Artık tüm diziler gözaltında

Gülden Tümer
00:0011/12/2010, Cumartesi
G: 10/12/2010, Cuma
Yeni Şafak
Artık tüm diziler gözaltında
Artık tüm diziler gözaltında

Eskiden diziler geniş kitlelerin mutabık olduğu meseleler üzerine inşa edilirdi. Etliye sütlüye dokunulmazdı pek fazla. Ya bir mahallede yaşayan mutlu insanların, dışarıdan gelen tehlikelere karşı, nasıl tek vücut olduğuna tanık olurduk, ya da bir ailenin her bir bireyinin bitmek bilmez sıkıntılarına. Devir değişti. Önce kanal sayısı arttı, ardından dizi sayısı. Çekim kalitesi yükseldi. Sonra, tabi sonra hemen çeşitlilik artmadı. O en zor olanı çünkü.

Önceleri farklı konular gündeme geldi ama yine tüm ülkenin fikir birliğine en ufak bir halel getirmemeye özen gösterildi. Hatta yok olanı varmış gibi gösteren diziler peyda oldu. İç Anadolu'nun göbeğinde yaşayan yurtdışında eğitim gören, sevdiği kadınla evlenen, her türlü kötülüğe göğüs geren, modern, modern olduğu kadar aşık, aşık olduğu kadar gözü kara ağalar baş gösterdi. Doğu Anadolu ve Güneydoğu versiyonları türedi. Tüm bu özelliklerin üstüne bir de töreyle savaşanlar çıktı piyasaya.

Bu gibi benzerinin benzeri dizilerden sonra ancak sıra gelebildi çeşitliliğe. İlk akla gelen tarihi dizi çekmek oldu. En romantik 60'lar, 70'ler popülerlik bayrağını kimseye bırakmadı. Burada siyasi figürler devreye girdi ve ilk defa ülke küllüm mutabık olamayacağı yapımlarla karşı karşıya geldi. Hatırla Sevgili sola çekse de, sağa da haksızlık etmeme gayretiyle, her iki taraftan danışmanlarla çalışarak, çok tepki toplamadan serüvenini tamamladı. O ekibin sonu, 70'ler kadar romantik olmayan 80 sonrası dönemi anlatmayı denediği Bu Kalp Seni Unutur mu ile olacaktı. Yavaş yavaş diziler gözaltına alınmaya başlamıştı artık. Ve henüz 80'lere sıra gelmemişti. Sonra kimi senaristlerin ruh hastası olduğu iddia edildi. Kimi senaristlerin ne yapmaya çalıştığına hiçbir anlam verilemedi. Diziler siyasilerin hedefine tam manasıyla yerleşti artık.

Her 'çeşit' iyi, güzel, anlamlı, değerli değil elbette ama hepsi takip ediliyor. Büyük bir merak ve değişimin getirdiği endişeyle. Bu hafta son olarak Devlet Bahçeli girdi devreye. Öyle Bir Geçer Zaman ki'de ülkücülerin kötü gösterildiğini söyledi. Ülkücüler diziyi protesto ettiler. Onunla kalmadı Çocuklar Duymasın'daki Havuç'un iyice raydan çıktığı uyarısında bulundu. Dizinin senaristi ise taş fırın erkeği için replik olabileceğini söyledi raydan çıkma durumunun. Henüz bu yorum senaristi korkutmamış anlaşılan. Ama yakındır. Onu değilse bile diğerlerini ürkütecek değerlendirmelere hazır olalım. Daha fazla bam teline basan diziler için özellikle. Çünkü artık hepsi gözaltında.