Ağa, köyü satılığa çıkardı

İha
00:001/10/2010, Cuma
G: 1/10/2010, Cuma
Yeni Şafak
Ağa, köyü satılığa çıkardı
Ağa, köyü satılığa çıkardı

Denizli'de 70 haneli köyün büyük bölümünün sahibi olan Hüseyin Sarı, vatandaşlara tapularını bedelsiz vermek için yaptığı girişimlerden sonuç alamayınca köyü satılığa çıkardı. Sarı, “Tapuları veremediğim için şahsi olarak da insanlara karşı mahcup duruma düştüm” dedi.

Denizli'nin Honaz ilçesine bağlı Gürlek köyünün ağası Hüseyin Sarı, 70 haneli köydeki tapuları vatandaşlara bedelsiz vermek için yaptığı girişimlerden sonuç alamayınca son çare olarak köyü satılığa çıkardı. Honaz ilçesine bağlı Gürlek köyünde 52 bin metrekarelik mahallenin tapusuna sahip olan Hüseyin Sarı, kendisine ait yaklaşık 70 haneyi şu anda oturanlara bedelsiz vermek için yıllardır çeşitli girişimlerde bulundu ancak bir sonuç alamadı. Son çare olarak köyün girişine 'Satılık Köy' levhası asan, yerel gazetelere de tam sayfa ilan veren Hüseyin Sarı, hem kendisinin ağalıktan hem de vatandaşların düştükleri zor durumdan kurtulması için başka çare bulamadığını söyledi. Dedesi ve babasından sonra kendisinin ağa olduğunu, ancak oğlunun ağa olmasını istemediğini belirten Sarı, bankadan kredi almak isteyen vatandaşların kendisi olmadan kredi alamamasının rencide edici olduğunu söyledi.


'BÜROKRATİK ENGELLERİ AŞAMADIK'

Gürlek köyü Tepe Mahallesi'ndeki 52 metrekarelik taşınmazın tapusunun kendisine ait olduğunu ifade eden Sarı, "Aşağı yukarı 40 yıldır burayla ilgili mücadelemizi sürdürüyoruz. 40 yılın 10 yıla yakın bölümünde kendim uğraştım ancak bürokratik engelleri aşamadık. En son bundan yaklaşık 15 yıl önce Honaz Belediyesi'ne imar parseli, 18. madde uygulaması için müracaatta bulunduk. 18. madde konusunda belli bir noktaya geldik ama imar parselini yapamadığımızdan dolayı burada ahırıyla eviyle 70 hane bulunuyor. En sonunda Honaz Kaymakamlığı, Denizli Valiliği, İçişleri Bakanlığı, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı'na yazılı müracaatta bulundum ama yine netice alamadım. Ben bu zamana kadar bürokratik engelleri aşamadım. Bu yüzden köylüye, eşime, dostuma söz verdiğim halde tapuları vatandaşlara veremedim. Şahsi olarak insanlara karşı mahcup duruma düştüm. Son çare olarak buraları satılığa çıkardım" dedi.


"AĞA OLMADAN KÖYLÜYE KREDİ VERMİYORLAR"

Dedesi ve babasından sonra kendisinin de ağa olduğunu ancak oğlunun ağa olmasını istemediğini ifade eden Hüseyin Sarı, "Orada yaşayan köylüler bana 'Ziraat Bankası'ndan hayvancılık kredisi alacağız' diyorlar. Banka yetkilileri ağanız gelmeden kredi vermeyiz diyor. Ağa olmadan köylüye kredi vermiyorlar. Bu beni çok rencide ediyor. Buradaki insanların ne kadar rencide olduklarını, gelip el pençe durduklarını görmek beni çok rencide ettiği için en kısa zamanda köyü satacağım. İster köyün içinden, ister dışarıdan biri gelirse burayı satacağım. Şu anda bedel olarak bir bedel biçmiş değiliz. Bedel ancak görüşmelerle belirlenir. Biz, eşimize ve dostumuza yardımcı olmaya devam edeceğiz" diye konuştu.