Amerikan Adalet Bakanlığı, dün Oracle aleyhine bir dava açtı. Dava Oracle'ı, özel şirketlere verdiği avantajları, devlet kurumlarına vermemekle suçluyor.
Amerikan Adalet Bakanlığı, dün Oracle aleyhine bir dava açtı. Dava Oracle'ı, özel şirketlere verdiği avantajları, devlet kurumlarına vermemekle suçluyor. Oracle ülkemizde de pek çok kamu kurumuna veri tabanı ya da yazılım satmış durumda. Bu davanın ilgimizi çekme nedeni bu.
Şikayette, Oracle'ın 1998-2006 yılları arasını kapsayan kontratta belirtilmesine rağmen, fiyat değişiklikleri konusunda kamu kurumlarını bilgilendirmediği, bunun ise federal hükümetin milyonlarca dolar kaybına neden olduğu ifade ediliyor.
Adalet Bakanlığı yetkilisi Tony West, Oracle'ın, dürüst olmayan bir davranış sergilediği yönündeki iddiaları ciddi bir biçimde değerlendirdiklerini belirtirken, şirketin ABD'de basın tarafından istenen açıklamalara, her hangi bir cevap dönmemesi dikkati çekti.
Oracle'ın dışında benzer şikayetlerin SAP firması için de yapıldığı belirtiliyor. Buna göre Oracle ve SAP gibi yazılım firmalarının özellikle bakım kontratları çerçevesinde kurum ve kuruluşlara şişkin faturalar çıkartmakla suçlanıyor. Bu konuda Illıminata firmasından analist Jonathan Eunice şunu söyledi :
Satın alınmış yazılımlar için, yıllar içinde önemli miktarda paralar alınmaya devam ediliyor.
Müşterilerine karşı "kolay taviz vermez" şeklinde tanımlanan Oracle'ın, 1998-2006 yılları arasında Amerikan Savunma, Eğitim, Adalet Bakanlıklarına toplam 1.08 milyar dolarlık yazılım sattığı belirtiliyor. İş yazılımları alanında IBM, Microsoft ve SAP ile rekabet eden Oracle, veri tabanı yazılımları alanında lider konumda bulunuyor.
Amerikan Adalet Bakanlığı'nın konuyla ilgili olarak burayı tıklayarak ulaşacağınız basın açıklamasında şunlar belirtildi:
"The United States has intervened and filed a complaint under the False Claims Act against Oracle Corporation and Oracle America Inc. The government alleges that Oracle defrauded the United States on a General Services Administration (GSA) software contract that was in effect from 1998 to 2006 and involved hundreds of millions of dollars in sales."
Şirketin Türk web sitesinde ise;
1500'den fazla kamu kuruluşu neden Oracle uygulamalarını kullanıyor?
Oracle'ın Kamu Sektörü teknolojisi ve uygulamaları, hükümetlerin verimi ve hesap izlenebilirliğini geliştirmesine yardımcı olur. Kamu sektöründeki organizasyonları dönüştüren tüm anahtar bileşenler-veritabanını, orta katmanı ve uygulamaları sadece Oracle sağlayabilir." şeklinde bir başlık veriliyor.
Konuyla ilgili olarak konuştuğumuz bir bilişim sektörü uzmanı şunları söylüyor:
"Zaten çok uluslu firmaların ülkemiz kamu kurumlarına, son 10-15 yıldır, belli başlı entegratör firmalar üzerinden yaptıkları satışlara bir büyüteç ile baksak, neler neler çıkar.
Bu firmalar, New York borsalarındaki çeyrek sonuç açıklama baskısını ya bizim gibi "emerging market" olarak tanımlanan ülkelere, ya da bahsettiğiniz örnekte görüldüğü gibi fazla tartışamayan devlet kurumlarına yaptıkları satışlarla çözüyorlar.
Bu çeyrek sonuçları malum, sürekli büyüme istiyor. Zaten global krizin dibindeki nedenlerden birisi de bu. Sürekli büyüme nasıl olur?
Türk kamu kurumları ve onların ilgili yöneticileri bu son 10-15 yıldır yaptıkları ihalelerin karakterleri ve bu ihalelerden Türk yazılım firmalarını dışlamaları ile tanımlanacaklar.
Çok uluslu firmaların Türk yöneticileri ise, kendi firmalarının borsa baskıları nedeniyle ülkemize yaptıkları satışları vicdanlarında sorgulayacaklar mı acaba? Bu satışların ülkemize ne getirdiğini, bir dönemin nerdeyse tek satıcısı olan Meteksan'a bakarak görebilirsiniz."
Diğer yandan bu hafta içinde, dünya kamuoyunu meşgul eden haberlerin başında, Oracle CEO'su Larry Ellison'un kazancı geliyordu. Global kriz sonrasında, astronomik CEO kazançları dünyanın çok tartıştığı bir konu.
Bilişim dünyasına Amerikan İstihbarat Servisi'ne (CIA) Oracle isimli bir proje ile veritabanı programı tasarlayan bir firmada çalışmaya başlayarak girdiği belirtilen Ellison, 1977'de kurduğu Oracle firmasında, son 10 yıl içinde dünyanın en fazla para kazanan şirket başkanı olarak belirlendi. Ellison'un açık ara birinci olduğu 25 kişilik en çok kazanan CEO listesine göre, 2000'den bu yana kazancı 1.84 milyar dolar.
The Wall Street Journal gazetesinin yayınladığı "son 10 yılın en çok kazanan 25 şirket CEO'su listesi", başkanların aldıkları maaşlar, birimler ve satışı yasaklı hisse senedi ile hisse senedi opsiyonları gözönüne alınarak hesaplanmış.
Larry Ellison'un 19 yaşındaki yahudi ve bekar bir annenin ilk çocuğu olarak dünyaya geldiği, babasının kim olduğunu bilmediği ve annesinin isteği üzerine 9 aylık iken yaşlı bir çift tarafından evlat edinildiği belirtiliyor.
Wikipedia 1944 doğumlu Larry Ellison için şu bilgiyi veriyor:
Larry Ellison, 2010 itibariyle 28 milyar $'lık kişisel serveti ile dünyanın en zengin 6cı kişisi. Bill Gates'in en büyük rakiplerinden olan Ellison, jet uçaklarına ve yat yarışlarına oldukça meraklı. (TURK.INTERNET.COM)