Meselelerin çözümü için kapıları açık tuttuklarını söyleyen Sanayi Bakanı Nihat Ergün, "Sadece TEKEL'de çalışanlar değil, 4C kapsamındaki 10 binlerce insanımızı birden değerlendirelim, dengeli ve rasyonel hareket edelim" dedi
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, TEKEL çalışanlarının, kışın ortasında, Ankara'nın sokaklarında 15 gündür eylem içinde olmalarının herkesin canını acıttığını, ancak 4C çalışanlarının sadece TEKEL işçileri olmadığını söyledi.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Milli Prodüktivite Merkezi (MPM) tarafından her yıl geleneksel olarak gerçekleştirilen 'Yılın Verimli İşçi-İşveren, İş Kadını ve İş Adamları Ödül Töreni'nde konuştu. Ergün, konuşmasında, TEKEL işçilerinin eylemlerine değinirken, tartışmaların daha makul bir noktada tutulması gerektiğine işaret etti. 'Evet sorunlar var, 1920'li 1930'lu yıllarda insanlar verimlilik esasına göre düşünmüyorlardı, başka esaslara göre düşünüyorlardı' diyen Ergün, ancak esasların değiştiğini, rekabetin kızıştığını, etkinlikte, verimlilikte yeni yaklaşımlar geliştirildiğini ve işlerin devlet eliyle değil, özel sektör eliyle yapılması gerektiğini söyledi.
Türkiye'nin zamana ayak uydurmakta geç kaldığını, özelleştirmenin çok daha evvel yapılması gerektiğini ifade eden Ergün, 'Ama yapabildik mi? Evvela büyük işadamları karşı çıktılar buna. Dünyaya daha evvel açılmamız lazımdı, açılabildik mi? Evvela büyük işadamları karşı çıktılar. Geç kaldığımız işlerin sonradan çözümü daha zahmetli oluyor. Özelleştirmenin sosyal yönü de olmalı. 1990'lı yıllarda var mıydı sosyal yönü. Özelleştirilen yerde hiçbir tercih bile sunulmuyordu çalışanlara. Kardeşim ne halin varsa gör, çalışıyorsan çalış çalışmıyorsan başının çaresine bak. Özel sektörde bir adam fabrikasını kapatıyorsa tazminatını veriyor, işsizlik fonundan destek alıyorsun, işsizlik fonundan aldığın destek süresi içinde piyasada kendine iş bulacaksın" dedi.
"Kamu biraz daha farklı olmalı. Doğru, farklı olmalı. Farklı değildi 1990'lı yıllarda. 2002'de geldiğimizde özelleştirilmiş fabrikalardan 13 bin tamamen işsiz vardı" diyen Ergün şöyle devam etti: "Bu 13 bin kişi 5-6 yıldır işsiz geziyordu. 4-C kapsamı içinde yeniden kamu personeli hale geldi. İlkokul, ortaokul, lise ve üniversite mezunu olmalarına göre bir ücret skalası, bir sosyal güvence ortaya konuldu. Bu bir sosyal politika değil mi peki? Bu böyle kalmaz."
'Tekel'deki arkadaşlarımızın, kışın ortasında Ankara'nın sokaklarında 15 gündür eylem içinde olmaları hepimizin canını acıtıyor' diyen Bakan Ergün, ancak 4C çalışanlarının sadece Tekel işçileri olmadığını söyledi. Ergün, çok sayıda çalışanın 1990'lı yıllardan beri özelleştirme kapsamında olduğunu ve 2002-2003 yıllarından itibaren 4C kapsamına alındığını ve şartlarının gün geçtikçe iyileştirileceğini kaydetti. Ergün, şöyle konuştu: 'Gelin bunların hepsini birden ele alalım. Sadece Tekel'de çalışanlar değil, 4C kapsamındaki var olan 10 binlerce insanımızı çalışanımızı, birden değerlendirelim. Dolayısıyla bu işler değerlendirmeyi kolaylaştırmıyor, değerlendirmeyi zorlaştırıyor. Tam da başkaca problemlerin yoğun olarak yaşandığı bir zaman dilimi içine bu tür eylemlerde düştüğü zaman, o zaman insanın aklına tam bir sıkışık ortamda fırsattan istifade şimdi aldık aldık, başka zaman alamayız düşüncesinin hakim olduğu kanaati geliyor. Onun için bu meseleler çözülür, çözülmez meseleler değil. Diyalog kapıları da kapalı değil, açıktır.'
Milli Prodüktivite Merkezi, İÇDAŞ Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım Sanayi'de yılda 18 milyon 530 bin euro kazanç elde edecek bir üretim sistemi geliştiren işçi Mustafa Yüksel ile Çelikhane Müdürü Fuat Erken Tekin'i yılın işçisi ve işvereni seçti. Yüksel, yaptığı çalışma sonucu, döküm deliği tuğlasının delik çapının ve tuğla ebatlarının büyütülmesini sağladı. Değişiklikten sonra tuğla et kalınlığı belirli oranda arttırılarak ortalama 150 döküm olan tuğla değiştirme ömrü 250 döküme çıktı. Ödülünü Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün'ün elinden alan İÇDAŞ'ın başarılı işçisi Yüksel, bir yıllık çalışma sonucu projesini geliştirdiğini hatırlatarak, bundan sonra inovasyona yönelik yeni çalışmalar içerisine gireceğini söyledi. Milli Prodüktivite Merkezi'nin 1988 yılından bu yana çalıştıkları işyerlerinde gerçekleştirdikleri buluş yöntem ya da tekniklerle verimli çalışmalar yapan, dolayısıyla kuruluşlarına ve ülke ekonomisine yeni teknolojiler, emek, zaman, para tasarrufu gibi katkılar sağlayan işçiler arasından her yıl altı işçiyi "Yılın İşçisi" olarak seçiyor. 2009 yılında 50 firmadan işçilerin ve işverenlerin katıldığı seçmelerde en başarılı olarak İÇDAŞ seçildi.