Yazıldığı gibi oynandı

Yüksek yargı mensuplarına ait olan ses kayıtlarında ortaya çıkan Ergenekon davalarını bitirme planların ikinci aşaması için harekete geçildi. Birinci aşamasında başarıyla birleştirilen davaların ikinci aşamasında “görev suçu” gerekçesiyle bitirilmesi böylece Ergenekon davası dosyalarının tamamen kapatılması planlanıyor. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi ile Yargıtay 11. Ceza Dairesi arasındaki “Birleştirme uyuşmazlığı”nda görevli mahkemenin Yargıtay 11. Ceza Dairesi olduğuna hükmetti. Albay Dursun Çiçek tarafından hazırlandığı kriminal raporlarıyla tespit edilen “İrtica ile Mücadele Eylem Planı”nın Erzincan ayağının soruşturulduğu davada, “silahlı terör örgütü” dosyasıyla görevi kötüye kullanma dosyasıyla birleştirildi. Silahlı terör örgütü davasının iki numaralı sanığı Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in “Görevi kötüye kullanmak ve resmi evrakta sahtecilik” dosyasına bakan Yargıtay 11. Ceza Dairesi, görevi ve yetkisi olmadığı halde “Silahlı terör örgütü” davasına da bakmakla görevlendirildi. Ergenekon sanıgı Cihaner'in dosyaların Yargıtay'da birleştirilmesi için Yargıtay Ceza Genel Kurulu Başkanı İhsan Akçıl olmak üzere bir çok kurul üyesiyle görüştüğü ve kulis yaptığı ortaya çıkmıştı. Ergenekon'un Yargıtay'daki bir numarası 8. Daire üyesi Hamdi Yaver Aktan'ın organize ettiği görüşmeler ses kayıtlarıyla ortaya çıkmıştı.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Yargıtay 11. Ceza Dairesi ile İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi arasındaki “Birleştirme uyuşmazlığı”nda görevli mahkemenin birinci derece sıfatıyla Yargıtay 11. Ceza Dairesi olduğuna hükmetti. Yargıtay Ceza Genel Kurulu dün yaptığı toplantıda Ceza Muhakemeleri Usulu Kanunun (CMUK) 10. ve 16. maddeleri ile Hakimler ve Savcılar Kanunun 86. maddesine atıfta bulunarak, birleştirmenin Yargıtay 11. Ceza Dairesinde olmasına karar verdi. Kurulun 18 üyesinin davanın Yargıtay 11 Ceza Dairesinde birleştirilmesi yönünde oy kullandığı 6 üyenin ise İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmesi birnleştirilmesi yönünde oy kullandığı belirtildi. Böylece Erzincan Ergenekon “Terör örgütü” davasının sanıklarının tamamı “Görevi kötüye kullanmak ve resmi evrakta sahtecilik” suçlamalarına bakan Yargıtay 11. Ceza Dairesinde yargılanacak. Davanın bir numaralı sanığı eski 3. Ordu Komutanı (KKK EDOK Komutanı) Org. Saldıray Berk ile iki numaralı sanığı Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner ile aralarında MİT, asker ve sivil kişilerin bulunduğu 14 sanıklı terör örgütü davası görevi ihmal suçlamalarına bakan Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nde görülecek.

Yargıtay üyelerine ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarında, İlhan Cihaner'in kurtarılması için yapılan planlar deşifre olmuştu. Cihaner davası Ergenekon davası için bir dönüm noktası olarak görülüyor. Ergenekon davalarının tamamının İstanbul Özel Yetkili Mahkemelerinden alınarak Ankara'ya taşınması için yapılan Cihaner davası planlarında şimdi ikinci aşamaya uygulanmaya konuldu. Başkanı Ersan Ülker'e, Cihaner davasını bitirmesi karşılığında Yargıtay Başkanlığı teklif edilen Yargıtay 11. Ceza Dairesi, önce”Görevi kötüye kullanmak ve evrakta sahtecilik” dosyasıyla, “Silahlı terör örgütü” davasının fotokopilerden oluşan dosyasını birleştirmiş ve aynı gün tutuklu Cihaner'de dahil tüm sanıkları tahliye etmişti. Tahliye planının uygulanmasının ardından dosyanın “Terör örgütü” davasının görüldüğü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nden alınarak Yargıtay'a taşınması için Ceza Genel Kurulu'na götürülmüştü.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun bu kararı ergenekon sanıkları için umut oldu. Başta Albay Dursun Çiçek olmak üzere birçok sanığı asker olan Ergenekon Terör örgütü davasının sanıklarının bu kararla askeri mahkemelerde yargılanma talebinde bulunmak için harekete geçecekleri belirtildi. Sanık avukatları bu kararla birlikte müvekkillerinin yargılanmasında sivil mahkemelerin yetkili olmadığı, görevli mahkemelerin askeri mahkemeler olduğu iddiasıyla İlhan Cihaner kararını emsal gösterecek.

Emekli Yargıtay Savcısı Ahmet Gündel, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun görev uyuşmazlığını çözmek gibi bir yetkisinin bulunmadığını vurgulayarak, “Olumlu veya olumsuz bir uyuşmazlık çıktığı tarihte bu durumda her hangi bir itiraz mekanizması öngörülmüş değildir ve Yargıtay Ceza Genel kurulu'nun da böyle bir uyuşmazlığı çözmekle kanunen her hangi bir yetkisi yoktur. Görev uyuşmazlığı ve yetki uyuşmazlığı ile ilgili Ceza Muhakemeleri yapısında bir takım yasal düzenlemeler vardır. Bu tür durumlarda Ceza Usul Yasası hangi mercilerin mahkemeler arasında ortaya çıkan uyuşmazlığı çözmekle görevli olduğunu göstermiştir.” şeklinde konuştu.

Emekli Cumhuriyet Savcısı Reşat Petek de Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun “Birleştirme uyuşmazlıklarına” bakmakla ilgili kanunen bir görevinin bulunmadığını belirterek, kararı hukuki yönden doğru bulmadığını söyledi. Kurul'un Yargıtay'daki en üst merci olduğunu belirten Petek şunları kaydetti: “Ancak 11. Ceza Dairesi'nin de kendisinde birleştirilmiş dahi olsa böyle bir davaya bakma yetkisi yoktur. Çünkü ağır olan suç silahlı örgüt üyesi olmak suçudur. Yargıtay'da bu tür davalara bakma görevi 9. Ceza Dairesi'ne aittir. 11. Ceza Dairesi dosyayı görevsizlik kararıyla beraber dosyayı 9. Ceza Dairesi'ne göndermelidir.

Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in, yanında YARSAV yönetiminden 14. Hukuk Dairesi Tetkik Hakimi Leyla Köksal ile birlikte Yargıtay 8. Ceza Dairesine 15 temmuz 2010 günü öğleden sonra saat 16.00-17.00 sıralarında bir ziyaret yaptığı iddia edilmişti. Ziyaretin Yargıtay 8. Ceza Dairesi müzakere salonunda bir toplantı şeklinde yapıldığı ve buna daire üyelerinden Ergenekon örgütünün yargıdaki 1 numarası olduğu öne sürülen Hamdi Yaver Aktan, Haydar Metiner, Nuray Duranoğlu, Ali Cengiz Özbek ve Necla Üçkardeşler'in katıldığı ileri sürülmüştü. Hamdi Yaver Aktan'ın ismi Cihaner'i kurtarmaya yönelik yapılan planların yer aldığı ses kayıtlarıyla sık sık gündeme gelmişti. İlhan cihaner'in aynı gün Yargıtay koridorlarında Yargıtay 1. Ceza Dairesi Üyesi Salih Zeki İskender ile kol kola dolaşırken görüldüğü de ileri sürülmüştü. Ses kayıtlarında 8. Daire üyesi Hamdi Yaver Aktan, Yargıtay 11. Ceza Dairesi Başkanı Ersan Ülker ve 1. Ceza Dairesi üyesi Salih Zeki İskender ile gizlice buluşarak Cihaner'in dosyasının birleştirilmesi ve tahliyesi konusunda yapılan planlara ilişkin konuşmalar yer alıyor.

Emekli Cumhuriyet Savcısı Gültekin Avcı ise kararın ses kayıtlarındaki görüşmeleri doğruladığını söyledi. Yargıtay üyelerine ait olduğu iddia edilen ve Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in kurtarılmasına yönelik planların konuşulduğu ses kayıtlarındaki adımların tek tek atıldığına dikkat çeken Gültekin Avcı, “Bu kararı anlamak mümkün değil. Hukuken veya toplumsal bir karşılığı olmayan bir karardır. Yargıtay Genel Kurulu, hukuken yanlış bir karar vermiştir. Bunu bile bile bu dairede birleştirme kararı verilebiliyor. Anlamak mümkün değil” dedi.