İklimciydi bölücü oldu: Greta Thunberg de PKK saflarına katıldı
Lokman Özdemir
09:5628/11/2024, Perşembe
G: 28/11/2024, Perşembe
Yeni Şafak
Sonraki haber
İklim aktivistliği ile tanınan Greta Thunberg, Türkiye’ye gelerek terör örgütü PKK’nın bölücü söylemlerini sahiplenen paylaşım yaptı.
Bir süredir Türkiye'de olan İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg’in ziyaret sonrası yaptığı paylaşım tepki topladı. Doğu Anadolu bölgesini "Kuzey Kürdistan" ifadesiyle tanımlayan Thunberg, Türkiye'yi katliam yapmakla suçlayıp Kürtlere özerklik verilmesini istedi.
Bir süredir Türkiye'de bulunan İsveçli iklim aktivisti
Greta Thunberg
, ziyaret sonrası sosyal medya paylaşımlarıyla gündem oldu.
Thunberg 25 Ekim'de İstanbul'da diğer iklim aktivistleriyle de görüşmüştü. Thunberg, Cuma günü de Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret etmişti.
Thunberg ziyaretinin ardından sosyal medya hesabından skandal bir paylaşım yaptı.
'Özerklik' istedi
Van’dan bir fotoğraf paylaşarak bu gönderiye
"Kürdistan"
etiketi ekleyen Thunberg
"Kürt bölgelerinde özerklik ve özyönetim, dayanışmanın temeli olmalıdır"
ifadelerini kullandı.
Terör örgütü PKK'nın söylemleriyle benzer bir dil kullanan Thunberg, Türkiye'yi de Kürtlere katliam yapmakla suçladı.
PKK'nın terör faaliyetlerinden hiç bahsetmeyen Thunberg, paylaşımında Doğu Anadolu bölgesini
"Kuzey Kürdistan"
olarak nitelendirerek şu skandal ifadelere yer verdi;
"Son zamanlarda Kuzey Kürdistan'da seyahat ediyordum ve her türlü geçmişe sahip Kürt insanlarıyla tanıştım. Karşı karşıya kaldıkları mevcut sistematik baskı ve zulmün sayısız hikayesini anlattılar - özellikle Türk devletinden - ve katliamlarla dolu bir tarih. Doğanın tahribi ve sömürülmesi - yasadışı orman kesimleri, madencilik şirketleri için bölgelerin feda edilmesi ve yangınlar gibi - Kürtlere karşı devam eden saldırıların bir parçası olarak kullanılan birçok araçtan biridir. Bu genellikle yerel toplulukların ve biyolojik çeşitliliğin tahribatına ve zorla yerinden edilmeye yol açar. Kültür ve kimliğin silinmesi, devlet şiddeti, siyasi tutuklular, zorla yerinden edilme, ekolojik soykırımlar ve kayıplar, insanların günlük hayatta karşılaştıkları ayrımcılığın yanı sıra kendi kaderini tayin etme ve özgürlük haklarının reddedilmesine dair sadece birkaç örnektir.
"Kürdistan'a yönelik vahşi saldırılar sona erdirilmelidir"
Türkiye'de gerçek dayanışma köprüleri kurmak için Kürt bölgeleri için özerklik ve özyönetim esastır. Kürt halkı kendi hayatlarını, kültürlerini ve topluluklarını şekillendirme hakkını hak ediyor. Türkiye, Kürtler ve diğer azınlık gruplarına yönelik tutumunu, haklarını anayasaya koyarak netleştirmelidir. Hükümet, siyasi muhaliflerini susturmak için bir bahane olarak "terörizm"i kullanmaya devam ediyor. On binlerce siyasi olarak aktif birey adil yargılanmadan hapiste kalmaya devam ediyor. AİHM, BM ve Af Örgütü gibi uluslararası örgütler bunu kınadı ve serbest bırakılmaları çağrısında bulundu.
Sürdürülebilir bir barış ve adil bir gelecek için Kürtlerin özgürlük ve özerklik haklarına saygı gösterilmeli, Kürdistan'a yönelik vahşi saldırılar sona erdirilmelidir. Herkes özgür olmadıkça kimse özgür değildir. Bijî Kürdistan!"