Uzmanlar büyüme çağındaki çocuklara ılık süt içirilmesini tavsiye ediyor. Çocukların kalbinin ilacının ılık süt olduğunu belirten uzmanlar, "Anneler, çocuğunuzun beslenmesinde sütten sakın vazgeçmeyin. Bir yaşından itibaren her gün yarım litre süt içen çocuklarda kolesterol sorunu olmuyor. Sütü mutlaka ılık içirin. Çünkü soğuk süt demir eksikliği anemisine neden olabiliyor." uyarısı yapıyor.
Bursa Dörtçelik Çocuk Hastanesi Başhekimi Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. İsmail Özcan, ılık sütün çocuklar için vazgeçilmez bir besin kaynağı olduğunu söyledi. Öncelikle anne sütünün zengin protein içeriğinin çocuğun gelişiminde çok büyük rol oynadığını belirten Dr. Özcan, anne sütü sonrası da çocuklara süt içme alışkanlığının kazandırılması gerektiğini bildirdi. Beslenmenin çocukluk çağından itibaren kalp hastalığı üzerinde etkisi olduğunu anlatan Dr. Özcan, çocukluk dönemindeki beslenme bozukluğunun ileriki yaşlarda kalp hastalıkları riskini artırabildiğini söyledi. Özcan şöyle devam etti:
"Bu rahatsızlar içerisinden en önemlisi hipertansiyon, kalp krizleri ve diyabet riskinin artması gibi sorunlardır. Damardaki yağlanma ve lipitlerin yüksek olması da hep çocukluk çağında yanlış beslenme ile ilgili olarak ortaya çıkar. Bunların bir kısmı direkt olarak kötü beslenme sonucu ortaya çıkar. Bir kısmı da kötü beslenme sonucu obezitenin gelişmesiyle kendini gösterir."
Çocuklarda yanlış beslenmenin erken yaşlardan itibaren oluşması halinde damarlarda meydana gelen değişikliklerin kronik bir süreç halinde yıllarca devam ettiğini kaydeden Dr. İsmail Özcan, çocuğun beslenmesinin hayati önem taşıdığını dile getirdi. Yanlış beslenen çocuğun dışarıdan bakınca kilolu görünmemesine aldanmamak gerektiğinin altını çizen Uzman Dr. Özcan, anne sütü dünyanın en hafif ve en özellikli gıdası olduğunu vurguladı. Anne sütünün içerdiği zengin proteinler sayesinde çocuğa yapılan ilk aşı olduğunu belirten Dr. İsmail Özcan şu bilgileri verdi: "Bebeğin, anne sütüyle beslendiği zaman her şeyi dengeli olarak alıyor ve aynı zamanda organ ve damar koruyucu etkilerinden de yararlanıyor. Anne sütü, ileride nörolojik hastalıkların ortaya çıkma riskini azaltıyor. Bütün organların hayatiyetini, dolayısıyla kalbin de hayatiyetini uzatıyor. Yine anne sütü ile beslenen çocuklarda çölyak, diyabet, alerjik hastalıklar ve safra kesesi hastalıkları daha az görülüyor. Hipertansiyon ve obezite de anne sütü ile beslenen çocuklarda daha azdır. En önemlisi de enfeksiyonlar daha az görülür. Ayrıca anne sütünün böbrek yükü çok azdır. Tabiatta nadir bulunan proteinler anne sütünde mevcuttur. Anne sütü temiz, steril olduğu için çocuğun gelişiminde hayati önem taşıyor."