T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
S A Ğ L I K 23 ARALIK 2005 CUMA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Siz 'siz' olun...

Türk halkının hatta ABD'lilerin yakından tanıdığı ünlü Türk kalp cerrahı doktor Mehmet Öz, Michael F. Roizen ile birlikte kaleme aldığı "Siz: Kullanma Kılavuzunuz" adlı kitapta, sağlıklı bir hayat için nasıl davranmamız gerektiğini anlatıyor. New York Presbyterian Columbia Üniversitesi Tıp Merkezi Kardiyoloji Direktörlüğü'nü yürüten Dr. Öz ve Roizen, kitapta; kalp, sinir sistemi, kemik, akciğer, sindirim sistemi, duyu organları, bağışıklık sistemi, hormonlar ve kanser konularında adeta bir rehber hazırlamış

KALP
BÜTÜN SUÇ AİLE DEĞİL

Evinizin ana su borusu gibi düşünebileceğiniz kalbiniz, yaşamak için ihtiyacınız olan maddeleri üretir. Kalp krizi geçiren insanların yarısı, semptomu algılamazlar ya da en azından, hissettikleri şeyin bir semptom olduğunu bilmezler. Sorun kısmen kalp krizinin çok çeşitli şekillerde olmasından kaynaklanır; rahatsızlık gelip geçici olabilir, ki bu sindirim sistemindeki rahatsızlıklar gibi suçu başka bir şeye yüklemeyi kolaylaştırır. Kalp sinirleri acıyı doğrudan algılamazlar. Çünkü kendisine ait acı lifleri yoktur. Ama kalpte bir terslik olduğunda, sinirleri elektriksel olarak tutarsızlık gösterebilir. n Ama bütün suçu aile bireylerine ya da akrabalara yükleyemezsiniz; sonuçta yaşamınızda yaptığınız tercihler, daha da tehlikeli olabilir.

  • Etrafınızdaki kardiyovasküler zehirlere bir bakın; sigara, sosis ve hatta kanepeniz. Eğer düşmanınızı tanırsanız, onu yenmeyi de öğrenebilirsiniz.

  • İdeal sağlığı korumak için gereken egzersiz miktarı haftada üç kez yirmişer dakikadır.

  • Herhangi bir kası sınırına kadar zorlamak, onu güçlendirir; bu yüzden periyodik olarak gerildiğinde kalp kaslarının neden güçlendiğine şaşmamak gerekir.

  • Egzersizin bu kadar önemli olmasının birçok nedeni vardır. Kötü kolesterolü (LDL) düşürürken, sağlıklı kolesterolü (HDL) yükseltir ve diğer birçok yararı yanında, damar tıkanıklıklarını engeller.

  • Fazla kilolarınız özellikle bel çevresinde yoğunlaşmışsa, riskiniz daha da yüksektir. Çünkü karın çevresindeki yağ hücreleri, damar tıkanıklığını doğrudan artıran bir hormon gizler. Yüzde 5'lik bir kilo kaybı bile, sağlığınız açısından önemli bir iyileşme oluşturabilir.

  • Araştırmalar, uyku miktarının erkekler için gecede 7-8 saat, kadınlar için ise 6-7 saat olduğunu ortaya koymuştur.

  • Güçlü olumsuz duygusal durumlar, kalbiniz için zararlıdır ve takvim yaşınızdan sekiz yıl daha yaşlı olmanızı sağlar.

  • Günde en az bir avuç kuruyemiş yiyin. Kuruyemiş, sağlıklı yağ ve sağlıklı protein açısından da mükemmel bir kaynaktır.

  • Zeytinyağı, tek-doymamış yağları içerir ve bu da HDL kolesterolünüzün yükselmesini sağlar.

  • Haftada en az üç porsiyon balık yemelisiniz. Özellikle somon gibi yağlı balıklar ve morina ya da levrek gibi beyaz balıklar, yüksek miktarda omega-3 yağ asidi içerir. n Günde 31 mg flavonoid almalısınız. Flavonoid, kuruyemiş de dahil olmak üzere belli sebzelerde bulunan güçlü antioksidanlardır ve damar tıkanıklığını engelleyen maddeler içerir.

  • Herhangi türde çay, üzüm, yaban mersini, yüzde yüz portakal suyu, kuru soğan ve domates suyu bu tür bitkisel ürünlerden bazılarıdır. İki buçuk bardak yaban mersini suyu ya da birkaç bardak çay içerek bu miktarı alabilirsiniz.

    1- KALP

    Anne-babanız ya da yakın akrabalar arasında altmış yaşından önce koroner damar rahatsızlığı varsa, sizin de bu rahatsızlığa yakalanma olasılığınız bir insanınkinden daha yüksektir.

    2-SİNİRLER

    Yediğiniz bol yağlı kızarmış patatesler sizi her ne kadar pantolonunuzun bir düğmesini açmak zorunda bıraksa da, damarlarınızdan geçerek doğruca beyninize giden bir miktarı olduğunu da unutmayın.

    3- KEMİKLER

    Osteoporoz denince aklınıza kemik erimesi geliyordur. Yeterince fiziksel faaliyette bulunuyorsanız, tansiyonunuzu kontrol ediyorsanız ve sigaradan uzak duruyorsanız hastalığı uzak tutabilirsiniz.

    4- SİNDİRİM

    Lif, sindirilen yiyeceklerin hacimli ve yumuşak kalmasını sağlar. Hiç kalori içermez, sizi tok hissettirir. Günde 25 gram lif yiyen kişiler günde sadece 12 gram yiyenlere oranla 3 yaş daha genç olabilir.

    SİNİR SİSTEMİ:
    SÜREKLİ ÖĞRENMELİYİZ

    Unutmayın: Sürekli öğrenmeye devam edin. Zihinlerini sürekli hareket halinde tutan insanlar, zihinsel açıdan daha az yaşlanıyor

  • Beynimizin yüzde 80'i sudur. Geri kalanı ise fiziksel ve biyokimyasal parçalardan oluşur.

  • Sadece bir buçuk kilo çekmesine rağmen, beyniniz vücudunuzun en karmaşık ve en az anlaşılmış organıdır.

  • Beyin katı bir yumurta kıvamında olduğundan, doğum sırasında bile bir kafatası tarafından korunması gerekir.

  • Kaskatı kesilmiş kaslarla, titreme-lerle ve yürüme zorluklarıyla kendini ifade eden Parkinson hastalığı, 55 yaşının üzerindeki insanlarda en sık görülen beyin rahatsızlığıdır. Bu sorunu önlemek için travmatik yaralanmalardan uzak durmak dışında herhangi bir yöntem öne sürülememiştir.

  • Alzheimer hastalığının semptomları unutkanlıkla başlar. Sonra kişi kısa süreli hafıza yaşar.

  • Depresyon, beyindeki kimyasal dengesizlikten kaynaklanır. Bu insanlarda mutluluk hormonu seviyeleri düşüktür. Duygusal bir temeli vardır. Yaşlanmayı hızlandırır. Bazı ilaçlar, gevşeme teknikleri mutluluk hormonu seviyesini yükseltir.

    Unutmayın: Sürekli öğrenmeye devam edin. Zihinlerini sürekli hareket halinde tutan insanlar, zihinsel açıdan daha az yaşlanıyor.

  • Balıkta bulunan yağ beyniniz için yararlıdır. Damarlarınızı temiz tutar. Ayrıca, depresyonu azaltır.

    Mesela, doymuş yağ oranı yüksek yiyecekler, beyninize giden damarları tıkar, felç riskini yükseltir.

  • Beyniniz için en yararlı yiyecekler şunlardır: Fındık-fıstık (günde 30 gr yeterlidir), balık (haftada 400 gr), soya fasuyesi (günde bir fincan), domates suyu ve spagetti sosu (domates suyu günde 225 gram, spagetti sosu günde iki çorba kaşığı), zeytinyağı, fındık yağı, balık yağı, ketentohumu, avokado (günlük kalori alımının yüzde 25'i), kakao temelli gerçek çikolata (günde 30 gr).

    SİNDİRİM SİSTEMİ:
    SU DOĞAL YAĞDIR

  • Bağırsaklar, tıpkı kalbimiz gibi canlı organlardır. Aktif olarak özümser, saklar, sinyaller gönderir. Neyin kalacağına ve neyin atılacağına onlar karar verir.

  • Su, vücudumuzda her şeyin kaymasını sağlayan, doğal bir yağdır.

  • Herkesin farklı türde yiyecekleri farklı sindirme hızı olmakla birlikte, başlangıcından bitişine kadar ortalama süre 4 saattir.

    BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ:
    ELLERİNİZİ YIKAYIN

  • Ellerinizi ne kadar temiz tutarsanız, bağışıklık sisteminizdeki hücrelerinizi de o kadar rahat hissettirirsiniz.

  • Günde 2 defa 500 miligram C vitamini alın. Bunu yüzde 100 portakal suyu, domates veya dolmalık biberden de alabilirsiniz.

  • Kabak çekirdeği, çinko içerir ve soğuk algınlığı süresini kısalttığı gözlemlenmiştir.

    KEMİKLER:
    YETERİNCE KALSİYUM ALMALI

  • Kemikler, eklemler ve kaslar, bir araya gelerek insan vücudunun hareket etmesini sağlar. Kalsiyum ve magnezyum gibi mineralleri depolar, kan ve benzeri elementleri üretir. Canlı organlardın ve kendilerini sürekli yeniler. Aslında, vücutta kendini yeni baştan oluşturan tek materyaldir. n Oturma odanızı günde yirmi defa dumanla doldurur musunuz? O zaman bunu vücudunuza neden yapıyorsunuz? Sigara içmek osteoporoz riskini artırır. n Ağırlık kaldırmak, kemikleri güçlendirir. Ağırlık, kemik yoğunluğunuzu korur ve osteoporozu önler. n Kemikleri genç tutmak için erkekler günde 1.000 - 1.200 miligram, 60 yaşının altındaki kadınlar 1.200 miligram, 60'ın üzerindeki kadınlar ise 1.600 miligram kalsiyum almalı.

    Aspirin'e sığının

    Bu küçük beyaz hapın kalp üzerinde son derece güçlü bir etkisi olduğunu kim tahmin ederdi ki? Ama Aspirin'in kardiyovasküler hastalıkları engellediği yönündeki kanıtlar giderek artıyor. Aspirin'in bir yan etkisi mide üzerinde olabilir; asitli bir ilaç olduğundan, koruyucu tabakayı rahatsız edebilir. Pıhtılaşmayı engellediği için, mide ülseri olanlarda daha fazla kanamaya yol açabilir. Hapı kullanmadan önce ve kullandıktan sonra yarımşar bardak ılık su içerek bu etkiyi azaltabilirsiniz. 35 yaşın üzerindeki erkekler ve kırk yaşının üzerindeki kadınlar, hayatları boyunca günde yarım yetişkin Aspirin'i kullanmayı alışkanlık haline getirmelidirler. Günde bir Aspirin, 55 yaşındaki ortalama bir kişiyi 2-3 yaş daha gençleştirir.

    Geri dön   Yazdır   Yukarı


  • ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi