Çin Uygurlardan aldığı kan örnekleri le oluşturacağı DNA haritasını “gen avında” kullanacak. Çin hükümeti, Uygurların DNA’larını ve kan örneklerini alarak yüz oluşturma sistemi kuruyor. Bu sistemle “kaçaklar” yakalanabilecek ve şüpheli görülen kişiler hedef alınabilecek. Uygur gazeteci ve aktivist Tahir İmin Çin’in nihai hedefinin tüm Uygur kimliğini silmek olduğunu söyledi. Dünyanın Çin’e tepki göstermesi gerektiğinin altını çizen İmin, “Tüm dünya Pekin olimpiyatlarını boykot etmeli” diyor.
yenisafak.com'a konuşan Uygur aktivist ve gazeteci Tahir İmin Çin'in DNA örneklerini topladığı yeni "projesinin" Uygurlara karşı uygulanan soykırım politikalarının yalnızca bir kısmı olduğunu söyledi.
Çin'in DNA'ları toplayarak Uygur halkının zihinlerini, duygularını, konuşmalarını ve faaliyetlerini izlemek ve kontrol etmek istediğini ifade eden İmin, nihai hedefin tüm Uygur kültürünü, dinini ve kimliğini yok etmek olduğunu ifade etti.
Türklerden sözlü olarak destek gördüklerini ve Türklerin yakın akrabaları olduğunu söyleyen İmin "Türkiye birçok ekonomik ve güvenlik sorunuyla boğuşuyor. Türkiye'den sadece uluslararası alanda harekete geçmesini bekliyoruz. Türkiye'den Çin ile savaşmasını istemiyoruz yalnızca adalet için bizim yanımızda olmasını bekliyoruz." ifadelerini kullanıyor.
Çin hükümeti uzun vadede DNA örnekleri ile, inşa ettiği yüz tanıma sistemlerini entegre edebilir. Bu da yüzü ve ismi bilinmeyen her bir Uygurun tehlike altına olması anlamına geliyor. Windsor Üniveristesi’nden Mark Munsterhjelm, Çin “insan avlamak” için yeni teknolojiler ürettiğini söylüyor.
DNA profilleme, DNA fenotip tanımlama teknolojisi satan şirketler dünya genelinde insan hakları gruplarından tepki görüyor. Dünyada, devlet düzeyinde gözetim için kullanılabilecek DNA veritabanları giderek büyüyor. Hükümetlerin DNA veritabanı kurabilme yetkisi 2000’li yılların başından beri çoğu insan hakları aktivisti tarafından endişe ile izleniyor.