Seçimler öncesinde mali disiplinden taviz vermeyeceklerini ifade eden Başbakan Erdoğan, patronlardan demokrasiye yönelik tehditler karşısında uyanık olmalarını istedi: Tezgahları iyi görün
Başbakan Erdoğan, 360 oda ve borsa başkanının katılımıyla Ukrayna'nın başkenti Kiev'de Intercontinental Otel'de toplantı yaptı. Buradaki konuşmasında Türkiye'de yakın bir zamanda sandık başına gidileceğini ifade eden Başbakan Erdoğan, hükümet olarak ne seçim döneminde ne sonrasında disiplinden asla taviz vermeyeceklerini vurguladı. Türkiye'nin yakaladığı büyüme ivmesinin geriye gitmesine asla müsaade etmeyeceklerini ifade eden Erdoğan, aynı hassasiyeti iş adamlarından da görmenin memnuniyeti içinde olduklarını dile getirdi.
Seçim öncesinde, seçmenin tercihini etkilemeye ve milli hassasiyetleri kaşıyarak iç politikayı dizayn etmeye dönük girişimler olduğunu gördüklerini ifade eden Başbakan Erdoğan "Terör örgütü ile o malum çetelerin işbirliği ve iletişim içinde seçim öncesinde yeniden taşeronluk yüklendiklerine dair işaretler alıyoruz. İş dünyasının bu tezgahları görmesini ve bu tezgahların bozulması noktasında demokrasiye daha fazla omuz vermelerini özellikle rica ediyorum" dedi.
Bazılarının, ısrarla seçim barajın iyice aşağı çekilmesi konusunu gündeme getirdiğini de belirten Erdoğan, şöyle devam etti: 'Biz özellikle ülkemizin ekonomik yapısını bir tehdit altına sokmak istemiyoruz. Bakın bizim ülkemiz tek partili iktidarlarda hep tırmanmıştır. Koalisyon dönemlerinde de hep geri kalmıştır. Biz bu dönemlerde ağır bedeller ödedik. Koalisyon dönemlerinde popülist politikalar yatırım ortamının bozulmasına istikrarın kaybolmasına kadar son derece yıkıcı sonuçlar doğurabilir."
ATAK helikopterinin yapıldığını, test uçuşunun gerçekleştirildiğini anlatan Başbakan Erdoğan, 2013'de seri üretime başlanacağını belirtti. Böylece dışarıdan almak yerine satma imkanının yakalandığını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti: “2020'de inşallah kendi uçağımızı üreteceğiz. Devamlı dünyanın değişik ülkelerine buradan parça üreten değil, kendi uçağını kendisi yapan ülke durumuna ulaşacağız. TÜSİAD'da söyledim 'Kendi otomobilimizi üretelim' dedim. Yani niçin? 'Made in Turkey' demiyoruz. Diyelim. Üretir miyiz, diyorum. O zaman niçin üretmiyoruz? Biz hep montajları mı yapacağız? Önemli olan üzümü yiyelim.'
