Almanya'ya işçi olarak giden Türklerin iyi eğitim alan torunları kariyer fırsatlarını Türkiye'de arıyor. 3. kuşak Türkler hem dil bilmesinin hem de iki ülkeyle de olan ilişkilerinin avantajını kullanırken, işsiz ve alt gelir grubundaki Türkler sosyal güvenlik yardımları nedeniyle Almanya'da kalmayı tercih ediyor
1960'larda işgücüne ihtiyaç duyan Almanya birkaç ülke ile beraber Türkiye'den de işçi istedi. Bu işçilerin pek çoğu teknik eğitim almış kalifiye iş gücüydü. Türkiye'nin o günün zor şartları içinde yetiştirdiği kalifiye elemanların bir kısmı böylece Almanya'ya gitti. Para biriktirerek dönme düşüncesinde olan işçilerin pek çoğu dönmedi. “Gurbetçi” olarak isimlendirilen Türkler burada kendi yaşam tarzlarını oluşturdular.
Almanya'daki Türkler şu an 3. kuşağa eriştiler. Son dönemlerde yapılan araştırmalar Almanya'daki göçmen kalifiye iş gücünün, özellikle Türk gençlerinin ülkeyi terk etme eğiliminde olduğunu gösteriyor. Bu sonuçlara göre çok sayıda Türk mesleki kariyerleri için Türkiye'yi tercih ediyor.
Geçtiğimiz günlerde Der Tagesspiegel Gazetesi'nde yayınlanan bir haberde de, Berlin İstatistik Kurumu tarafından şehirden dışarıya doğru bir göç yaşandığı teyit edilirken, özellikle göçmen kökenli kalifiye elemanların gittiği bildiriliyor. Bir ya da birkaç üniversite mezunu, eğitimli Türk gençleri kariyerleri için Türkiye'yi seçiyor. Bu gençleri Türkiye'ye çeken ise Türkiye'deki kariyer fırsatlarının daha parlak olması ve Türkiye'nin canlılığı.
Bazı görüşler ise Türk kökenli gençlerin, Almanya'da kendilerinin istenmedikleri hissine kapıldıklarını ve bu rahatsız edici ortam nedeniyle Türkiye'yi ve özellikle İstanbul'u tercih ettikleri yönünde. Belki de Almanya ödünç aldığı kalifiye işgücünü geri ödemeye başlamıştır. Ne dersiniz?
Konuyla ilgili olarak görüştüğümüz Türkiye Araştırmaları Vakfı TAVAK'ın başkanı Prof. Faruk Şen son yıllarda İslamofobi ve Türkofobi'nin gelişmesi ve Almanya'da artan yabancı düşmanlığının özellikle belli bir kariyer sahibi olan Türk gençlerini tekrar Türkiye'ye dönmeye ittiğini anlatıyor.
Prof Şen, TAVAK Vakfı'nın tespitlerine göre 2008 yılında 100 bin, 2009 yılında 105 bin Türk gencinin Almanya'yı terk ederek Türkiye'ye döndüğünü ifade ediyor. Şen, “Bu gençler avukat, doktor, turizmci olarak bir işe girdiler ya da kendi işlerini kurdular. Bu açıdan Almanya'da eğitim görmüş Türklerin yavaş yavaş Türkiye'ye geri döndüğü ortaya çıkıyor. Bu da Almanya'da belirli bir kuşkuyu beraberinde getirdi çünkü kaliteli iş gücünün Almanya'yı terk etmesi Almanya için büyük bir kayıp.”diyor.
OECD'nin bir araştırmasında ise Almanya'da göçmenlerin iş piyasasına yönelik fırsatlarının ve kariyer imkânlarının iyi olmadığı belirtiliyor. Sol Parti Milletvekili Elke Breitenbach da Almanya'daki iş piyasasında göçmenlerin yapısal bir ayrımcılığa maruz kaldıklarını söylüyor.
Prof. Faruk Şen Almanya hükümetinin kalifiye iş gücünün Türkiye'ye göç ettiğinin farkında olduğunu ancak bunu önlemek için somut bir adım atılmadığını anlatıyor: “Bu konuda herhangi bir adım atılmış değil. Önümüzdeki yıllarda göçün artacağını söyleyebiliriz. Zira Türkiye'deki ekonomi, Türkiye'deki yaşam Türk gençlerine Almanya'daki yaşamdan daha çok hitap ediyor. O yüzden ülkelerine dönmeye devam ediyorlar. Hükümet bunu fark etti. Göçmen politikasındaki yanlışlıkları içişleri bakanı da söylüyor. Alman Cumhurbaşkanı da Türkiye'ye geldiğinde bunu vurguladı. Göç olduğunu tespit ettiler ama bu konuda bir atılım ya da bir çalışma henüz yok.
” Prof. Şen Almanya'daki Türk toplumunun yüzde 30'unun işsiz, yüzde 44'ünün de fakir sınırının altında yaşadığını söylüyor. Bu kesim dönmeleri halinde herhangi bir sosyal güvenceleri olmadığı için Almanya'da kalmayı tercih ediyorlar. Şen, “Dönenler genç ve kariyer sahibi insanlar. Türkiye için kazanç Almanya için kayıp.” diyor.Almanya Türk Toplumu Başkanı Kenan Kolat da dönme eğilimini doğrulayanlardan. Kolat “Daha önce yapılmış bazı araştırmalarda çıkan sonuç Almanya'da özellikle üniversite eğitimini bitiren gençlerin kariyer şanslarını, yükselme şanslarını Türkiye'de denedikleri yönünde. Son aylarda özellikle buradaki Türk toplumun kaymak tabakası diyebileceğimiz kesim çok bıkkın ve sıkılmış durumda. Buradan ayrılma, uzaklaşma eğilimi içindeler. İnsanlar 'bu ülkede artık yaşanmaz' diye konuşuyorlar. Çevremizdeki insanlarda da böyle bir eğilim görüyoruz. Biz de tam tersine 'Siz gitmemelisiniz, sizler bu toplumu taşıyan unsurlarsınız' şeklinde telkinde bulunuyoruz” diyor.
Kenan Kolat sadece geri dönenlerin olmadığını artık Türkiye'den Almanya'ya gelenlerin de azaldığını anlatıyor. “Elimizdeki rakamlara göre 2004'te Türkiye'den gelenler, dönenlere göre 5756 daha fazlaymış. Bu sayı 2005'te 2949'a düşmüş. 2006'da ise -189 yani Almanya'dan Türkiye'ye dönüş artmış. 2007'de – 1652, 2008'de – 8107 yani dönen sayısı artıyor. Bunun içinde kariyer sahibi insanlar var. Bu artışı başka şekilde açıklamak mümkün değil. Türkiye'den gelişler azaldı. Aile bileşimi sayısı azaldı. Genelde bir dönüş eğilimi var. Bu konu çok konuşulmaya başlandı. Eğilim bu yönde. Türkiye'deki demokratikleşmeye bağlı olarak iltica başvuruları da azaldı. Yakın çevremdeki insanlar da dönmek istiyor. 'Türkiye'de daha çok şansımız var' diyorlar.”
Almanya'da doğup büyüyen ve Türkiye'ye ancak yaz tatillerinde gelen Tuna Dedeköy üniversiteyi bitirdikten sonra Türkiye'de çalışmayı tercih eden Türk gençlerinden biri. “Hayatımda bir değişiklik istedim ve Türkiye'de çalışmayı seçtim. Önce stajyer olarak geldim. Hoşuma gitti. Şansımı denemek istedim ben de. Türkiye daha canlı, daha değişik. Almanya'da kalsaydım hayatım çok monoton olacaktı. Almanya'da kalsaydım turizm ofisinde çalışacaktım ve bu hep böyle devam edecekti. Burada önüm açık, yükselme şansı daha fazla. Almanca bilmemiz de avantajımız oluyor. Türkiye'ye çok çabuk alıştım. Staj yaptığım yer zaten bir Alman Türk şirketiydi. Almanya'dan gelen iş arkadaşlarım da vardı. Gelecek planlarımda Almanya'ya dönmeyi düşünmüyorum. Ailem orada olduğu için arada gidip geliyorum.”
Lamia Öğütmen yaklaşık 12 yıl önce Türkiye'ye dönmüş. Almanya ile bağlarını koparmayan Öğütmen, genç ve eğitimli Türklerin dönme eğilimini de gözleme fırsatı bulmuş. Kendisinin Türkiye'deki yaşamı sevdiği için döndüğünü söyleyen Öğütmen, “Çok iyi Almanca bilen ve çok iyi Türkçe bilen biri iyi eğitim de gördüyse Türkiye'de daha fazla olanağa sahip. Gençlerimiz bu imkanı değerlendirmeye başladı. Türkiye'de kariyer şansı daha fazla. Almanya'da Türkçesini kullanamıyor ama Türkiye'de iki dili birden kullanıyor. Eğitimli gençler geri dönüyor. İşsiz olanlar ya da devletten yardım alanlar orada kalmayı tercih ediyor çünkü Türkiye'de bu olanaklar yok. Ama kendine güvenen ve kendini geliştirmek isteyen gençlerimiz buraya geliyor. Çünkü burada gelişim çok hızlı. O cazip geliyor. Burada yaşadığınızı hissediyorsunuz, orada monotonluk var.” diyor.