M ehmet Ali Bulut yeni kitabı Ahkâmsız Hükümler'de bugüne kadar yaşadığı ve tanık olduğu olayları konu almış. Kitapta Bulut, edep-adabı, görgüyü, usulü, doğruyu- doğruluğu ve daha birçok irfanı anlatıyor. Anlatmakla kalmıyor edepsizliğe, hayâsızlığa olan tavrını ağırbaşlılıkla açıkça gözler önüne seriyor. Yazar kitabı için “evvel zaman içinde, çoğu, yaşanan hadiselere karşı tepki olarak içimde birikmiş öfkeler veya yenilgiler yahut iç çekişmelerden ibarettir…”ifadelerini kullanıyor.
Aşk mı büyük şefkat mi?
Ziyaretine gelen gençlere soruyor Bulut: “Aşk mı büyük şefkat mi?”. Aldığı cevap kuşkusuz şaşırtmıyor onu ve onlara şu suali yöneltiyor: “En çok sevgiye layık olan kimdir?”. İstisnasız hepsi “Allah” karşılığını veriyor. Gençlerin verdiği cevapların birbiriyle çeliştiğini gören Bulut onlara ikilemlerini anlatıyor:
“Evet, Allah'ı sevmek bütün sevgilerin başıdır. Ama O, “Beni gerçekten seviyorsanız Elçime uyun!” diyor. “O zaman ben de sizi sever, bağışlarım.” buyuruyor. Sevgi insan yüreğinin en büyük icadıdır. İnsanı en üstün varlık kılan, onun yüreğinde yeşertip büyüttüğü sevgidir; sevme kabiliyetidir. Onun yüksek mertebelerine ise aşk demişler. Oysa aşk cinsellik kokar. Bencillik taşır. İnsanlar bedenlerinin çekim gücünü aşk zannediyorlar. Şefkat aşktan da sevgiden de büyüktür. Bak bir tavuğun tüm sermayesi kendi hayatı iken, onu da yavrusu için itin ağzına bırakabiliyor…”
