'Türkiye'nin kriz politikası başarılı'

Salih Köprülü
00:0023/11/2008, Pazar
G: 23/11/2008, Pazar
Yeni Şafak
'Türkiye'nin kriz politikası başarılı'
'Türkiye'nin kriz politikası başarılı'

ABD Ekonomi Müsteşarı Dale Eppler, G-20 ülkeleri arasında krizden en az etkilenen ülkenin Türkiye olduğunu söyledi.Epper, hükümetin kriz politikasını başarılı bulduğunu ifade etti.

Geleneksel olarak her hafta seminerler düzenleyen ve farklı konular ile işadamlarına bilgiler sunan MUSİAD Konya Şubesi bu hafta, ABD Ekonomi Müsteşarı Dale Eppler ve ABD Tarım Müsteşarı Ralp Gıfford'u konuk etti.Türkiye'nin G-20 ülkeleri arasında, krizden en az etkilenen ülkelerin başında geldiğini ifade eden Eppler, hükümetinin kriz politikasını başarılı bulduğunu söyledi. Eppler, Türkiye'nin büyümesinin Avrupa'ya ve Rusya'ya yaptığı bağlı olduğunun altını çizerek, bu yüzden krizin Türkiye'ye en büyük etkisinin ihracatı yavaşlatması olduğunu ifade etti.Epper,'ABD durgunluğa gidiyor, Rusya'nın da büyümesi sert biçimde daraldı ve ticaret finansmanına ulaşmak daha zorlaştı. Türk şirketlerinin Büyük miktarda döviz borçları vardır. Eğer bu borcun büyük bölümünün ödenmesi gerekirse, döviz kuruna baskı yapar yani döviz fiyatları artar. Herkesin doları elinde tutması ve kimseye borç vermemesi dolar krizinin yaşanmasına neden oluyor. Bankalar birbirine güvenmiyor, insanlarda bankalara güvenmiyor ve para yatırmıyor. Para böylece dolaşıma girmemiş oluyor ve kriz yaşanıyor. Birçok ABD firmaları Türkiye'ye ciddi yatırımlar yaptılar. Biz de Türk firmalarını ABD'de görmek istiyoruz" şeklinde konuştu. Ekonomi Müsteşarı Dale Eppler, şu an dünyanın içinde bulunduğu durumun tam bir kargaşa ortamı olduğunu belirterek, bu krizin ana nedeni olarak mortcage krizini gösterdi.


ABD'NİN AMACI KREDİ SATMAK

Krizin nasıl oluştuğu ve büyüdüğü konusunda bilgiler veren Eppler, " ABD'de bankalar kime kredi verdiklerine dikkat etmez oldular. Amaçları sadece kredi satmak oldu ve piyasadan paralarını toplayamadılar. Ev fiyatlarının ve kredilerin yükselmesi ile de insanlar borçlarını bankaya ödeyemediler. Banka borçlunun sadece evine el koyabiliyordu. El koyduğu evleri de piyasada satmaya başlayınca, ev fiyatları düştü. Bankalar müthiş zarar etti. Evler yarı fiyatından bile ucuza gitti. Artık bankalar kimseye kredi vermez hale geldi ve piyasa tıkandı. Avrupa'daki bazı bankaların ABD yatırım bankalarından borç almasıyla, kriz oraya da sıçradı ve derinleşti. Kriz en büyük zararını ABD'ye Lehman Brothers'in batmasıyla, 2008'in eylülünde vermeye başladı" dedi.


ABD TARIMI ÇİFTÇİLERİ GELİŞTİRİYOR

Tarım Müsteşarı Ralp Gıfford ise, ABD tarımının en büyük özelliğinin sürekli üretim olduğunu ve önceliklerinin çiftçi gelirlerini arttırarak, çiftlikleri geliştirmek olduğunu ifade etti. Ralp Gıfford, " Çiftliklerde üretim devlet programları için değil, pazar talebini karşılamak üzere yapılmalıdır. Bu krizde daha çok çiftçiler, pazara yönelik üretim yapmaya başladılar. İnsanlar, devletin tarıma daha az müdahale etmesini istiyor. Sadece hükümet ürün fiyatları çok alt seviyeye indiğinde tarıma müdahale edebilir. ABD Türkiye'den geçen yıl 500 milyon dolarlık tarın ürünü aldı. Bunun yarısından fazlası tütündü, diğerleri ise, zeytin yağı ve meyve konsantresinden oluşmaktadır. ABD ise Türkiye'ye 1,5 milyar dolarlık tarın ürünü ihraç etmektedir. Bunlar genelde endüstriyel ürünler ve hayvan yeminde kullanılan ürünlerdir. Türk firmaları ABD gıda pazarına girmek istiyorlarsa ilk önce, süregelen bir kalite sunmaları gerekir. Çünkü ABD gıda firmaları çok büyük rekabet içindedirler. Uygulayacağınız tarım politikalarında, tüketicinin beklentilerini göz önünde bulundurmalısınız. Devletin alacağı kararlar ekonomik amaçlı değil, sosyal amaçlı olması gerekir." diye konuştu.