MHP ve CHP'nin erken seçim taleplerini değerlendiren Başbakan Erdoğan, “Kimse seçim rüyasını görmesin. Bunlar Türkiye'nin gelişmesini büyümesini istemiyorlar. Nedir bu hazımsızlığın sebebi” dedi. AK Parti yüzde 20 oy alır diyen Baykal'a yüklenen Erdoğan, “Siz onun söylediklerinin ikiyle çarpın, o zaman doğru sonucu bulursunuz” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın “AK Parti'nin oyları yüzde 20'lere düştü” iddiasına ve MHP lideri Devlet Bahçeli'nin erken seçim isteklerine cevap verdi. Partisinin Genel Merkez Kadın Kolları AR-GE Başkanlığı koordinatörlüğünde yürütülecek Eğitim Programı'nın açılışına katılan Başbakan Erdoğan, “Asil milletimiz bunun için bize yetki verdi ve bu yetkiyi, emaneti sonuna kadar taşıyacağız. Altını çizerek ifade ediyorum, kimse seçim rüyası görmesin. Biz, alışılmış liderlerden değiliz. Kusura bakmasınlar bizim ağzımızdan söz çıktığı zaman o söz aynen nakittir' dedi.
Başbakan Erdoğan, 29 Mart 2009 tarihinde yapılan yerel seçimlerden de AK Parti'nin birinci parti olarak çıktığını, MHP ile CHP'nin toplam oy oranının ise AK Parti'nin oy oranına denk geldiğini söyledi. Erdoğan, yerel seçimlerin üzerinden daha bir yılın geçmediğini dile getirerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Şimdi birkaç gündür Sayın Baykal bir yandan, Sayın Bahçeli bir yandan seçim kelimesini telaffuz etmeye başladılar. Yahu el insaf, daha 9 ay önce ülkede seçim yapıldı ve haliniz ortada, sonuçlar ortada. Yenilen pehlivan güreşe doymazmış. Yani siz güreşe doyacaksınız diye her yıl seçime gidemeyiz ki?”
Bunların ülkenin derdi, ülkenin kaynaklarının güçlenmesi diye bir dertleri yok. Bunlar, 'ne yapalım da ülke karışsın' diyorlar. Mesele bu... Ama karıştıramayacaklar. Ne yaparsanız yapın, karıştıramayacaksınız. İster Ergenekon'un avukatı olun, ister bilmem neyin avukatı olun, çetelerin avukatı olun, mafyanın avukatı olun, bu ülkeyi karıştıramayacaksınız. Bu ülke her geçen gün daha iyiye gidecek. İşte bakın dünyada 70'i aşkın ülkenin kredi notları düşürülürken kredi notu yükseltilen 17 ülke var, bunlardan bir tanesi de Türkiye... Yükselen ülke Türkiye... Nedir bu rahatsızlığınız ya, nedir bu hazımsızlığınız?'
CHP lideri Baykal'ın AK Parti'nin oy oranının yüzde 20 olduğu yönündeki açıklamasını değerlendiren Erdoğan, “Baykal, bu ara çıktı bir şeyler daha söylemeye başladı. 'AK Parti'nin oy oranı şuralara düştü' diyor, aynı şeyi 29 Mart seçim sürecinde da yaptı. Kendi partisinin oy oranlarını bir kenara bıraktı, AK Parti'nin oy oranını kendisine dert edindi, sağ olsun. Biz bundan sonra kamuoyu araştırmacılarına para vermeyeceğiz. Çünkü, Baykal yapıyor bu işi. Ama siz Baykal ne diyorsa onu en az 2 ile çarpacaksınız. 7 yılda girdiğin 3 seçimde partini nereden nereye getirdin, sen onun muhasebesini yap. Bu ülkede iktidar olabildin mi sen hiç? Bunu bir ortaya koy, bu kadar zamandır bu işin içindesin, hiçbir zaman olamayacaksın.
Başbakan Erdoğan, inanç gruplarının, farklı mezheplerin de sorunları bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti: “Ülkemde kahir ekseriyetiyle Müslüman var ama az da olsa Hristiyan'ı var, Musevi'si var. Bunların da sorunları bizim sorunlarımız. Bu sorunları da minimize etmek, hatta yok etmenin gayreti içerisinde olacağız. Alevi, Sünni vatandaşlarımın sorunları var. Bunları da çözmenin gayreti içerisinde olacağız. Kısa vadede genelgelerle, orta vadede yasalarla, uzun vadede Anayasa değişiklikleriyle bu adımları atacağız. Efendim CHP buna katılmıyor, MHP katılmıyor. Katılmazsa katılmaz canım. Biz milletimizle beraber bunu çözeceğiz.'
Milli birlik, beraberlik içerisinde geleceğe yürümek istediklerini ifade eden Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: “(Efendim, böyle bir şey mi vardı?) diyor. Nerede yaşıyorsun sen ya? Yoktu da niye bunları konuşuyoruz? Ey Sayın Baykal, yoktu da niye bayrağa sarılı tabutlar geliyor? Bir şey var demek ki bir yerde. Bir sıkıntı var. Niçin benim askerim dağlarda? Niçin bizim askerimiz Kandil dağlarını vuruyor neden? Bir şey var, nasıl yok dersin? Bu adımları atıyoruz, atacağız. Hangimiz etnik kökenimizi, dilimizi, dinimizi, mezhebimizi, soruyorum doğmadan önce seçtik? Böyle bir yetki var mı? Kimin kime üstünlüğü olabilir? Böyle bir şey bizim medeniyetimizde, kültürümüzde var mı?”
Başbakan Erdoğan, kadın kolları üyelerine, her bir anne adayına, her bir kadına, her bir aileye ulaşmalarını isteyerek, şöyle konuştu:
'Kendilerini başka annelerin yerine koysunlar. Kendilerini o ağıtları yakan, o acıları taşıyan annelerin yerine koysunlar. Onlara ne kadar samimi olduğumuzu anlatın. Onlara, amacımızın annelerin gözyaşlarını dindirmek olduğunu anlatın.'