ABD'de başlayan 2008 finansal krizinin sebebi olan mortgage sistemine yönelik tehlike devam ediyor. Ülkede 50 eyaletin tamamında kredilerle ilgili soruşturma başlatılırken, yıl sonuna kadar 1 milyon 200 bin konuta el konulacağı belirtiliyor
ABD'deki konut sektörüne yönelik endişeler her geçen gün artıyor. 2007-2009 yıllarındaki en önemli sorunlardan biri olarak değerlendirilen icralara ilişkin spekülasyonlar son günlerde yine en önemli gündem konusu oldu. Eyalet başsavcılarının başlattığı soruşturmada, bazı bankaların borcunu ödeyemeyen konut sahiplerinin evlerini boşaltması ve konutların icra yoluyla satılması için dosyaları yeterli oranda incelemeden karar aldıkları ve sahte belgeler düzenlediği iddiaları incelenecek.
Tutsat kredileriyle ilgili açılan soruşturmanın, ipotekli konutların satışını yavaşlatabileceği ve kırılgan konut piyasasındaki toparlanmayı tehdit edeceğinden endişe ediliyor. Bazı banka görevlilerinin konutlara el konulmasıyla ilgili belgeleri okumadan imzaladığı iddia edilirken, her bir eyaletteki yetkililer, konut sahiplerinin evlerini boşaltmada kullanılan belgelerin yasallığı ve doğruluğunu inceleyecek.
Minnesota eyalet başsavcısı Lori Swanson yaptığı açıklamada, 'Kolaya kaçan ve özensiz belge düzenlemeleri rahatsız edici, ancak sürpriz değil' dedi. Iowa Başsavcısı Tom Miller de, eyaletlerin zarar gören konut sahiplerinin zararlarını telafi etmelerini sağlayacaklarını ve uygun olduğu hallerde para cezası uygulayacaklarını söyledi. 'Bu sadece bir belgedeki kusurla ilgili konu değil, aynı zamanda bazı şirketlerin yasaları ihlal etmesi ve birçok kişinin evlerini kaybetmesiyle ilgili bir durum' diyen Miller, ayrıca prosedürleri değiştirmesi ve tutsat kredisini ödeme güçlüğü çekenler için kredilerde değişikliğe gitmeleri amacıyla kredi veren kuruluşlara baskı yapabileceklerini ifade etti.
Piyasa uzmanları soruşturmaların konutlarla ilgili icra işlemlerini yavaşlatacağı ve bu yavaşlamanın ekonomiyi etkileyeceği uyarısında bulunuyorlar. Hükümetin kriz sırasında el koyduğu tutsat devleri Fannie Mae ve Freddie Mac, tutsat kuruluşlarına, belgelerde sorun olmaması halinde icra işlemlerini yavaşlatmaması çağrısı yaptı.
Eylül ayında el konulan konut sayısı 100 bini geçerek, rekor kırdı. Gelecek aylarda ise büyük bankaların konutlara el koyma işlemlerini durdurması ve icra işlemleriyle ilgili uygulamalarını gözden geçirmesi nedeniyle bu sayının düşmesi bekleniyor. RealtyTrac'ın raporuna göre, tutsat kredisi sağlayan kuruluşlar geçen ay 102 bin 134 eve el koydu. Ağustos ayında bu rakam 95 bin 364 olmuştu. RealtyTrac şirketinin 2005 yılında verileri izlemeye başlamasından bu yana Eylül ayı el konulan konut sayısının en fazla olduğu ay olarak kayıtlara geçti. Aynı ayda tutsat kredisi kullanılan konutlarla ilgili icra dosyaları da Ağustos ayına göre yüzde 3 artarak, 347 bin 420'ye çıktı. Üçüncü çeyrekte icra dosyası sayısı da ikinci çeyreğe göre yüzde 4 artarak, 930 bin 437'ye ulaştı. Aynı çeyrekte el konulan konut sayısı ise bir yıl önceye göre yüzde 22 yükselişle, 288 bin 345'i buldu.
Merkezi California eyaletinin Irvine kentinde bulunan emlak şirketi RealtyTrac'a göre, Ocak 2007 ve Ağustos 2010 arasında bankalar 3 milyon kadar konuta el koydu. Bankaların sadece bu yıl, 1,2 milyon konuta el koyması bekleniyor. ABD'de ödemelerin aksaması sonucunda 2008'de 2.3 milyon, 2009'da ise 2.8 milyon konuta icra takibi yapılmıştı.
Eyaletler açılan soruşturmalarda, bankaların ve şirketlerin (günde yüzlerce belgeye imza atanlar için kullanılan) 'otomatik imzacı' kişileri kullanmasını soruşturuyor. Bu kişilerin, belgelerin doğruluğunu araştırmadan imzaladıkları iddia ediliyor. Federal Mevduat Sigorta Fonu (FDIC) Başkanı Sheila Bair, Washington'da düzenlediği basın toplantısında, 'otomatik imzacı konusunun tüm tutsat sektörü için ciddi bir sorun' olduğunu söyledi. Aralarında Bank of America ve JP Morgan Chase gibi bankaların bulunduğu bazı tutsat kuruluşları, tartışmalı konut icralarını durdururken, Citigroup ve Wells Fargo, yanlış işlem yapmadıkları gerekçesiyle icra işlemlerine devam ediyorlar. ABD'de tutsat konut piyasasının büyüklüğü 11 trilyon doları buluyor.