KKTC Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Erçakıca: "Memorandum, Cumhurbaşkanı Talat ile Hristofyas arasında sağlanan mutabakatlara ters anlayış ve yaklaşımlar içeriyor" dedi.
KKTC Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Hasan Erçakıca, İngiltere ile Kıbrıs Rum yönetimi arasında bugün Londra'da imzalanan memorandumun, Kıbrıs'taki gerçekleri yansıtmadığını, Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm bulma çabalarını olumsuz yönde etkileyecek yaklaşımlara yer verdiğini belirterek, bunun kabul edilemez olduğunu söyledi.
Erçakıca, yaptığı yazılı açıklamada, Kıbrıs Rum kesimiyle İngiltere arasında imzalanan memorandumun, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas arasında 21 Mart ve 23 Mayıs 2008 tarihlerinde sağlanan mutabakatlara ters anlayış ve yaklaşımlar içerdiğine dikkati çekerek, şunları vurguladı:
"Bu memorandumu kabul etmekle Hristofyas, Cumhurbaşkanımız ile vardığı mutabakatlar konusunda tutarsız davranmakta; görüşme sürecini etkileyecek bir güvenirlik sorununun ortaya çıkmasına neden olmaktadır. İngiliz yetkililer ise 21 Mart anlaşmasıyla başlayan yeni görüşme sürecini desteklemekte oldukları yönündeki beyanları hakkında kuşku duyulmasını bizzat kendileri beslemiş olmaktadırlar."
Erçakıca, Kıbrıs Rum tarafının, son zamanlardaki çabalarıyla Kıbrıs sorununun çözümünü başka yerde aradığını gösterdiğini belirterek, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Ne yazık ki, İngiltere de Kıbrıs Rum tarafı ile bozulan ilişkilerini düzeltmek uğruna, Kıbrıs Rum tarafının bu çabasına destek vermiş, Kıbrıs sorununa taraflardan birinin bulunmadığı bir ortamda şekil verme çabasına alet olmuştur."
Açıklamasında, "Kıbrıs sorununa, iki tarafın BM gözetimi altında ve eşit statüde katılacakları görüşmelerle çözüm bulunması konusunda samimi görüş taşıyanlar, böyle bir memorandumun ortaya çıkmasına ve tarafların üzerinde uzlaştıkları hususların aşındırılmasına olanak vermemek durumundadırlar" ifadelerine yer veren Erçakıca, şunları kaydetti:
"Bu memorandumda, Kıbrıs Rum tarafının, Kıbrıs Türk halkı için aldığı önlemlerden söz edilmesi ve İngiltere'nin bunları desteklediğinin duyurulması ise tam bir aymazlık örneğidir. Kıbrıs Türk halkı için önlem almak, Kıbrıs Rum tarafının üstüne vazife olmadığı gibi bu önlemleri takdir etmek de İngiltere'ye kalmış değildir. Eğer böyle önlemler varsa, bunların değerlendirmesini yapmak, Kıbrıs Türk halkının kendi iradesine kalmış bir konudur."
Memorandumda, "adada ayrı bir politik varlığın tanınmayacağından veya yükseltilmeyeceğinden" söz edilmesini de "bir gariplik" örneği olduğuna işaret eden Erçakıca, "Bütün dünya gibi Hristofyas ve İngiliz yetkililer de biliyorlar ki, Kıbrıs adasında 'iki ayrı politik varlık' vardır ve Kıbrıs sorununa bulunacak çözüm bu gerçeğe dayanacaktır" dedi.
Erçakıca, İngiliz Hükümetinin bütün Kıbrıs adına muhatap aldığı Dimitris Hristofyas'ın Kuzey Kıbrıs'ta ve Kıbrıs Türk halkı üzerinde hiçbir yetki ve otoritesi olmadığını vurguladı.
Sözcü, dolayısıyla Hristofyas ile İngiliz Hükümeti arasında imzalanan memorandumun Kıbrıs Türk halkını hiçbir şekilde bağlamadığını, Kuzey Kıbrıs'ta hiçbir geçerliliğe veya etkiye sahip olmadığını kaydetti.