Geçen hafta, “2010 Küresel Aile Şirketleri Araştırması, Türkiye Sonuçları”nı açıklayan PwC Türkiye Kıdemli Ortağı Adnan Nas, Türk aile şirketlerinin yarısından fazlasının önümüzdeki 5 yıl içinde el değiştirme beklentisinde olduğunu söyledi. Adnan Nas'ın verdiği bilgilere göre Türk aile şirketlerinin yüzde 69'u, halefini (gelecekteki mülkiyet ve yönetim) seçmemiş durumda. Dolayısıyla kilit yöneticilerin vefatı veya yetersizliği durumunda devreye girecek acil durum planına sahip değiller, halefiyette olduğu gibi bu konuda da küresel ortalamanın gerisinde bulunuyorlar. Peki bütün bu veriler neyi anlatıyor? Aile şirketlerimizin geleceği nice olur? Bunun için Vakanüvis kayıtlarına dönmemiz gerekiyor. Çünkü tarih tekerrürden (Tekrardan) ibarettir. Başarılar gibi başarısızlıklardan da alınacak dersler bulunuyor. Eğer gereken dersler çıkarılmazsa Camondo hanedanının çöküşü gibi hazin akibet kaçınılmaz. O Camondolar ki, 19. yüzyıl boyunca finans, kültür ve sanat alanlarında birçok başarıya imza atmış bir aile. Yabancı finans kaynaklarıyla Osmanlı Sarayı arasında bir köprü oluşturan bu aile aynı zamanda Galata, Pera, Karaköy ve Tophane semtlerinin yeniden imarına öncülük etmiş ve şehrin bugünkü çehresine kavuşmasına da katkıda bulunmuş. Osmanlı coğrafyasında doğan ve 4 nesil devam eden bu sülalenin bugün adı bile hatırlanmıyor. Dünyayı yönettiği belirtilen ABD'deki Rockefeller ve Avrupa'daki Rothschildler gibi olabilecekken unutulup giden bu hanedan hakkında 'Camondolar: Bir Hanedanın Çöküşü' isimli kitap ilginç detaylar veriyor. İlk kez 1998'de Fransa'da basılan ve Kitap Yayınevi tarafından Türkçe de yayınlanan kitaptan bir hanedanın çöküşünü 3 başlık halinde şöyle özetleyebilirim:
* Memleketi unutma: Osmanlı vezirlerinin maliyecisi olan aile, 1869'da Paris'e yerleşir. Geçmişten getirdiklerini yeniyle sentezlemek ve yeni sinerjiler oluşturmak yerine Şarklı kimlikle-rine sırt çevirirler. Böylece ne doğulu ne de batılı olabilmişler. İstanbul'a gelen ve dünyaya açılan Anadolu ailelerinin dikkate alması gereken bir nokta.
* Kökene sırt çevirme: Yeni nesil Camondolar, babalarının sosyal kimliğini tanımlayan hayırseverlikten vazgeçerler. İstanbul'daki Yahudi cemaatine yardımı keserler, hatta Camondoları temsil eden Beatrice, vaftizle Katolik olur. Öte yandan İstanbul Yahudi cemaati ile çatışmaya bile girmenin bu unutulmada etkili olduğu vurgulanıyor.
* Yeni nesli ihmal etme: Adnan Nas'ın Türk aile şirketleri için belirlediği halefini (gelecekteki mülkiyet ve yönetim) seçmemiş olmak, Camondolar için de sonu getirmiş. Babası Abraham Camondo'nun vasiyetini göz ardı eden oğul Isaac Camondo'nun evlenmeyerek bir aile kurmaktan bile kaçınması, doğal olarak aileyi bitirmiş.
Türk Hava Yolları (THY) Genel Müdürü Dr. Temel Kotil, Sabancı Öğretmen Evi'nde biraraya geldiği İsmail Özseçkin Vakfı'nın (ÖSEV) bursiyerlerine THY'den sonra Türkiye'nin nasıl uçuşa geçeceğinin ipuçlarını şöyle özetledi:
* Türkiye 'Süper Güç' olacaksa, 0-6 yaşa önem verilmeli. Hatta ABD'deki gibi bebek 16 aylıkken eğitim başlamalı. Bebek o yaşta neyi alabiliyorsa o verilmeli.
* THY; yurtiçinde değil, dışarıda rekabetle başarılı oldu. Alman ve Fransızları taşıyarak büyümeyi yakaladı. Türkiye Alman ve Fransızları burada eğitime başlarsa o zaman süper güç olur. Avustralya eğitimden 10 milyar dolar kazanıyor.