Nobel Ödüllü Ekonomist Profesör Joseph Stiglitz, Avrupa Merkez Bankası'nın piyasalara müdahale etmesi gerektiğini söylerken, Avrupa'da Euro Bölgesi sorunu için liderler perşembe günü biraraya gelecek
Nobel Ödüllü Profesör Joseph E. Stiglitz, Avrupa'da son günlerde yaşanan krizi, “Piyasalara hala güvenin devam etmesi ve ekonomilerin güçlü konumunu korumaya çalışıyorlar” şeklinde yorumladı. Piyasalara güven verilse bile ekonomilerde başlayan düşüşlerin yatırımcıların güven kaybetmesine neden olacağın belirten Stiglitz, “Avrupa ülkelerinin borç ödememe riski yok. Buna güveniyorum. Buralarda problem olursa bütçe açığı artar ve o zaman daha fazla faiz ödemek zorunda olursunuz. Bu yüzden Avrupa'nın dayanışma içinde olması gerekiyor. Dayanışma eksiklerden bir tanesi. Avro içerisinde farklı para birimleri var. Biz Amerika'da eğer ülkenin bir bölgesinde sorun olursa ortak bir dayanışma gösteriyoruz. Aynı şekilde Avrupa'nın da birlikte hareket etmesi lazım. Kısa vadede öncelikle Yunanistan'ın bütçesini dengelenmesi yönünde izin verilmeli Avrupa yatırım bankası finansman sermayesi sağlamalı” dedi.
Bloomberg'de yaptığı açıklamalarda uzun süredir tartışılan eurobondlar konusuna da değinen Joseph E. Stiglitz, bütün ülkelerin bu kolektif borçlanma aracından yararlanması gerektiğini ifade etti. Stiglitz, Avrupa birliği kurulurken oluşturulan dayanışma fonunun bugün istikrar fonu olarak hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi.
Borsalarda yaşanan hareketleri 1988 yılında Hong Kong'da yaşananlara çok benzeten Profesör, “Spekülatörler parayı başka yerden kazanacağız diye borsalardan çıkıyorlardı. Devlet piyasaya girdi ve borsayı destekledi. Avrupa'da da Avrupa Merkez Bankası piyasalara girişe müdahale etmeli. Spekülatörlerin ne yapacağı bilinmez ama bütçelerin dengelenmesi lazım. En iyi kumarın oynanması lazım. Bütün bu vakaların hepsinde doğru kararı almaları lazım.” Büyük bir ekonomik krizde olan ve Avrupa Birliği'ni (AB) de ekonomik olarak etkileyen Yunanistan'ın yol açtığı krizi görüşmek için Avrupa kritik bir haftaya başlıyor.
Avrupalı liderler perşembe günü Brüksel'de bir araya gelerek avro bölgesinin 11 yıllık ömründe gördüğü en ciddi krizi ele alacaklar. Financial Times gazetesinin konuyla ilgili haberinde, Avrupa Birliği'nin Yunanistan'daki krizi IMF'nin müdahalesi olmadan çözmesi gerektiği görüşü yer alıyor. Alınan tedbirlerin ücretlerde kesinti ve acımasız bir mali kemer sıkma politikası gerektirdiği belirtilen haberde şunlar aktarıldı: “IMF devreye girecek olursa Yunanistan'ın da Arjantin ile aynı yola girmesi muhtemel. Ama avro bölgesi kendi problemlerini kendi çözse daha iyi olur. Bu yüzden de bu perşembe günü yapacakları özel ekonomi zirvesinde AB liderleri ufak tefek mikro ekonomik reformları tartışmaktansa bu krize odaklanmalıdır.”
Cuma gününden beri Yunanistan kaynaklı olarak başlayan ve tüm dünyayı etkisi altına alan panik dalgası borsalarda düşüşlere sebep olurken Türkiye ve dünya borsaları bugün biraz daha sakin bir seyir izliyor. İMKB tekrar 51 bin seviyesine yaklaşırken Yunanistan borsası ise yüzde 4,21'lik bir yükseliş kayderek 1839 puana çıktı. Bu arada S&P'un Avrupa'da daha fazla ülkenin notunu düşürebileceği tehlikesinin bulunduğu bildirildi
ABD'nin de hala sorunlarla mücadele ettiğini, Obama'nın doğru tedbirler almasına rağmen yeterli olmadığını da vurgulayan Prof. Stiglitz, açıklamalarına şöyle devam etti: “Şu anda teşvikleri çekmek doğru değil. ABD ekonomisi içini yeni tedbirler gerekli. Eğer şimdi para harcarsak kısa vadede ekonomiyi canlandırırız ve geleceği kurtarırız. Eğer geç kalırsak o zaman ağır faturalar ödenir. Burada bizim uzun vadeye odaklanmamız lazım. Japonya bunun üstesinden geliyor. Yatırımlara rağmen faiz oranlarını düşük tutabiliyor. Eğer faiz oranlarını düşük tutabilirsek daha fazla parayı yatırımlara kaydırabiliriz ve büyüme oranları artar. ABD'de ölümcül hastaya tedavi değil de kan nakli yapıldı. Çözüm için bir şeyler yaptı ama kalıcı ve uzun vadeli çözümler üretilmeli. Burada 35-40 yıllık dönemde büyük depresyondan sonra çok güçlü düzenlemeler yapıldı. İkinci dünya savaşı bu anlamda çok sıkıydı. Bugün oraya geri dönmeyiz ama altta yatan sorunların çözülmesi için yeni tedbirler alınması gerekiyor.”