Erzincan ve çevresindeki diri faylar (Kırmızı renkli kalın çizgiler faylardır. Etrafı turuncu haleli çizgiler fayların 1939 ve 1992 depremlerinde yüzeye ulaşan kırıklarını göstermektedir.
Erzincan kent merkezi zemini alüvyon olan illerimizden biridir. Kuzey Anadolu Fayı Erzincan il merkezinin hemen kuzeyinden geçmektedir. Erzincan ovası Kuzey Anadolu Fayı üzerinde gelişmiş çek-ayır tipi bir havzadır. Bu tür havzalar doğrultu atımlı faylar üzerinde gelişmekte ve bulundukları yerlerde karmaşık bir fay yapısının gelişimine neden olmaktadırlar. Bu nedenle Erzincan çevresinde bilinen faylardan daha fazla diri fay bulunma olasılığı yüksektir.
Türkiye Diri Fay Haritasına göre Erzincan kent merkezi ve yakınından geçen diri faylar. Yerlerinin hassas olarak haritalanmamış olması nedeniyle faylar 100 m kalınlığında şeritler olarak gösterilmiştir. Yapılacak araştırmalar ile fay yerlerinin hassas olarak haritalanması gerekmektedir. Erzincan kent merkezi ile birlikte Üzümlü ilçesi merkezi ile Erzincan’a bağlı 45 belde veya köy doğrudan fay zonu üstüne oturmaktadır.
Prof. Dr. Naci Görür söyle konuştu: “Erzincan ve Karlıova arası tetikte. Uzun zaman önce bir yerde deprem olmuş fakat bundan sonra uzun zamandır deprem gözükmeyen yerler tehlikeli olur. Çünkü bir yerde deprem olduğu zaman, o belli zaman sonra tekerrür eder. Yani deprem olmuş, uzun zaman geçmiş ve hâlâ deprem olmuyorsa biz oradan kuşku duyarız. Bu, orada enerji birikiyor demektir. Günün birinde patlayabilir demek. Bu bilgiden hareketle; Erzincan ve Karlıova arasında Kuzey Anadolu Fayı üzerinde, biz oraya Aksu Fayı diyoruz. Orada deprem olabilir. Ne zaman olur bilemeyiz ama kulağımız tetikte, orayı tehlikeli görüyoruz.”
Bilim Akademisi üyesi ve yerbilimci Prof. Dr. Naci Görür Kahramanmaraş merkezli iki depremin ardından çarpıcı açıklamalarda bulunarak hangi bölgelerin deprem riski taşıdığına açıkladı. Naci Görür, “Türkiye’de deprem konusunda en tehlikeli bölgelerden biri Marmara Bölgesi. Kuzey Anadolu fayının kuzey kolu, Marmara Denizi’nin kuzey kesiminden geçiyor. İstanbul ve Tekirdağ yerleşim alanları bu sebeple riskli bölgeler. Ayrıca Kuzey Anadolu fayının güney kolu çevresindeki Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve Edremit de deprem beklediğimiz bölgeler. İzmir aynı şekilde riskli. Daha önce konuşsaydık ‘Kahramanmaraş’ derdim. Bunu bugün yaşıyoruz. Hakkâri bir diğer ilimiz. Erzincan ile Bingöl iline bağlı Karlıova ilçesi arasındaki Yedisu fayında da deprem öngörüyoruz. Adana Havzası ve Hatay’ın İskenderun ilçesindeki faylarda da stres artmış olabilir.” diye konuştu.
Kuzey Anadolu Fayı’nın Türkiye içerisinde bulunan bin 400 kilometrelik kesiminin kırılıp Karlıova’dan başlayıp batıya doğru göç etmesi gerekir. Fakat son deprem silsilesi Karlıova’dan değil de Erzincan’dan başlıyor. Erzincan’da 1939 yılında bir deprem olup, sonrasında domino taşı gibi batı yönünde 1999 Gölcük Depremi’ne kadar kırıla kırıla gittiğini görülmüştü.
Prof. Dr. Naci Görür’ün gündeme getirdiği Doğu Anadolu, Kuzey Anadolu ve Varto Fay Zonları’nın kesiştiği bölge, yeni bir deprem riskiyle karşı karşıya olabilir. Prof. Dr. Görür, Bingöl ile Karlıova arasında kalan Yedisu fayının bir deprem üretebileceğini belirtti.
Peki ama üç fayın ortasında kalmasından dolayı, deprem bilimi açısından dünyanın en farklı alanlarından birisi olarak gösterilen Bingöl ile Karlıova arasında kalan Yedisu fayının hareketliliği ne düzeyde? Uzmanlar olası bir depremin kaç büyüklüğünde olmasını bekliyor?
Dr. Kenan Akbayram da, “Bilimsel yayınlara bakıldığında Yedisu Fay Zonu’nun 7.2 büyüklüğünde bir deprem üretebileceği düşünülüyor. Bu bölgede çok sayıda başka fay var ve bunlardan bazılarının daha önceki depremlerde kırılmış olma ihtimali var” dedi ve ekledi:
“Fakat Yedisu Fay Zonu’nun 7’den büyük deprem üretebileceğini kabul ediyor hatta beklenen 7.2’den daha büyük olabileceğine dair endişeleniyoruz. Burada beklenen 7.2 değil de 7.4 büyüklüğünde bile deprem gerçekleşse çok daha yıkıcı olur. Bakıldığında rakam olarak fark küçük gibi görünse de enerji cinsinden iki deprem arasında çok büyük fark var.”
Yedisu Fay Zonu’nda en son 1784 yılında deprem göründüğünü söyleyen Dr. Akbayram, “Yine aynı bölgede Elmalı Fayı denilen ve Yedisu Fayı’na paralel bir fay daha var. Elmalı dediğimiz fay da Yedisu sismik boşluğunun içerisinde kalıyor. Yani öncesinde bir deprem olmuş bile olsa Yedisu sismik boşluğunda hala büyük bir deprem olmasını bekliyoruz. Aynı zamanda Doğu Anadolu, Kuzey Anadolu ve Varto Fay Zonları’nın birleşim noktası olması da bize bölgede çok ciddi sismik aktivite olduğunu gösteriyor. Ancak asıl risk Anadolu levhasının batıya kaçışı. Bu sebeple faylarda ciddi bir stres birikiyor” ifadelerini kullandı.