Gaffar Okkan suikastı davasının gerekçeli kararında, suikastın perde arkasında bulunanların ortaya çıkarılamadığı vurgulandı. Kararda, "Profesyonelce işlenen bu eylemin dış bağlantıları ile genel eylem talimatını verip planlayanlara ulaşılamadığı anlaşılmıştır' denildi.
Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, Diyarbakır eski Emniyet Müdürü Gaffar Okkan'a düzenlenen suikastın da yer aldığı 13 ayrı eyleme katıldığı gerekçesiyle yargılanan ve müebbet hapis cezasına çarptırılan Bedran Salamboğa ile ilgili gerekçeli kararını açıkladı. Kararda, Gaffar Okan'ın Hizbullah tarafından öldürüldüğünün ancak suikastın gerçek yönlendiricilerinin kimler olduğunun tespit edilemediği vurgulandı.
Okkan'ın öldürülmesi eyleminde, söz konusu eylemin gerçekleştirildiği yerin şehrin merkezinde bulunup emniyet müdürlüğüne çok yakın bir mesafede olduğuna yer verilen kararda, şöyle denildi: 'Örgütün eylem taktiklerinden farklı olarak saldırıda çok sayıda uzun namlulu silahın kullanılması, olağanüstü hal uygulaması devam eden Diyarbakır ilinde adım başı bir polis memuru bulunmasına karşılık, bu kapsamda bir eylemin gerçekleştirilebilmesi, ayrıca bölgede yaygın şiddet eylemlerinde bulunan PKK tarafından bile bu kapsamda bir eylemin gerçekleştirilememiş olması, olay yerinde bulunan cep telefonu şirketlerine ait baz istasyonlarından olay saatinde ve öncesinde yapılan tüm görüşmelerin listesi çıkarılmasına rağmen saldırganların kendi aralarında iletişim kurmadıklarının tespit edilmesi, saldırganların kısa sürede olay yerinden kaçıp yoğun operasyonlara rağmen olay tarihinde yakalanamamaları ve yakın mesafeden atılan 20 tane kadar merminin maktulün başına isabet etmesi, olay mahallinde bulunan 469 adet boş kovanın 16 ayrı Kalaşnikof marka uzun namlulu silahtan atılması ve bu silahlardan sadece bir tanesinin güvenlik güçlerine, diğerlerinin ise saldırganlara ait olması birlikte değerlendirildiğinde, eylemin profesyonel suikast birimlerince uzun hazırlıklar sonucu planlandığı ve aralarında sanık Bedran Salamboğa'nın da bulunduğu Hizbullah örgütü üyelerince gerçekleştirildiği kanaatine varılmıştır.'
Kararda “maktulün ölümü ile Hizbullah ve PKK terör örgütlerinin çağrısı dışında esnafın ilk kez Diyarbakır'da kepenk kapattığı, binlerce insanın valilik önünde toplanarak eylemi protesto ettiği ve eylemle amaçlanan hedefe ulaşıldığı görülmüş, ancak profesyonelce işlenen bu eylemin dış bağlantıları ile genel eylem talimatını verip eylemi planlayanlara ulaşılamadığı anlaşılmıştır' ifadeleri de dikkat çekti.