T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 7 ŞUBAT 2006 SALI
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Davut DURSUN

Televizyon yayıncılığında önemli adım: Sayısal yayıncılık...

Türkiye, televizyon yayıncılığında kısa adı DVB-T olan karasal sayısal yayıncılık alanında deneme yayınları başlatmakla önemli bir adım atmış bulunuyor.

Haberleşme teknolojisindeki gelişmeler televizyon yayıncılığı sistemlerini doğrudan etkilemiş ve bu alanda yeni imkanlar ve çözümler getirmiştir.

38 yıl önce siyah-beyaz başlayan televizyon yayınları 1984'te renkli olmuş, uzun yıllar devlet tekelinde ve tek kanallı olarak yürüyen televizyon ve radyo yayıncılığı doksanlı yılların ilk yarısında özel sektörün de devreye girmesiyle çok kanallı hale gelmiştir.

Kanal sayısının artması, ulusal, yerel ve bölgesel ortamda yayın yapacak yayıncıların çoğalması beraberinde ciddi sorunlar da getirmiştir. Şu andaki televizyon ve radyo yayınlarının gerçekleştirildiği analog yayın sisteminde mevcut kanal/frekanslardan daha çok yayın yapmak, daha kaliteli ses ve görüntü elde etmek mümkün değil.

Yayıncılık teknolojisinde geliştirilen sayısal yayın sistemi, mevcut analog sistemin problemlerini çözen ve yeni imkanlar yaratan bir sistem olarak öne çıkmıştır. Sayısal sistemde bir kanal/frekanstan en az dört, en fazla altı yayın yapmak mümkün. Böylece özellikle ulusal yayın yapmak için kanal/frekans bekleyen yayıncılara eldekinden en az dört misli, en fazla da altı misli kanal/frekans sunma imkanı ortaya çıkacaktır.

Bunun yanında sayısal yayın sisteminin ses ve görüntü kalitesi de mevcut sistemle kıyas kabul edilemez bir üstünlüğe sahip. Seyircinin giderek seçici olması, en iyi kalitede ses ve görüntü elde etmek için fedakarlık yapması ve devamlı en iyisini araması ne kadar doğal bir durumsa bu tür talepleri yönetimlerin karşılayabilmesi için çaba göstermeleri de o kadar gerekli bir husustur. Kimse vatandaşa daha az veya geri sistemle yetinin deme hakkına sahip değil.

Dünya sayısal yayıncılığa geçiyor...

Karasal vericilerle aktarılan televizyon yayınlarının sayısal sisteme dönüştürülmesi elbette bir anda gerçekleşebilecek bir şey değil. Bu alandaki değişiklik bir süreç dahilinde ve belli bir plan çerçevesinde gerçekleşecektir. Bütün Avrupa Birliği ülkeleri bir plan dahilinde sayısal yayınlara geçme konusunda çalışmaları başlatmışlardır. Türkiye'nin bunun gerisinde kalması düşünülemezdi.

Türkiye, bu sistemin gerisinde kalmamak için Haberleşme Yüksek Kurulu'nda (HYK) alınan karar doğrultusunda Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) koordinatörlüğünde yürütülen hazırlıkların ardından geçen Cuma günü yapılan bir törenle şimdilik İstanbul, İzmir ve Ankara'da olmak üzere deneme niteliğinde sayısal televizyon yayınlarını başlatmıştır. İleride bu tarihin (3 Şubat) hatırlanacak önemli günlerden biri olacağında hiçbir kuşku yoktur. En az sekiz- on yıllık bir periyot içerisinde ülkemizin sayısal televizyon yayınlarına geçmesi hedeflenmektedir. Bu kararın sektör için öneminin yanında bu çerçevede yapılan çalışmaların gerçekleştirilmesi şekline de işaret etmek gerekiyor. Sayısal yayıncılık için yürütülen hazırlık çalışmalarında ilk kez Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (TRT) ile özel yayıncılar işbirliği halinde çalışmış ve ortak bir projeye imza atmışlardır. On yıldan fazla zamandır bu sektörde faaliyet gösteren kuruluşlar arasında hiçbir ortak projenin gerçekleştirilememiş olması ciddi bir eksiklikti. Bu bakımdan sayısal yayınlara ilişkin hazırlıkların birlikte yürütülmesi ve kolektif bir anlayışla bir işin birlikte başarılması sayısal yayıncılık kadar önemlidir. Bu işbirliği yönteminin devamlılık kazanması pek çok problemin çözümünde büyük bir imkan oluşturacaktır. Bu projenin başarılmasında katkısı olan herkesi kutlamak ve kolektif iş yapmanın devamlılık kazanmasını dilemek zevkli bir görev olmalıdır.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi