesi olan, bir bankaya sahip olur. İşte bu banka yabancılarla rekabet edebilir. Türkiye bu oyunda yurtdışı boyutunda olmazsa bu oyunun çok uzun vadede zaten sonu kolay kolay olmaz. Biz bunu muhakkak yapmalıyız."
Krizin henüz finans boyutunda oynandığını ifade eden Coşkun Ulusoy, bankaların kredi veremez hale geleceğini ve kredi vermekten korkup fiyatları arttırdıkça reel sektörde de sıkıntıların yaşanmaya başlayacağını belirterek sözlerine şu şekilde devam etti: "Dünyanın en büyük bankalarından Citibank '400 milyar dolarlık varlık satacağım' diyor. 400 milyar dolarlık sermaye ihtiyacı içinde olan bir kuruluş kredi verebilir mi? Diğer bankalar içinde durum böyle. Bugün Türk bankalarının yurtdışından aldığı kredileri yavaş yavaş geri ödeme dönemi. Bankalar artık çok daha yüksek fiyatlardan borçlanacak. Böyle bir süreçte de ben 'Nakit kraldır' diyeceğim"
Amerika ve Avrupa'da birçok kuruluşun kriz bitti diye halkı yatıştırmak için beyanatlar verdiğini fakat krizin bir müddet daha devam edeceğini öngördüklerini söyleyen Ulusoy, "2008 zor bir yıl oluyor. Herkes 'Ödemelerimi ne kadar geciktirebilirim' diye düşünmeye başlıyor. Şimdiden 2009 yılının da çok rahat geçemeyeceğini görebiliyoruz. Dünya bu durumdayken 'Türkiye düzelecek' demek çok zor. Dünyadaki krizin kötüye gideceğini bir müddet için iyileşmeyeceğini ve bu ortamda fırsatlar doğacağını bizim de bu fırsatlardan faydalanabileceğimizi düşünüyoruz" dedi.