'Bazı araçlar husumetten yakıldı'

Anka
00:0031/12/2007, Pazartesi
G: 31/12/2007, Pazartesi
Yeni Şafak
'Bazı araçlar husumetten yakıldı'
'Bazı araçlar husumetten yakıldı'

Cerrah: Bazı araçların yakılması husumetlerden kaynaklanıyor. İnsanların birbirlerine kızmasından dolayı yakılan araçlar var dedi

İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, İstanbul'da gerçekleştirilen araç yakma olaylarına ilişkin yürütülen soruşturmalar kapsamında gözaltına alınan 28 kişiden 9'unun tutuklandığını, 17 zanlının ise bugün mahkemeye sevk edildiğini söyledi.

Cerrah, yakalanan faillerin PKK mensubu olup olmadığına ilişkin net bilgilerin dava sonrasında açığa çıkacağını belirterek, “Bazı araçların yakılması husumetlerden kaynaklanıyor. İnsanların birbirlerine kızmasından dolayı yakılan araçlar var. Veya aralarındaki ticari uyuşmazlıklardan dolayı bazı araçların yandığını görüyoruz. Bir kısım araçların da alkollü kişiler tarafından eğlenirken yakıldığını görüyoruz” diye konuştu.

Celalettin Cerrah, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde düzenlediği basın toplantısıyla, son günlerde İstanbul'un çeşitli ilçelerinde gerçekleştirilen araç yakma olayları hakkında bilgi verdi.

FAİLLERİ MOBESE SİSTEMİ İLE YAKALADIK

İstanbul'da 8 Aralık'tan itibaren başlayan araç yakma olaylarının özellikle Bahçelievler, Küçükçekmece, Kağıthane, Şişli, Eminönü, Fatih, Sultanbeyli ve Gazi mahallelerinde yoğunlaştığını hatırlatan Cerrah, Emniyet güçlerinin 24 saat boyunca bu mahallelere pusu atarak ve gelişmiş takip teknolojisine sahip helikopter yardımı ile failleri yakalamaya çalıştığını kaydetti.

Faillerin yakalanmasında özellikle MOBESE sistemi ile vatandaşların iş yerlerine ve oturdukları evlerinin etrafına kurdukları kameralardan yararlandıklarına vurgu yapan Cerrah, İstanbullulara işyerlerinde ve yaşadıkları bölgelerde kamera kullanmaya devam etmeleri çağrısında bulundu.

İSTANBULLULARA “KAMERA KULLANIN” ÇAĞRISI

Cerrah, “İstanbul halkı, işyerleri olanlar, evlerinin, sokaklarının güvenliğini isteyenler lütfen bize yardımcı olsunlar ve mutlaka iş yerlerine kamera takmaya devam etsinler. Çünkü İstanbul'un nüfusu gün geçtikçe artıyor ve her yerde, her sokakta bir polisin bulunması mümkün değil. Ama her sokakta bir kamera polisin gözüdür, kulağıdır, olayların açığa çıkmasına yardımcı olacak birer araç durumundadır” diye konuştu.

9 ZANLI TUTUKLANDI

Bugüne kadar araç yaktıkları tespit edilen toplam 28 kişinin gözaltına alındığını, bunlardan 10'unun ilk etapta mahkemeye çıkarıldığını ve 9'unun tutuklandığını ifade eden Cerrah, bugün de geriye kalan 17 zanlının mahkemeye sevk edileceğini kaydetti. Cerrah, adalete teslim edilen zanlılar içinde geçtiğimiz aylarda Gaziosmanpaşa'da belediye otobüsünü yakan kişilerin de bulunduğunu dile getirdi.

ARAÇ YAKMA OLAYLARI DEVAM EDEBİLİR

Cerrah, araç yakma olaylarının bundan sonra da devam edebileceği uyarısında bulunarak, “Tedbirlerimiz aynı yoğunlukta devam edecektir. Vatandaşlarımızın malına ve canına zarar veren hangi örgüt, kim olursa olsun mutlaka yakalanıp adalete teslim edilecektir. Bütün arkadaşlarımız 24 saat uyumadan görev yapmışsa, yine aynı şekilde çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Cerrah, yakalanan faillerin PKK mensubu olup olmadığına ilişkin bir soruya karşılık, net bilgilerin dava sonrasında açığa çıkacağını belirterek, “Bu konularda benim bir şey söylemem yanlış olur. Eğer mahkeme safahatını beklersek, orada nedir ne değildir, bunlar nerelere bağlıdır, ne şekilde hareket ettiklerinin cevaplarını almış olacağız” diye konuştu.

BAZI ARAÇLAR, HUSUMETTEN YA DA EĞLENCEDEN YAKILMIŞ

Yakalanan faillerin içinde üniversite öğrencilerinin, işsiz güçsüz kişilerin, gasp ve hırsızlık suçlarına karışmış Doğulu vatandaşların bulunduğunu dile getiren Cerrah, bazı yakma eylemlerinin terör eylemi değil kişisel husumetlerden kaynaklandığını kaydetti. Cerrah, şöyle konuştu:

“Bir kısım araçlar maalesef terör eylemi olarak gözükmüyor. Bazı araçların yakılması husumetlerden kaynaklanıyor. İnsanların birbirlerine kızmasından dolayı yakılan araçlar var. Veya aralarındaki ticari uyuşmazlıklardan dolayı bazı araçların yandığını görüyoruz. Bir kısım araçların alkollü kişiler tarafından eğlenirken yakıldığını görüyoruz. Mesela Beykoz'daki araçlar hurdaya ayrılmış araçlardı.”


POLİSLERE AİT ARAÇLARIN YAKILMASI TESADÜF

Polis memurlarına ait şahsi araçların yakılmasının ise “tesadüf” olduğunu söyleyen Cerrah, söz konusu araçlarda, aracın bir polise ait olduğunu gösteren herhangi bir emare bulunmadığını, araçların yakıldığı bölgelerde ise Polis lojmanı olmadığını bildirdi. Cerrah, “Polislerimizin araçlarına tesadüfen böyle bir eylem olmuştur. Herhangi bir zaaf olduğunu sanmıyorum. Böyle bir şeyin bilinmesi için çok iyi istihbarat alınması gerekir” dedi.

EN ÜCRA KÖŞEYE BİLE SİVİL POLİS OTOSU YERLEŞTİRDİK

Bundan sonra da araç yakma olaylarına karşı alınan önlemlerin aynen devam edeceğini vurgulayan Cerrah, İstanbul'un tüm ilçelerinde, İlçe Emniyet Müdürleri dahil hiçbir emniyet görevlisinin evine gitmeden çalıştığını, her ilçede hem motorize hem sivil ekiplerin kurulduğunu ve İstanbul'un en ücra köşesine bile bir sivil polis otosu yerleştirdiklerini anlattı.

Cerrah, bir soru üzerine, özellikle siyasi boyutu bulunan olaylarda Jandarma istihbaratı, Türk polis teşkilatı istihbaratı ve milli istihbaratın mutlaka bilgi alışverişinde bulunduğunu, bu kurumların ayrı ayrı çalışmasının düşünülemeyeceğini söyledi.

HEDEFE KİLİTLENEN HELİKOPTER

Cerrah, basın mensuplarının soruları üzerine asayiş olaylarında kullanılan Emniyet'e ait yüksek teknolojili helikopter hakkında da bilgi verdi. Helikopterin geceleri uçma özelliğine sahip olduğuna, yukarıdan çok rahat bir şekilde aşağıyı izlemeye yarayacak cihazları bulunduğuna dikkat çeken Cerrah, helikopterin kilitlendiği kişiyi İstanbul'un neresine giderse gitsin takip edecek teknolojiye sahip olduğunu kaydetti.

İSTANBUL İÇİN 1350 KAMERA YETERLİ DEĞİL

Dünyanın her yerinde suçu önlemek ve suçluyu tespit etmek amacıyla kamera sistemi kullanıldığına işaret eden Cerrah, şunları söyledi:

“Hatta Londra'da 5 milyon kamera olduğunun söylenmektedir. Bu 5 milyon kameranın 5 milyonu da devletin koyduğu kamera değildir. MOBESE sistemini Haziran 2005'te devreye soktuk. 570 kameramız vardı. Şu anda 1350 kameraya çıkardık. Bunda belediye başkanlarımızın, vatandaşlarımızın katkıları büyüktür. Ama İstanbul gibi büyük bir kente 1350 kamera yetmesi mümkün değildir. Önümüzdeki günlerde çalışmalarımız devam etmektedir. Bir sendika başkanı ve yöneticileri ile görüşmelerimiz sonuçlanmıştır. Çeşitli olayların yoğun olduğu yerlere de kameralar koyabileceğiz. Ayrıca arkadaşlarımız devriye hizmeti görürken, İstanbulluların hizmetine sokacağı cep bilgisayarları dağıtılacaktır. Böylelikle İstanbul'un güvenliğini daha rahat sağlayacağımıza inanıyorum.”

YILBAŞI İÇİN HER TÜRLÜ TEDBİRİ ALDIK

Tüm polislerin ve İstanbulluların yeni yılını kutlayan Cerrah, yılbaşı kutlamaları konusunda her türlü tedbirin alındığını, İstanbulluların yılbaşı akşamını iyi bir şekilde geçirmesini sağlamak için, hem trafik yönünden hem asayiş yönünden tüm polislerin görev başında olduğunu ifade etti.