Onlar emanetti dokundurtmadım

İha
00:009/06/2010, Çarşamba
G: 9/06/2010, Çarşamba
Yeni Şafak
Onlar emanetti dokundurtmadım
Onlar emanetti dokundurtmadım

Yardım gönüllüsü Murat Akinan, saldırı sırasında çekilen bir fotoğraf karesiyle hafızalara kazındı. Yaralı İsrail askerine sarılarak korumaya çalışırken, bir yandan da yardım gönüllülerini sakinleştirmeye çalışan Akinan'ın o anları bir fotoğraf karesine yansımıştı. Akinan, "Ben onu emanet olarak aldım. Ona bir şey yapsak bizde aciz duruma düşerdik" dedi.

Gazze'ye insani yardım taşıyan gemilere düzenlenen saldırı sırasında bir yandan yaralı İsrail askerine sarılıp korumaya çalışırken, diğer yandan gönüllülere eliyle "durun" işareti yapan Murat Akinan, "Ben onu emanet olarak aldım. Ona bir şey yapsak bizde aciz duruma düşerdik" dedi.

Yardım gönüllüsü Murat Akinan, saldırı sırasında çekilen bir fotoğraf karesiyle hafızalara kazındı. Yaralı İsrail askerine sarılarak korumaya çalışırken, bir yandan da yardım gönüllülerini sakinleştirmeye çalışan Akinan'ın o anları bir fotoğraf karesine yansımıştı. Mavi Marmara Gemisi'nde yaşananları anlatan Akinan, gemiye 18 yaşındaki kızı Saliha Sultan ile birlikte katıldığını söyledi. İsrailli askerlerin saldırısı başladığında kızını güvenli olan alt kata indirdiğini söyleyen Akinan, "Ben tekrar yukarı çıktım. Yukarı çıktığımda Bülent Yıldırım bana bir İsrail askerini vererek 'al bunun güvenliğini sağla' dedi. Ben askeri aldıktan sonra içerideki görevlilerin, yaralılar ve ölüler olunca tepkileri oldu. Aşağı doğru indirmeye başladım. Aşağı indirirken bayağı zorlandım. Çünkü insanlar tutmak bile istemiyordu. Askerin adeta dizleri çözülmüş ve ağlıyordu. Bu iki metrelik İsrail komandosunu zorla doktora indirdim" diye konuştu.

Yaralı İsrail askerine pansuman yaptıklarını kaydeden Murat Akinan, o an yaşananları şöyle anlattı;

"Pansuman yapılırken ağlaması ve gözündeki korkular devam ediyordu. Daha sonra ikinci ve üçüncü asker geldi. Gönüllülerin tepkileri devam ediyordu. Ben onlara 'bunlara dokunulmayacak' dedim. Çükü bizim aldığım İslami terbiye bunu gerektirir. Esire merhametle davranmak gerekir. Arkadaşlara bunu izah ettim. Askerleri de göz teması ve vücut diliyle telkin ettim. Yarım saat sonra onlarda sakinleştiler."

"Ben onu emanet olarak aldım. Bizden de yaralı arkadaşlar olunca içim yanmaya başladı" diyen Akinan, "Fakat önümüzdeki aciz bir insan diye düşündüm. Buna bir şey yapsak bizde aciz duruma düşerdik. Çünkü biz insan olarak oraya öldürmek için gitmedik. Ama onlar öldürmek için geldi. Acıma rağmen eğer bir şey yaparsak onlardan bir farkımız kalmayacağını düşündüm. Bu bende baskın geldi. Biz onlara merhametle müdahale ettik" diye konuştu.

Yardım gönüllüsü Murat Akinan, yaşananlar sırasında kendisini en çok üzen olayın askerleri pansuman edip, teslim eden doktorun vurulması olduğunu söyledi. Doktor vurulduktan sonra "yanlış mı yaptık acaba" diye düşündüğünü anlatan Akinan, "Ama sonra tekrar düşününce doğru olanı yaptık. Gözaltına alındıktan sonra beni sorguladılar. 'Sende askerlere vurdun' dediler. Bende 'o askerleri çağırın ve sorun' dedim. Daha sonra benim gönüllüleri engellemeye çalıştığım fotoğrafı gösterdiler. Başka bir karede bir müdahale eden gönüllü vardı onu gösterdiler. Ben de 'siz öldürdünüz, herkesi engellemek mümkün değildi' dedim" ifadelerini kullandı.

"Yine böyle bir organizasyon olsa gider misiniz?" sorusuna ise Akinan, "Kızımı götürmek istemem ama ben kesin giderim. Fakat kızım da gitmek istediğini söylüyor" yanıtını verdi. Akinan, "Aynı olay olursa İsrail askerlerini korur musunuz?" şeklindeki soruya ise şöyle karşılık verdi; "Eğer güvertede olursam gemiyi korurum. Ama içerde olursam yine aynısını yaparım."