Yunanistan'da on binlerce kamu ve özel sektör çalışanı, hükümetin kemer sıkma politikalarını protesto etmek için greve gitti.
Başkent Atina'da parlamento binasına yürümek isteyen 60 kadar gösterici polise taşla saldırdı.
Polis, göstericilere göz yaşartıcı gazla müdahale etti.
Kuzeydeki Selanik'te ise birçok dükkan ve restoranın camları göstericiler tarafından kırıldı.
Yunanistan'da hükümetin AB ve IMF'den alınan yardım karşılığı açıkladığı kemer sıkma paketini protesto eden sendikaların başlattığı genel grev nedeniyle devlet televizyonu ERT dahil tüm yayın kuruluşları yayınlarını durdurdu.
Hava ulaşımının tamamen durduğu ülkede, bakanlıklar, devlet bankaları, okullar, üniversiteler de kapalı tutuluyor.
Gazetecilerin de greve katılması nedeniyle televizyonlar yayınlarını durdururken, ERT televizyonu ekranlarından halka "Sendikaların başlattığı genel grev nedeniyle diğer televizyon kanalları gibi ERT de yayını yarın sabah 06.00'ya kadar durdurmuştur" duyurusunu yapıyor.
Hükümetin, AB ve IMF'den alacağı 110 milyar Euro'luk kredi karşılığında uygulayacağı önlemler arasında maaş ve ücretlerin
dondurulması, vergi artışları ve emeklilik haklarının kesilmesi de yer alıyor.
Öte yanda Avrupa Merkez Bankası Üyesi Axel Weber, Yunanistan'ın sorunlarının Avro Bölgesinin bazı kısımlarına yayılma riski bulunduğunu söyledi.
Aynı zamanda Almanya Merkez Bankası (Bundesbank) Başkanı da olan Weber, Alman parlamenterlere yaptığı açıklamada, Yunanistan için oluşturulan 110 milyar avroluk (147 milyar dolar) yardım paketine Almanya'nın katkısının haklı gerekçeleri olduğunu ifade etti.
Yunanistan'ın şu anki çok kırılgan durumda borcunu ödeyememesi durumunun, avro bölgesi ve finansal sistemin istikrarı için önemli bir risk taşıdığını belirten Weber, diğer avro bölgesi ülkeleri için bir dizi bulaşma etkisi tehdidi olduğunu ve sermaye piyasaları için ise artan olumsuz geri bildirim etkileri olduğunu bildirdi.
Yardım paketinin kabul edilebilir olduğunu çünkü Atina'nın tasarruf önlemleri ve reformlar konusundaki taahhüdü de dahil olmak üzere sıkı koşullara bağlı olduğunu belirten Weber, programın çeyrek yılda kontrol edilen sıkı koşullarla bağlı olduğunu kaydetti.
Weber, bu sıkı koşullanmanın destek önlemlerini kabul edilebilir hale getirdiğini ifade etti.