Fotoğraflar: Yasir Düzcan
Türk sinema yazarlığı dünyasının duayen isimlerinden Atilla Dorsay, 2007 yılı başlarından bu yana katıldığı yurt içi ve yurt dışı film festivallerinde çektiği karelerden oluşan “Yüzler” adlı bir fotoğraf sergisi açtı.
6 Ocak Salı akşamı İstanbul-Taksim'deki Fransız Kültür Merkezi'nde düzenlenen açılış törenine, yazarın sektördeki en kadim dostlarından -Türk sinemasının “Sultan”ı- Türkan Şoray başta olmak üzere kalabalık bir sinemacı topluluğu katılırken, Yeni Şafak Sinema Servisi'ni temsilen davetliler arasında yer alan bendeniz de asistanlarım Yasir Düzcan ve Şenol Koşaca ile birlikte Dorsay'ı bu mutlu gününde yalnız bırakmamak üzere orada bulunuyorduk.
Öte yandan, SİNEBİR (Sinema Eser Sahipleri Meslek Birliği) Genel Başkanı, değerli yönetmen İsmail Güneş'in de açılışa katılan isimler arasında yer aldığını görmek, bizler için hoş bir sürpriz oldu. “Ülkücü” kimliği nedeniyle Dorsay ile meslek hayatı boyunca yıldızı çoğunlukla barışmamış ve onun iltifatkâr cümlelerinden pek fazla nasiplenemiş bir sanatçı olan
Güneş'in, hem başkanlığını yaptığı sinema örgütünü temsilen, hem de bireysel olarak “vefâ” sözcüğünün altını doldurmak üzere o akşam orada bulunması, kendisine yönelik sevgi ve saygımızı daha da pekiştirdi.
Türkiye'nin en kıdemli sinema yazarları arasında yer alan Atilla Dorsay (Doğumu: 17 Mart 1939, İzmir), 1966 yılında Cumhuriyet gazetesinde başlayan meslek hayatı boyunca sayısız ulusal ve uluslararası film festivalini takip etti; dahası bunların önemli bir bölümünde yalnızca medya mensubu olarak değil, aynı zamanda jüri üyesi olarak da görev yaptı. Doğal olarak, böylesine uzun ve renkli bir meslekî serencam içinde, kişisel arşivinde de son derece zengin bir fotoğraf koleksiyonu birikti. Yazarın yalnızca son iki yıldır katıldığı sinema etkinliklerinde çektiği karelerden oluşan bu dar kapsamlı sergide, Harrison Ford'dan Cem Yılmaz'a, Juliette Binochet'dan Filiz Akın'a kadar çağdaş sinemanın birbirinden popüler simalarının -pek çoğu ona özel verilmiş pozlardan oluşan- 59 fotoğrafı yer alıyor.
Şimdi gelelim tekrar sadede… “Yüzler” sergisinin açılış töreninde yaptığı konuşmada, Atilla Dorsay'ın Türk sinema yazarlığındaki kıdemi ve ayrıcalıklı konumunun altını çizen Fransa'nın İstanbul Başkonsolosu Christine Moro, ünlü yazarın meslek hayatının olgunluk döneminden yansımaları oluşturan bu karelere ev sahipliği yapmaktan dolayı büyük bir memnuniyet duyduklarını belirtti. Ancak, bayan Moro'nun Fransızca yaptığı, yanıbaşındaki görevli tarafından Türkçeye çevrilen konuşmasında, sergisinin açılışını yaptığı yazarın soyadını defalarca “Dorse” biçiminde telaffuz etmesi de dikkatlerimizden kaçmadı. Buna karşılık, etkinliğin kuratörü Dorsay ise yaptığı cevabî konuşmada, böylesine absürd bir durumu o her zamanki centilmenliği içinde, “Ne mutlu ki beni katılımcılara takdim ederken, Türkçe telaffuzu biraz kaba olan soyadımı Fransız aksanınızla yumuşatarak daha bir zarif hâle getirdiniz” biçiminde ince bir espriyle karşılamayı yeğledi. Ben ve salondaki diğer bazı konuklar da -aslında pek çoğumuz açısından son derece bildik olan- bu “Fransız yaklaşımı” üzerine, “Biz Türkler, ünlü Fransız aktör Gerard Depardieu adına bir sergi açsak ve İstanbul Valisi de Depardieu'nün karşısında ona hitaben konuşurken ismini aynen yazıldığı gibi telaffuz etse, böyle bir organizasyonu izleyen Fransızlar acaba bizim hakkımızda ne düşünürdü?” sorusunu geçirip durduk içimizden…
Bizce soyadının Türkçe telaffuzu da çok zarif olan sevgili Atilla Dorsay'ın birbirinden güzel karelerini yakından incelemek isteyen İstanbullu sinemaseverler ve bu arada belirtilen tarihler arasında yolu İstanbul'a düşecek olan diğer kentlerdeki okurlarımız, İstiklâl Caddesi'nin Taksim girişindeki Fransız Kültür Merkezi'nde 20 Ocak Salı akşamına kadar açık kalacak bu sergiyi gezerek, sinema dünyasında heyecan verici bir yolculuğa çıkabilirler.